Uzman ve başöğretmenlik imtihanına ait örnek kitapçıklar yayımlanacak.
17 Haziran’ın akabinde süratli biçimde yeni eğitim öğretim yılının hazırlıklarına başladıklarını lisana getiren Özer, Bakanlığın “okulların gereksinimini karşılayamadığı” biçimindeki yanlış algının gerçeği yansıtmadığını, 2022-2023 eğitim öğretim yılında paklık, kırtasiye, küçük-büyük tamir yatırımlarını şahsen okullara göndereceklerini vurguladı.
Salgının akabinde yüz yüze eğitime başlanmasında emeği geçenlere teşekkür eden Özer, tedbirler alındığı takdirde yüz yüze eğitime orta vermeden eğitim öğretimi tamamlama kapasitesinin bu ülkede bulunduğunun gösterildiğini kaydetti.
Özer, son 20 yılda eğitimde hayata geçirilen devasa yatırımlar ve okullaşma oranlarında yakalanan muvaffakiyetten bahsetti.
Geçmişte eğitimin önüne konulan pürüzleri anımsatan Özer, “Başörtüsü yasağı, kat sayı uygulaması, imam hatibin dışında bu coğrafyanın, ülkenin çocuklarının peygamberin hayatını, Kur’an-ı Kerim’i, dini bilgileri öğrenmesiyle ilgili mahzurlar… İşte bu mahzurların hepsi bu periyotta ortadan kaldırıldı. Yani eğitim sistemi demokratikleşiyor. Antidemokratik uygulamaların tamamı ortadan kaldırıldı” diye konuştu.
Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) Genel Sekreteri ile Paris’te yaptığı görüşmeye değinen Özer, şunları kaydetti:
“Türkiye’de eğitim alanındaki gelişmeleri büyük bir muvaffakiyet öyküsü olarak bize sundular. ‘Gerçekten çok büyük iş başardınız. Bilhassa kız çocuklarının okullaşma oranlarında büyük artış var. Eğitimde fırsat eşitliğinde çok kıymetli noktalara gerçek gidiyor Türkiye.’ dediler. Biz ayrıldıktan sonra da toplumsal medya paylaşımında, ‘Türkiye eğitimde büyük işler başarıyor. Bu yalnızca Türkiye’de kalmamalı, öbür ülkelere de ilham vermelidir’ dedi.
”60 YILLIK RÜYAYI GERÇEKLEŞTİRDİK”
Özer, Bakanlık olarak yapacakları en büyük yatırımın öğretmenlere yönelik olduğunun altızı çizerek, şunları kaydetti:
“Okul temelli mesleksel gelişim programını geliştirdik. Siz kıymetli yöneticilerin bulunduğu okullarda, öğretmenlerimiz hangi eğitim istiyorsa bütçesini biz vereceğiz. Yetmedi ikinci adımı attık. Türkiye’de eğitim alanındaki uygun uygulamaların yönetici ve öğretmenler tarafından görülmesini sağlamak için öğretmen ve yönetici mobilite programını geliştirdik. Birebir vakitte mesleksel gelişim toplulukları ve öğretmen bilişim ağını geliştirerek dijital platform üzerinden öğretmenlerimize dayanak verdik.
Bakın bir yıllık olaydan bahsediyoruz. 2020 yılında 1,2 milyon öğretmenimiz bu eğitimlerden yararlanmış. Öğretmen başına düşen eğitim saati 44. 2021’de yaptığımız atılımlarla 2,9 milyon sertifika verildi. Öğretmen başına eğitim saati 94 saate çıkarıldı. Son 10 yılın en büyük sayılarına ulaşıldı. 2022 yılında maksadımız, tüm öğretmenler başına en az 120 saatlik eğitimin alınmasını sağlamak. Bunun için geçen yıl öğretmenlerin mesleksel gelişiminde kullanılan 8,9 milyonluk bütçemizi, 292 milyona çıkardık, 35 kat arttırdık. Bunun 210 milyonunu yalnızca okullarda kullanacağız. Şahsî gelişim, liderlik yeteneklerinin güçlendirilmesiyle ilgili her türlü takviyesi vereceğiz. 292 milyonla da yetinmeyeceğiz, bunu 400-500 milyonlara da çıkaracağız.”
Öğretmenlik Meslek Kanunu’yla ilgili “60 yıllık rüyayı gerçekleştirdiklerini” lisana getiren Özer, emeği geçenlere teşekkür etti.
Özer, uzman ve başöğretmenlikle ilgili meslek sistematiği geliştirdiklerine değinerek, küçük eğitimler ve kolay imtihanla süreci nihayetlendirip, öğretmenlerin özlük haklarında önemli güzelleşmeler sağlayacaklarını aktardı.
UZMAN VE BAŞÖĞRETMENLİK İMTİHANINA ÖRNEK KİTAPÇIK
Bakan Özer, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bakanlık olarak yardımcı olalım dedik zira birinci kez imtihan yapılacak, tahminen öğretmenlerimiz huzursuz, soruların nasıl olacağını kestiremiyorlar. Gereksiz formda kaygılanıyorlar, bittiği vakit görecekler, 19 Kasım’daki imtihandan sonra görecekler. Eğitimler bittikten sonra örnek kitapçıklar yayınlamaya karar verdik ki nasıl bir çerçeve içinde uzman ve başöğretmenlik imtihanının yapılacağını sizlere göstermiş olacağız. Eylül ayı içinde yayınlayacağız.”