Uluslararası İş Forumu’nun (IBF) Ticaret Bakanlığı’nın himayesinde Gaziantep’te düzenlediği 2. Türk Arap İş Tepesi yüzlerce Türk ve Arap işadamlarını buluşturdu. Akkent Kongre ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen tepenin açılış programına Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Irak Ticaret Bakanı Alaa Al Jubori, IBF Lideri Mehmet Erol Fayda, Gaziantep Valisi Davut Gül, Büyükşehir Belediye Lideri Fatma Şahin, MÜSİAD Genel Lideri Mahmut Asmalı ve 32 ülkeden yüzlerce iş adamı katıldı.
Açılışta konuşan IBF Lideri Erol Fayda, 32 yıl evvel kurdukları bir rüyayı gerçekleştirmek için 5 arkadaşla çıktıkları yolda kardeşliği, beraberliği ve iktisadi kalkınmayı hedeflediklerini söyledi. Programdaki hoş görüntüden ötürü Allah’a şükrettiğini paylaşan Fayda, “32 senede davetimize artık dünyanın dört bir tarafından icabet eden kardeşlerimiz var. Bu beraberlik ülkeler ortasındaki hudutları ayırabilir. Peygamberimizin birbiriyle arbede eden kavimleri barıştırıp Medine pazarında buluşturduğu 1400 sene evvelki üzere bu ortamda da bizim birebir yolda ilerlememiz çok büyük mana tabir edecektir. Bizi ayırmak isteyen, iştirakimiz bozmak isteyen, Emperyal hislerle beldelerimizi işgal edenlere verilen en hoş karşılık bu davete icabet edip buraya gelmenizdir” dedi.
Gaziantep Büyükşehir Belediye Lideri Fatma Şahin ise Gaziantep’in coğrafik pozisyonuna dikkat çekerek, komşularla düzgün bağlantılar gerçekleştirmek istediklerini söyledi. Vali Davut Gül de, Gaziantep’in birlikte iş yapma kültürünün yüksek olduğu bir kent olduğunu belirterek, “İnanıyorum ki Gaziantep rekabet gücüyle, dört bir yanıyla yaptığı ticaretle her birinize farklı bir kapı açacaktır” formunda konuştu.
Zirvede iştirakçilere hitap eden Ticaret Bakanı Mehmet Muş da Gaziantep’in Türkiye ve Arap ülkeleri ortasında adeta bir köprü vazifesi gördüğünü söyledi. Bakan Muş, doruğun Gaziantep’te düzenlenmesinin değerine dikkat çekerek, “Gaziantep 10,3 milyar dolarlık ihracatının yaklaşık 4 milyar dolarını Arap ülkelerine gerçekleştirmektedir. Burada yapılan konuşmalarda değerli bir istatistik paylaşıldı. Bu ticaret sayıları maalesef bizim için çok yetersiz. Türkiye olarak Arap ülkeleriyle olan bağlarımızın geliştirilmesi için her türlü adımı atmaya istekli ve kararlıyız. Gerçekten biz birlikte daha güçlüyüz. Tarihi ve kültürel bağlarımız bizi birbirimize yakınlaştırıyor, birlikte çalışmamızı kolaylaştırıyor. Ülkelere baktığımız vakit ticaretlerinin, ekonomilerinin, sanayi kuruluşlarının değerli münasebetlerinin daima komşu ülkeleriyle olduğunu görüyorsunuz. Bugün gerçekleştirdiğimiz aktifliğin münasebetlerimize kıymetli katkılar sağlayacağından en küçük bir kuşku duymuyorum” dedi.
TÜRKİYE BÜYÜYOR
Türkiye’nin 2021 yılında yüzde 11 büyüme sağlayarak son 10 yılın en yüksek büyüme performansını gerçekleştirdiğini kaydeden Bakan Muş, “Güçlü performansıyla Türkiye 2021 yılında G20 ülkeleri ortasında en süratli büyüyen ülke olmuştur. Burada bir hususa bilhassa dikkatinizi çekmek istiyorum. 2021 yılında ortaya koyduğumuz bu güçlü büyümenin lokomotifi ihracat olmuştur, memleketler arası ticaret olmuştur. Hasebiyle bu program ve buna emsal programlar yahut az evvel MÜSİAD Lideri Sayın Asmalı’nın lisana getirdiği ABD ticareti programları üzere. Bu çeşit programlarda daima size dayanak olacağımızı tabir etmek isterim. Türkiye 2021 yılında 225 milyar dolarlık bir ihracat gerçekleştirmiş ve yaklaşık 500 milyar dolarlık bir dış ticaret hacmine ulaşmıştır. Bu yıl, geçen sene Sayın Cumhurbaşkanımızın ihracat sayılarını değerlendirdiği toplantıda söz ettiği 250 milyar dolarlık ihracat maksadını yakalayacağımız ve 600 milyar dolarlık dış ticaret hacmine ulaşacağımızı beklediğimizi söz etmek isterim. 2022 yılının Ocak-Mayıs periyoduna baktığımız vakit ihracat performansımız güçlü biçimde devam etmekte ve geçen yılın tıpkı periyoduna nazaran 27’lık bir artışla 102,5 milyar dolara ulaşmış bulunmaktadır. Tüm bu datalar ışında Türkiye’nin ekonomik büyümesinde ve dış ticaretinde pandemi tesirlerinin geride kaldığını rahat bir formda tabir edebiliriz” diye konuştu.
TÜRK MÜTEAHHİTLERİNİN BAŞARISI
Yaklaşık 2,5 trilyon dolarlık gayri safi yurt içi hâsıla ve 436 milyon nüfusa sahip Arap dünyasıyla ekonomik münasebetleri geliştirmek ismine olumlu bir yaklaşıma sahip olduklarını söyleyen Bakan Muş, “2021 yılında ticaret hacmimiz bir evvelki yıla nazaran yüzde 14,2 bir artışla 67 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmiştir. Yani 100 milyar dolar bile olmamıştır. Dünyanın birçok noktasında başarılı projeleri imza atan Türk müteahhitleri tüm dünyada yaklaşık 458 milyar dolarlık proje, adet olarak da 11 binin üzerinde proje üstlenmişlerdir. Arap ülkelerinde bu sayı 167 milyar dolar bedelinde ve yaklaşık 3 bin 500 proje olmuştur. Yani Türk müteahhitlerinin dünya genelindeki projelerinin yüzde 30’u Arap ülkelerinde gerçekleşmiştir. Türk müteahhitlerinin, Arap ülkelerinin kalkınmasında değerli katkılar sağladığını bu sayılar söz ediyor. Burada alt yapı, üst yapı tesisleri, güç santralleri, liman üzere kıymetli yatırımlar gerçekleşiyor” dedi.
ARAP İŞADAMLARINA YATIRIM ÇAĞRISI
Pandemi nedeniyle tedarik zincirlerinde yaşanan meselelerin Türkiye’yi daha kıymetli ve avantajlı bir pozisyona getirdiğine dikkat çeken Bakan Muş, Arap iş beşerlerine ortak projeler için uygun şartların Türkiye’de olduğunu söyledi. Bakan Muş, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Ülkeler artık tedariklerini yakın coğrafyalardan sağlamak için kıymetli değişimler ve güncellemeler yapmaktadırlar. Türkiye geçtiğimiz Mart ayı itibariyle kümülatif olarak 242 milyar dolarlık yabancı yatırım çekmiştir. Güçlü altyapısı, birikimi, nitelikli insan kaynağı, türel yapısı, demokrasisi, coğrafik pozisyonu sıralandığında Türkiye değerli bir pozisyondadır. Ülkemiz yatırımcılar için yenilebilir güç, kimya, sıhhat, alt yapı ve üst yapı projeleri, irtibat teknolojileri, bilişim, otomotiv de dahil olmak üzere çok geniş bir alanda fırsatlar sunmaktadır. Türkiye Afrika, Asya ve Avrupa’nın kesiştiği noktada global pazarlara erişim sağlayan pozisyonuyla büyük pazarlar için uygun bir merkez pozisyonundadır. Ve Türkiye imalatıyla bilhassa tedarik zincirlerinin yakınlığına dikkat eden ülkeler için kıymetli firmaların tedariklerini buradan sağlamak için çeşitli müzakereler gerçekleştirdiğini tabir etmek isterim. Bunun sonuçlarını vakit içinde göreceğimizi belirtmek isterim. Ayrıyeten 4 saatlik uçuş aralığıyla Avrupa, Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölge ve Orta Asya ile toplam 1,3 milyarlık bin nüfusa ve 26 trilyon dolarlık bir pazara erişim noktasında da ayrışmaktadır. Türkiye’nin stratejik pozisyonu Tokyo’dan New York’a kadar 16 farklı saat dilimindeki pazarlara kolay ve ayın gün erişim imkanı sunmaktadır. Bu özellikleriyle Türkiye yatırımlar için kıymetli bir merkez haline gelmektedir ve birebir vakitte Türkiye bir Gümrük Birliği üyesidir. Bu kapsamda karşılıklı yatırımlar kapsamında Arap ülkeleriyle ortak çıkar, ortak yarar unsuruyla hareket ediyoruz. Türkiye ve Arap ülkeleri ortasında ticaretin ve bağlantıların daha da güçlendirilmesi her iki taraf halklarının faydasına olacaktır. Bu hedefle karşılıklı projelerin teşvik edilmesi ve 3. ülkelerde yapılacak yatırımlar için işbirliğimizin arttırılmasına büyük kıymet veriyoruz. Bizler bu noktada işbirliği yerini geliştirmeyi ve muhtemel pürüzleri ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Burada elbette alandaki iş insanlarının uğraşları değerli olacaktır.”