Ticaret Bakanı Mehmet Muş, D-8 ülkelerine seslenerek “Sizleri, global tedarik zincirlerinin yine oluştuğu ve ülkemizin cazibe merkezi pozisyonunu pekiştirdiği bir devirde ortak iş birliği teşebbüsleri için Türkiye’deki fırsatları değerlendirmeye davet ediyorum.” dedi.
Türkiye, Bangladeş, Endonezya, İran, Malezya, Mısır, Nijerya ve Pakistan’dan oluşan Gelişen 8 Ülke (D-8) Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nın 25’inci kuruluş yılı hasebiyle İstanbul’da gerçekleştirilen “D-8 Yatırım Forumu” başladı.
D-8 Sekretaryası ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) iş birliğinde gerçekleştirilen forumun açılışında konuşan Ticaret Bakanı Muş, tam çeyrek asır evvel stratejik bir vizyon doğrultusunda tesis edilen D-8 Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nın son derece güçlü temellere dayandığını söyledi.
Muş, 1 milyarı aşkın nüfusu ve 4 trilyon dolar seviyesindeki ekonomik büyüklüğüyle D-8 ülkelerinin muazzam bir ekonomik potansiyeli bulunduğunu aktararak, “Bununla birlikte kuruluşundan bu yana geçen 25 sene içerisinde D-8 olarak sahip olduğumuz bu potansiyeli şimdi tam manasıyla maalesef kullanamadık.” dedi.
Geçen yıl prestijiyle D-8 ülkelerinin Türkiye’nin dış ticaret hacmindeki hissesinin yalnızca yüzde 5 civarında olduğunu belirten Muş, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Yine 2002’den bu yana ülkemize direkt yabancı yatırım girişi 242 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmişken, birebir devirde D-8 ülkelerinden Türkiye’ye yapılan toplam yatırım yalnızca 1,1 milyar dolar seviyesindedir. Birebir devirde ülkemizin D-8 ülkelerindeki direkt yatırımları ise 716 milyon dolar ölçüsüne gelmiştir. Münasebetiyle ticaret, yatırımlar ve tedarik zincirleri bağlamında bütünleşme seviyemizin dilek edilenin hayli aşağısında olduğunu görüyoruz. Sahip olduğumuz potansiyeli en aktif biçimde kullanacak sistemleri devreye almak ulusal ve bölgesel seviyede kalkınma uğraşlarımızın ivme kazanması konusunda hayli ehemmiyet arz etmekte.“
“Büyüme oranları ekonomimizin ileriye dönük potansiyelini ortaya koyuyor”
Mehmet Muş, global iktisatta yaşanan zorluklar, Rusya-Ukrayna savaşı, emtia ve güç fiyatlarındaki artış, tedarik zincirindeki bozulmalara değinirken, bu aksiliklerin büyümenin önünde önemli baskı oluşturduğunu vurguladı.
Türkiye’nin tüm bu aksiliklere rağmen 2021’i yüzde 11, bu yılın birinci çeyreğini ise yüzde 7,3’lük büyümeyle kapattığını belirten Muş, “Böylesi bir konjonktürde yakalanan bu büyüme oranları, Türk iktisadının ileriye dönük potansiyelini de ortaya koyması açısından kıymetli bir gösterge.” dedi.
Muş, Türkiye’nin yalnızca mal ihracatında değil, hizmet ihracatında da çıtayı yükselttiğini, bu yıl hizmet ihracatının 68 milyar doları aşmasını beklediklerini bildirdi.
Türkiye’nin ihracatta yakaladığı başarılara değinen Muş, “Uluslararası pazarlara her manada entegre olmayı başarmış bir ülke olarak ihracatın artan ve çeşitlenen üretim olduğu kadar yatırım, istihdam ve tüm ülke sathına yayılan refah artışı demek olduğunun şuurundayız. Bu vesileyle sizleri, global tedarik zincirlerinin tekrar oluştuğu ve ülkemizin cazibe merkezi pozisyonunu pekiştirdiği bir devirde ortak iş birliği teşebbüsleri için Türkiye’deki fırsatları değerlendirmeye davet ediyorum.” diye konuştu.
“Yabancı yatırımlar üzerindeki açık yahut örtülü kısıtlamalar kaldırılmalı”
Ticaret Bakanı Muş, global manada yaşanan gelişmelerin D-8 ülkelerinin ekonomik ve ticari alandaki iş birliğini çok daha kıymetli hale getirdiğini belirterek, şunları kaydetti:
“D-8 üyeleri olarak bölgesel manada çok uluslu şirketlerimizin global paha zincirleri yoluyla daha fazla bütünleşmeleri, birlik içindeki ekonomik büyümeyi canlandırmak ismine hayati ehemmiyete sahiptir. Bilhassa uzun vadeli, sağlam bir ekonomik büyüme kaynağı olan direkt yabancı sermaye yatırımları, bir yandan teknoloji transferine imkan sunarak bilgi ve deneyimin yayılmasını teşvik ederken, başka yandan verimlilik ve kapasite artışına katkı sunabilecek en tesirli araçlardan biri haline gelmiştir. D-8 kapsamında yatırım alanında artan iş birliği ülkelerimiz ortasında yeni ticaret ve yatırım irtibatlarını canlandırmak üzere eşsiz fırsatlar sağlayacak, ülkelerimizin büyümesine, istihdam ve refah düzeyimizin artmasına çok bedelli katkılar sunacaktır.”
Muş, D-8 kapsamında sağlanacak yakın iş birliği için direkt yabancı yatırımlar üzerindeki açık yahut örtülü kısıtlamaların kaldırılması davetinde bulunarak, “Bu noktada ticaret ve yatırım alanındaki iş birliğinin en büyük yapı taşı olarak görmeye devam ettiğimiz D-8 Tercihli Ticaret Mutabakatı’nın tam manasıyla hayata geçirilmesine verdiğimiz ehemmiyetin de altını çizmek isterim.” dedi.
“D-8 Tercihli Ticaret Muahedesi tüm üye ve ülkelerce uygulanmalı”
Mehmet Muş, “2030 sonuna kadar üye ülkeler olarak D-8 bölge içi ticaretin, toplam ticaretimizin en az yüzde 10’una yükseltilmesi belirlenmiştir. Bu amaca ulaşılabilmesi için D-8 Tercihli Ticaret Mutabakatı’nın tüm üye ve ülkelerce uygulanmasının kilit değer taşıdığını düşünüyoruz.” diye konuştu.
Anlaşmanın tam manasıyla uygulanmasının ticarete sağlayacağı katkılara değinen Muş, geçen yıl 130 milyar dolara ulaşan bölge içi ticaretin çok daha yüksek düzeylere çıkabileceğini vurguladı.
Muş, Türkiye’nin D-8 üyesi ülkeler ile iş birliğine devam edeceğini, her alanda iş birliğini artırmaya hazır olduklarını söyledi.(AA)