Bakan Dönmez: “7 Kocalı Hürmüz misali 7 ayrı ses. Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler”

AKP Eskişehir Vilayet Başkanlığı tarafından Öğretmenevi’nde düzenlenen “Vefa Buluşması”nda konuşan Dönmez, ulusal iradenin tek belirleyicisinin millet olduğunu belirterek hiçbir siyasi, etnik, din, lisan farkı gözetmeksizin, doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine kadar memleketin her yerine hizmet götürdüklerini söyledi.

Meşruiyeti birileri üzere ne Batı’nın başşehirlerinde ne de terör yuvalarının inlerinde aradıklarını kaydeden Dönmez, “Onun için AK Parti milletimizin gönlünde taht kurmuş, milletimizin gönlünde iktidar olmuş bir partidir. AK Parti takımları aziz milletimize hizmet için gece gündüz çalışmaktan daha büyük bir fazilet bilmeyenlerin hareketidir. AK Parti milletimizin kutsallarını, kıymetlerini yaşatma ve yüceltme uğraşıdır. AK Parti, bin yıllık medeniyetimizin sancaktarlığını yapan Türkiye Cumhuriyeti’nin en taze nefesidir. AK Parti her türlü komploya, tuzağa, krize karşı milletimizle yekvücut olarak zorluklara göğüs germektir. Millet ile tıpkı yolda birebir istikamette yürümektir” diye konuştu.

Dönmez, her vakit hak uğraşının neferleri olduklarını tabir ederek, nerede bir mazlum varsa elinden tuttuklarının, hakkı tutup yerden kaldırdıklarının altını çizerek, “Bizim davamız bir siyasi parti davasının ötesinde bir bağımsızlık uğraşı ve bir medeniyet hareketidir. Tarih önünde sorumluluğumuz ağır. Bu türlü büyük bir medeniyetin temsil ettiği bedelleri yaşatma ve geliştirme sorumluluğu bugün bizlerin omuzlarında. ‘Ben daha evvel çalıştım, vazifem bitti’ yok. Bugün yeniden daima birlikte olacak. Bugün bayrağı taşıyanlarda tahminen kendisinden gelen jenerasyonlara, arkadaşlara bu bayrağı teslim edecek. Empati yapmak zorundayız” dedi.

“BİR MEFKUREYE BAŞ KOYDUK”

AKP siyasetinin birlik, beraberlik ve kardeşlik siyaseti olduğunu vurgulayan Dönmez, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“AK Parti’de bayrak uğraşı, bayrağı hakkıyla teslim etmek vardır. Bayrağı teslim ettiğinde takviye vardır. Vefa vardır. İhlas vardır. Samimiyet vardır. Bu çatı altında hiçbir vakit bozgunculuğa, hizipçiliğe yer olmadı. Herkes terinin son damlasına kadar uğraş etti. Hırs, heva, heves, iç çekişme, ferdî ajandalar, menfaatler olmadı. Hiçbir vakit bu kapıdan içeri girmedi. Girmeyecek de. Zira bizler bir davaya gönül koyduk. Bir maksada, bir mefkureye baş koyduk. Bu kadar büyük amaçlara, ecirlere, hizmetlere, bu kadar büyük bir davaya talip bir hareketin kendi içinde kaybedecek zerre gücü yoktur.”

Dönmez, birlik ve beraberlik içinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğiyle Türkiye Yüzyılı’nın inşası için çaba gösterdiklerini lisana getirerek, “Bütün dava arkadaşlarımızın tek çabasının Allah isteği olduğunu biliyorum. AK Parti epey, bu davaya gönül veren milyonlar hayli Allah’ın müsaadesiyle huzurun da inancın de umudun da adresi tekrar bizler olacağız. Zira gittiğimiz her yerde milletimizden duyduğumuz tek bir şey var; ‘Bugüne kadar siz yaptınız, bundan sonra da tekrar siz yaparsınız.’ Alanda Sayın Cumhurbaşkanımıza ve AK takımlara büyük bir itimat var. Alana bakıyoruz, meydanlara bakıyoruz bir tarafta eski zihniyete dönmeyi, eski Türkiye’yi yine canlandırmayı vaat edenler. Öteki tarafta yenilenmeyi, ilerlemeyi, gelişmeyi vaat eden AK Parti ve Cumhur İttifakı” tabirini kullandı.

“TERÖRÜ MİLLETİMİZİN GÜNDEMİNDEN ÇIKARDIK”

Bugün akıl tutulması yaşayan bir muhalefetle karşı karşıya olduklarını söyleyen Dönmez, şöyle konuştu:

“Bugün terörü aklama, terörü iktidara taşıma uğraşında olan bir muhalefetle muhatabız. Natürel akıl tutulması dediğimizde de tahminen yanlış tanımlama yapmış olabiliriz. ‘Bir şeyin tutulabilmesi için bir şey olması lazım. Yani bunlarda akıl yok ki akılları nasıl tutulsun’ diyesi geliyor insanın. Allah selamet versin. Terör yuvasını yerle bir etmek için yapılan operasyona karşı çıkan bir muhalefet var. Terörün belini kıran savunma endüstrinin aldığı yolu küçümseyen bir muhalefet var. Biz terörü milletimizin gündeminden çıkardık. Muhalefet ise terör ve terör yandaşlarını savunmaktan, onlara art çıkmaktan zerre imtina etmiyor. İsmi, sanı, ismi, cismi, milliyeti bizim için değerli değildir. Nereden kimden gelirse gelsin milletimizin bekasını maksat alan her terör örgütünü yok etmeye mahkumuz. İnlerine kadar gireceğiz dedik. Girdik. İster metrelerce yükseklikte dağın doruğunda olsunlar, isterlerse yerin binlerce metre altında mağaralarda… Fark etmez. Gerek içeride gerekse dışarıda. Her vakit enselerinde olacağız. Olmaya da devam edeceğiz.”

Muhalefetin tek yaptığı işin Türkiye düşmanlarının değirmenine su taşımak olduğunu belirten Dönmez, “Buluştukları bir hissede daha var. O da Sayın Cumhurbaşkanımıza karşı duydukları kin ve nefret. Gözlerini adeta kör etmiş durumda. Fakat milletimiz şunu âlâ biliyor. Yapılan her operasyonun arkasında gaye alınan aslında Sayın Cumhurbaşkanımız. Onun şahsında da milletimiz, devletimiz, geleceğimiz. O nedenle Sayın Cumhurbaşkanımızın yazgısı milletimizin mukadderatı, milletimizin mukadderatı de bu ümmetin yazgısıdır. Görüyorsunuz kimler kimlerle birlikte el ele yürüyor? Kimler birbirine omuz veriyor? Ulusal bekamızı tehdit edenlerle, isminde millet olan milletten uzak bir ittifak el ele, kol kola yürüyor. Sizden de bıktık. Fitne dillerinizden de. İhanet kokan eylemlerinizden de. Millete meydan okuyanlar, millete doruktan bakanlar, millete karşın siyaset yapanlar… Hepsi geldi geçti. Sizler de gelip geçeceksiniz. Bir tek millet için, millet ismine siyaset yapanların isimleri kaldı zihinlerde. Yapıtlarıyla hala milletin duasında olanlar kaldı. Milleti ile bir arada yürüyenlerin isimleri kaldı. Oburlarının hepsi unutulup gitti” değerlendirmesinde bulundu.

“6’lı masa dedikleri altısı da birbirine benzemez” diyen Dönmez, şunları kaydetti:

“Sonradan eklenenlerle masadaki sandalye sayısı kaç oldu bilemiyorum lakin herhalde 8-10’a kadar çıktı. Saklı ortakları da iki gün evvel sırıtıyor. ‘Sizin nezdinizde sizi tanıyoruz.’ diye açıklama yaptı. Alenen açıkça biz dedi ‘Bay Kemal’e dayanak vereceğiz.’ Evvel bâtın iştirakleri vardı. Artık açıktan sesleniyorlar. Şu ortada gizleme gereksinimi duymadıklarını da gördük. Neymiş efendim 7 farklı cumhurbaşkanı yardımcısı olacakmış. ‘7 Kocalı Hürmüz’ misali 7 başka ses. ‘Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler’. Her biri farklı telden çalıyor. Biri diyor ki ‘Daha halamı ikna edemedim CHP’ye oy vermeye.’ Beri ki diyor ki ‘Bizim tabanımız esasen CHP’ye oy vermez.’ Ben bunu dedim. Aslında bakmayın bunların görünürde 7 olduğuna. HDP genel lideri ve eş lideri da var. Onları da koyun oldu mu 9 kişi. İşte bu yüzden Millet İttifakı kaostur, karmaşadır, çok başlılıktır, kırtasiyeciliktir, egoları uğruna milletin ali çıkarlarını tehlikeye atanlardır. Ferdî hırs ve ihtirasları uğruna Türkiye’yi ateşe atmaktan çekinmeyenlerdir.”

“BİR DE DİYORLAR Kİ HALİL İBRAHİM SOFRASI”

Muhalefete devletin teslim edilmeyeceğini kıymetlendiren Dönmez, “Bana sorsanız bakkalım bile olsa bunlara bakkalımı vermem. Şehitlerimizin aziz anılarına hürmet etmeyenlere, şehit ailelerimizin yüzünü yere eğenlere devlet teslim edilmez. Türkiye’yi yurt dışına şikayet edenlere, Türkiye’ye yatırım yapmayın diyenlere devlet teslim edilmez. İHA’lara, SİHA’lara dokunacağım diyenlere, teröre, teröriste göz kırpana, kol kanat gerene devlet teslim edilmez. Bir de diyorlar ki burası Halil İbrahim Sofrası. Orası olsa olsa kurtlar sofrası olur. Birbirinin gözünü oyanlar, birbirinin gerisinden iş çevirenler, kuzu postuna bürünen kurtlar ya da kuzu kuzu geri dönenler masası. ‘Seçmenine mecbursunuz, tıpış tıpış gidip bize oy verecekseniz.’ diyen bir zihniyetten bu aziz millete hürmet etmesi, hizmet etmesi beklenir mi?” dedi.

“LAF CAMBAZLIĞI YAPAN ÇOK BU GÜNLERDE”

Dönmez, 14 Mayıs’ın sıradan bir seçim olmayacağına dikkati çekerek, “Büyük ve Güçlü Türkiye yürüyüşümüz ya şahlanarak devam edecek ya da birilerinin elinde, siyasi ihtiraslarında yok olup gidecek. Bunlar tek bir çivi çakmadığı üzere yapılanı da yıkma uğraşında. Geçenlerde vilayet liderleri televizyonda demedi mi 35 yıldır hiçbir şey yapmıyoruz. Her seçimde tıpkı şeyleri söylüyoruz. Yeniden de gelip bize oy veriyorlar. Büyükler ‘ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz’ derler. Laf cambazlığı yapanlar çok bugünlerde. Bol keseden atanları, yapamayacağı işlerin vaatlerini verenleri her yerde görüyorsunuz. Boş atıp dolu tutmanın derdindeler.

Muhalefetin adayı daha düne kadar kaynaklarımız Londra tefecilerine aktarılıyor diye nara atıyordu. Artık çıkmış diyor ki Londra’dan 300 milyar dolar pak yatırım getireceğim. Gittikleri her yerde birilerine kelam veriyorlar. HDP’nin milletvekili geçenlerde Kılıçdaroğlu’na ‘Kapalı kapılar akabinde söylenenleri kamuoyuna açıkla’ demedi mi? Açıkladılar mı? Hayır. Londra’dakilere ne dediler, ne kelam verdiler, neyi peşkeş çektiler bilmiyoruz. Lakin dün öğrendik ki Atatürk Havalimanını CIA’ye istihbarat veren bir Amerikalı şirkete peşkeş çekmişler. Uzay ve havacılık merkezi ismi altında Türkiye’nin savunma sanayi Amerikalı şirketin buyruğuna verilecek. İHA’ların, SİHA’ların, Kızılelma’nın, Gökbey’in ve ne varsa hepsinin bilgisi bu şirketin buyruğuna verilecek. Bunlara milletimiz müsaade vermez, vermeyecek de.”

“ONLAR LAF, BİZ İŞ ÜRETİRİZ”

Dönmez, 20 yılda yaptıklarını saymaya ne kendilerinin nefesinin ne de anlamaya muhalefetin vizyonunun yeteceğini kaydederek, “Onlar laf üretir, biz iş üretiriz. Onlar lafla peynir gemisi yürütür, biz Fatih’le, Yavuz’la, Kanuni’yle, Abdülhamid Han ile milletimizin geleceğini inşa ederiz. Onlar önüne konulanı okur, kulaklarına fısıldananı söyler, biz milletimizin sesine kulak veririz. Bugün artık birilerinin oyunlarına figüranlık yapan Türkiye yok. Kendi geleceğine dair kararları kimseden icazet almadan yapan bir Türkiye var. Bizim hayallerimizde milletimiz var. Milletimizin geleceği var. Milletimiz ismine atacağımız kararlı adımlar var. Milletimiz önderinin ardında her vakit durdu ve 14 Mayıs’ta bir kez daha önderine en güçlü dayanağı verecek.” sözünü kullandı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir