Gemi Üretimi ve Deniz Nakliyeciliği, Ardiyecilik ve Antrepoculuk Çalışanları Sendikası (Limter-İş) Genel Lideri Kanber Saygılı, dünyanın birçok ülkesinde söküm süreci onayı almamış geminin Türkiye’de sökümüne onay verilmesine ait işçinin görmezden gelindiği değerlendirmesinde bulundu. Geminin zehir yüklü olduğunun vurgulayan Saygılı, “Bu biçim gemiler söküldüğü yerlerde kapsam alanına giren her şeyi tesirler. Etraf, insan ve doğal olarak besin eserlerine varana kadar her şey bu durumdan olumsuz etkilenir” dedi.
‘Gemiyi sökmek bize kaldı zira burada emek ucuz, emekçi örgütsüz’
Cumhuriyet’ten Cengiz Karagöz’ün haberine nazaran; Sao Paulo isimli geminin bünyesinde barındırdığı asbestin personeller için tehlikeli olduğunu vurgulayan Saygılı, “Aliağa gemi söküm bölgesi denetlenmiyor. Burada gerekli tedbirleri alınmıyor. Bunu sökecek olan çalışanların sıhhatinin olumsuz etkilenmemesi mümkün değil. Direkt olmasa da yaratacağı tahribatı öngörerek şunu söyleyebiliriz: Bu vakte yayılmış bir iş cinayetidir. Bu savaş gemisini üreten Fransa gemiyi kabul etmiyor, satmış olduğu Brezilya da sökmüyor. Gemiyi sökmek bize kaldı zira burada emek ucuz, personel örgütsüz. Siyasal iktidar ise kim çok para verirse memleketin kaynaklarının kapısını sonuna kadar açıyor” diye konuştu.
‘Sökümler ucuz işgücü olan ülkelerde’
Gemi söküm konusunda tezi bulunan tıpkı vakitte iş güvenliği uzmanı olan Dr. Ertuğrul Bilir ise bu usul gemilerin yarattığı tehlikenin yalnızca asbestle sonlu olmadığının belirtti. Bilir, “Geminin boyaları temizlenmeden kaynakla kesim yapılınca ortaya çıkan kanserojen ve ziyanlı dumanlara personeller maruz kalıyor. Gemiler inançlı halde sökülmediğinde ortaya çıkan asbest çalışanların akciğerine hasar verip mezotelyoma ismi verilen kansere neden oluyor. Avrupa ülkelerinde etrafa verdiği ziyandan ötürü sökümleri ucuz işgücü olan ülkelerde yapıyorlar” dedi.