Toplantı sırasında kullanılan oylar sonucunda 2035 yılından itibaren artık saniyeler, 100 yıllığına terk edilecek. The Conversation’ın haberine nazaran, “artık saniyeler”e bir daha geri dönülmemesi planlanıyor.
Neden artık saniyeler var?
Yüksek hassasiyetli atomik saatlerin ortaya çıkmasıyla günlerin tam olarak 86 bin 400 standart saniye uzunluğunda olmadığı (24 saat, her saat 3 bin 600 saniyeden oluşuyor) gerçeğinin ortaya çıktığı 1972 yılına geri dönelim.
Aradaki fark yalnızca milisaniye cinsinden olsa da amansız bir halde birikiyor. Bu biriken milisaniyeler sonucunda Güneş “gece yarısı” dorukta görünecekti ki ölçüm bilimiyle ilgilenenler bunu önlemeye kararlıydı. Dünya’nın dönüşü ve münasebetiyle bir günün uzunluğu, sistemsiz olarak değişiyor ve evvelce kestirim edilemiyor.
Bunun sonucunda bulunan tahlil “artık saniyeler” yani aralık ve haziran sonunda süreksiz olarak uygulanan bir saniyelik düzeltmeler oldu. Artık saniyeler, hepimizin kullandığı vakit ölçme sistemi olan UTC’nin, Dünya’yı takip eden alternatif Kozmik Vakit’ten (UT1) hiçbir vakit 0,9 saniyeden fazla olmamasını sağlamak için tasarlandı.
Sitelerin çökmesine yol açıyor
Öte yandan tüm bunlar, bilgisayarlar Dünya’ya hükmetmeden önceydi. Birinci önerildiğinde “ince” bir tahlil olarak görülen artık saniyeler, yazılım uygulamaları sözkonusu olduğunda “şeytani” bir tahlil olarak görülmeye başlandı.
Bunun nedeni de artık saniyenin, yazılımda vakti temsil etmek için kullanılan temel varsayımları berbat bir halde bozan ani bir değişiklik olması. Bu durumda vaktin asla tekrar etmemesi, sabit durması yahut geriye gitmesi üzere temel kavramların yanı sıra her dakikanın tam olarak 60 saniye sürmesi üzere başka tuhaf kavramlar da risk altına giriyor.
Bilim insanları ve hükümet temsilcileri bu durumun yazılım ve telekomünikasyon sistemlerinde meseleye neden olması nedeniyle, “artık saniye”yi bir kenara bırakmaya karar verdi. Son 50 yılda 27 artık saniye birikirken, bu nedenle daha evvel Linkedin ve Foursquare üzere dev siteler çökmüştü.