Almanya Başbakanı Olaf Scholz, ABD merkezli Politico mecmuası ve Almanya merkezli Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesi için Çin ziyareti öncesinde makale kaleme aldı. Çin’de iktidardaki Komünist Parti’nin (ÇKP) 16 Ekim’de başlayan ve 22 Ekim’de sona eren 20. Ulusal Kongresi hakkında konuşan Scholz, Çin Devlet Lideri Şi Jinping’in memleketler arası şirkletleri, kasıtlı olarak Çin’e bağımlı hale getirmek için siyasi bir strateji izlediğini söyleyerek, “Yeni biten Komünist Parti Kongresi’nin sonucu açık: Marksizm-Leninizm, evvelki kongrelere nazaran daha fazla yer alıyor. Çin değişirse, Çin ile ilgilerimizi ele alma biçimimiz de değişmeli” dedi. Soğuk Savaş sonrasında bölünen ülkelerin, bugün yeni bloklar oluştuğuyla ilgilenmediğini tabir eden Scholz, “Çin için elbette bunun manası büyük. Yaklaşık 1.4 milyar nüfusa sahip olan Çin bu türlü bir ekonomik güçle tarih boyunca uzun devirler olduğu üzere gelecekte de dünya sahnesinde değerli bir rol oynayacaktır.” açıklamasında bulundu.
“Çin’E ÖZEL SORUMLULUKLAR DÜŞÜYOR”
Avrupa’nın Çin’e yaklaşımına dair de değerlendirmelerde bulunan Scholz, “Almanya’nın Çin siyaseti lakin Avrupa’nın Çin siyasetine dahil edildiğinde başarılı olabilir. Bu yüzden de ziyaretim öncesinde, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da dahil birçok Avrupalı ve transatlantik dostlarımızla alaka içindeydik” dedi.
Öte yandan, Ukrayna savaşında Çin’i Rusya’yı desteklemeye son vermeye çağıran Scholz, “Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu’nun süreksiz bir üyesi olarak Çin’e özel sorumluluklar düşüyor.” sözlerini kullandı. Scholz ayrıyeten, Almanya ve Avrupa’nın iklim değişikliği de dahil birçok değerli mevzuda Çin ile işbirliği yapması gerektiğini de kelamlarına ekledi.
Yeniden vazifeye gelmesinin akabinde Şi Jinping ile görüşecek olan birinci Batılı önder olan Scholz’un, bu akşam saatlerinde başşehir Pekin’e hareket etmesi bekleniyor.