ÂLÂ Parti Genel Lideri Meral Akşener FOX TV’de İlker Karagöz’ün konuğu oldu. Akşener, “6 masada çatlak yok” bildirisi verdi.
İktidarın İmralı ile görüştüğüne dair bir duyumu olduğunu söyleyen Akşener, ‘Aday önderler masasından mı olacak?’ sorusuna da “Evet karar masadan çıkacak. Orası bir ortak akıl platformu” cevabını verdi.
Akşener mevzuyla ilgili şu tabirleri kullandı:
Cumhurbaşkanı adayı olmayacağımı tabir ettim. Başbakan adayı olacağımı söyledim. 31 Mart’ta CHP ile birlikte seçime gitmek ve teklifin onlardan gelmesi seçmeni tekrar ayaklandırmak içindi… Derdim parlamenter sisteme dikkat çekmekti. Hâlâ tek adaylığa gidilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Akşener, ‘Aday mı sistem mi?’ sorusuna “Kazanacak bir aday. Parlamenter sisteme geçilmesi gerektiğini vurgulayacak bir adam. Devlet deneyimi olan bir adayımız olacak. Millet İttifakı’nın adayı olacak. Olması gereken bu” cevabını verdi.
İYİ Parti Genel Lideri Meral Akşener, iktidarın İmralı ile görüştüğüne dair bir duyum aldığını söyledi. Millet İttifakı adayının dış güçlerce belirleneceğine yönelik çıkışı üzerinden MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli’ye yüklenen Akşener, “Bugünden ortağına dikkat çekmesinde yarar var.” dedi.
Akşener, gündeme ait başka soruları yanıtladı:
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer’in, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümünde söylediği sözlerle ilgili konuşan Akşener, “Aslında Atatürk’ün kelamların, ‘olabilirler’ kelamını karar cümlesi olarak kurmuş. Orada sorun var. Karar cümlesi olarak kurduğu için. Bu devirde, bu iktidarın, bu Cumhur İttifakı’nın bizimle ilgili yaratmaya çalıştığı atmosfere, iktisattaki tartının, berbatlığın, işsizliğin kapatılması için ortaya koyabilecekleri her bir kusurumuzu, onlar üstünde tepiniyor. Bunlardan kaçınmamız gerektiğine inanıyorum ben.” tabirlerini kullandı.
TÜİK’İN AÇIKLADIĞI İŞSİZLİK SAYILARI
Türkiye’de işsizlik sayılarının düşmediğini tabir eden Akşener, “İnsanlar o kadar umutsuz ki, bilhassa gençler iş aramaktan vazgeçiyor. Evli bayan ve erkekler iş aramaya devam ediyor lakin evli olmayan, çocuğu olmayan gençlerin iş aramaktan vazgeçtiğini gezdiğim yerlerden görüyorum” formunda konuştu.
BAKAN YARDIMCILARININ MAAŞLARI: ‘BUNLAR GÜNAH’
Sözcü gazetesinin bakan yardımcılarının maaşlarını gündeme getirdiği manşetin ekrana gelmesinden akabinde konuşan Akşener, “3 bin 500 lira emekli maaşı alan bir kişinin meskeni kendinin bile olsa geçinebilmesi mümkün değil. Geçen hafa Sarıyer’de 70’in üzerindeki bir bayan kulağıma eğilip ‘İki gündür yemek yemedim. Açım’ dedi. Ya ölüyorum kardeşim. Bu türlü bir şey yok. Arkadaşlar yakında bir dönerci var oraya götürmüşler. ‘İki yıldır, üç yıldır ağızıma bu türlü bir şey koymamıştım. Sabah da yerim biraz fazlasını koyabilir misiniz?’ demiş. 3 bin 500 lira emekli maaşı ile besine erişemez besine. TÜİK’e nazaran enflasyon yüzde 80 gözüküyor fakat ENAG’a nazaran de yüzde 180. Besine erişimde enflasyon yüzde 140. Bu da devletin sayısı. Bu türlü bir sistemin içinde bunlar günahtır. Biri taban fiyatla biri emekli maaşı ile geçinmeye devam ederken ne iş yaptığı muhakkak olmayan bu danışmanlar takımının, bu yardımcılar takımının… günahtır. Bunların otomobilleri, sürücüleri, akaryakıtları, lojmanları parasız. Bu para ne? Bu türlü bir şey olabilir mi? Sonuç itibariyle bir tarafta açlıkla boğuşan bir Türkiye, bir taraftan da servetin gitgide az bir kümenin eline geçtiği bir Türkiye.” dedi.
AK PARTİLİ ÖZHASEKİ’NİN AÇIKLAMALARI
AK Parti Genel Lider Yardımcısı Mehmet Özhaseki’nin “Ekmek 1 lirayken alamıyorsunuz. Fakat bugün 5 lira ile çok rahat alabiliyorsunuz” halinde kelamları hatırlatılan Akşener, “İnandığını zannetmiyorum. İnanıyorsa durum çok vahim. Sayın Özhaseki sahiden buna inanıyorsa durum vahim. Zira o vakit Marie Antoinette hayatımıza güzel geldin.” değerlendirmesini yaptı.
“Asıl konu bu ucube sistem” diyen Akşener, “Bu ucube sistem bir saray hayatı yarattı. Saray her şeyi ile bir paralel cihandır, başka bir hayat şeklidir. Milletin adamlığından, milletin insanlarından gittiler; bir paralel evrede, kararnamelerle yönetilen bir Türkiye’nin, o Türkiye’yi yöneten zihniyetin temsilcisi de bu kelamları söyleyebilir.” sözünü kullandı.
Akşener şunları söyledi:
“Bu nasıl bir şeydir? Benim yapacağım bir alan değil, psikiyatristlerin bakması gereken bir alan. Lakin saray dediğimiz sorun paralel bir cihandır. Farklı bürokrasisi, zihniyeti, hayat biçimi olur. Siz oralarda smoothieler içersiniz. Prestijden tasarruf olmaz. Uçak filoları ile gezersiniz. Bir uçak yalnızca otomobillerinizi götürür. Münasebetiyle aşağıdaki garibandan koparsınız. Çok uzun bir vakittir bu arkadaşların bir yoksul konutuna girdiğini düşünmüyorum.
BAKAN VARANK’IN BEYAZ EŞYA KARŞILAŞTIRMASI
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın yaptığı beyaz eşya satışı karşılaştırmasıyla ilgili konuşan Akşener, “Bu arkadaş latife üzere bir insan tipi. O troll başıydı. Trollük ruhunu atamadı üzerinden. Sanayi ve teknoloji çok değerli iki kavramdır. Münasebetiyle çok kıymetli bakanlıklarından da birisidir. 249 bin kurutucu yeni var. 2002’ye kadar hiçbir şey yok. Bu iktidarın ortağı ne diyecek sanki? Esasen konutlarımıza de bunlar sayesinde girdik, bu türlü bir şey var mı? Buzdolapları var fakat içi boş. Makarna var, mercimek çorbası var, köyden gönderilmişse tarhana çorbası var. O çorbaların içinde de yağ yok.” değerlendirmesinde bulundu.
BAKAN ÖZER’İN ATANAMAYAN ÖĞRETMENLERLE İLGİLİ KELAMLARI
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in, öğretmenlere yönelik “Mühendisler de atanamıyorlar ancak bu türlü ağlamıyorlar” biçimindeki kelamları sorulan Akşener, “Öğretmeni kâfi sayıda, birinci sınıf yetiştireceksiniz. Üniversiteler açıp istihdam fazlası öğretmen yetiştirmeyeceksiniz. Öğretmeni tayin edeceksiniz. Öğretmen daha âlâ bir imkan buluyorsa özel okullarda çalışabilir fakat devlette çalışabilme imkanına sahip olacak. Zira siz ona geleceğinizi, bugününüzü emanet ediyorsunuz. Yani Sayın Özer’in de çocuğu öğretmene emanet, sizin de çocuğunuz varsa ona emanet, benim ki de ona emanet. Dünyanın hiçbir yerinde öğretmenler çok yüksek maaşlar almaz ancak hiçbir yerinde sürünmezler, hiçbir yerinde öğretmen ağlatılmaz, hiçbir yerinde öğretmenin itibarsızlaştırılması kelam konusu olamaz.” diye konuştu.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN YUNANİSTAN ÇIKIŞI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Bir gece aniden gelebilir” biçimindeki Yunanistan çıkışı hatırlatılan Akşener, “Bu tıp işler ekseriyetle söylenerek yapılmaz ancak Sayın Erdoğan’ın kelamının içinde çok kıymetli bir yer vardı. 18 adanın işgal edildiği. 18 ada işgal edilmişse, Cumhurbaşkanı olarak siz bunu söylüyorsanız, ‘işgal’ dediğiniz için gereğini yapmak zorundasınız. Hollanda’daki, 2017 referandumuna giderken portakal kesmeye benzemez bu işler.” Değerlendirmesini yaptı.
‘LİNÇ ŞENLİĞİ BAŞLADI’
Geçtiğimiz günlerdeki “Eylül linçi başladı” halindeki kelamları üzerinden “Millet İttifakı’nı bölmek için bir operasyon mu yapılıyor?” sorusunu da yanıtlayan Akşener şunları söyledi.
Bizi operasyon yapmaya çalışanlar oldu daima de, biz o kadar şeffaf bir yapıyız ki becerilemiyor. Ben ne biliyorsam, vilayet liderlerimiz, milletvekillerimiz onu biliyor. Çok şeffaf çok açık bir siyasi partiyiz.
Şöyle bir durumumuz var. Artık 6 siyasi partinin yer aldığı bir masa bu. İktidar daima olarak yedinci bir ayağı olduğunu söylüyor ve bunun üzerinden bilhassa DÜZGÜN Parti’yi, iktidarın elindeki imkanlarla biz HDP üzerinden terbiye dilmeye çalışılıyoruz. Öbür taraftan da muhalif görünen, muhalefetin içinde yer aldığını argüman eden tırnak içinde ‘kanaat önderi’ de HDP ile birebir yere yan yana getirebilmek için bizi terbiye ediyor. Bir taraf ipin ucunu o kadar kaçırıyor ki, Kürtlere sövmeye başlıyorlar. Bunu aracılığınızla bir ikaz olarak söyleyeyim, Kürtlerin incitilmesi sorunundan inanılmaz acı tablolarla karşı karşıyayız. HDP’yi bizim başımızda bir sopa olarak kullananların lisanı seçmene o denli yansımış ki, “Kürt eşittir PKK’lı” üzere bir algı alev üzere yayılıyor. AK Parti’yi ve yöneticilerini bu mevzuda uyarıyorum. Şayet güneydoğuda Kürtler olmasaydı, PKK’ya karşı hal koymasalardı biz neyi konuşuyor olurduk? Öldürseler, istedikleri kadar hakaret etsinler ben Kürtleri incitmeyeceğim. Bunu bir oy tasasıyla da yapmıyorum.
Bunu bir kenara koyduk. Başka taraftan ise birbirine hali son derece net, şeffaf, açık olan iki siyasi parti var. Biri YETERLİ Parti, biri HDP. HDP de bizim olduğumuz yerde olamayacağını ilan ediyor. HDP tıpkı vakitte öteki ittifak kurma aşamasındalar. Bütün bunları bir ortaya koyduktan sonra bir küme parmağını bize sallayarak şunu yapıyorlar. (Hangi küme?) Muhalefetin içinde HDP ile bizim yan yana gelmemiz gerektiğini sav eden yapı ya da biz HDP’li olmuyorsak bize ‘Kalkın giden’ diyen bir yapı var. Kavramsal olarak son derece aşağılayan, bize çok berbat haller koyan, hakikaten berbat bir lisanla davranan bir kesim var. Muhalefeti de tanzim ettiğini düşünen tırnak içi ‘kanaat önderleri’ diyelim ismine. Bunlar da HDP’nin bütün Kürtlerin temsilcisi olduğunu sav ediyorlar.
Şimdi biz neyiz? Biz açık, şeffaf, tavrı aşikâr olan bir siyasi partiyiz. Bu tavrımızın karşılığı olarak öbür siyasi partilerin birbirleriyle olan bağlarına en küçük saygısız kelamımız, karışmamız, davranışımız, hakaret etmemiz yok. Onların ilgilerine hürmet duyuyoruz. Bizim de tavrımıza herkesin hürmet durmasını bekliyoruz. Beğenmeyebilirsiniz, gerçek bulmaya bilirsiniz, eleştirebilirsiniz, benim bunlara hürmetim sonsuz lakin hakaret edemezsiniz, iftara atamazsınız, linç edemezsiniz. Geçen Eylül ayında da tıpkı çerçeve içinde bir linç yemiştik artık de birebir halde linç şenliği başladı.
‘İKDİDARIN İMRALI İLE GÖRÜŞTÜĞÜNE DAİR DUYUM VAR’
MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli’nin Millet İttifakı adayının dış güçlerce belirleneceğine ait çıkışı sorulan Akşener, “Ben bu dış güçleri hiç göremedim. Ne hikmetse hiç merhabamız olmadı. Eskilere de dönmek istemiyorum iktidar partisi açısından; Amerika’da, Avrupa’da gidip, gezip, yalvaran bir devir geçmişti. Onlara da bir şey demiyorum. Sayın Bahçeli’ye tavsiyem bizlerle uğraşmak yerine, bizim aldığımız birtakım duyumlar var, iktidar partisi İmralı ile görüşme trafiğini başlattığına dair. Bu bir duyum. İktidarın İmralı ile görüştüğüne dair bir duyumum var. Hasebiyle Sayın Bahçeli’nin önüne küt diye bir mektup düşer, İstanbul seçimlerinin ikinci tipinde olduğu üzere nasıl güzelleyeceğini düşünmekten zora düşülür. Bugünden ortağına dikkat çekmesinde yarar var.” diye ekledi. (HABER MERKEZİ)