Olay, 3 Şubat günü 2022 tarihinde saat 13.50 sıralarında Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda meydana geldi. Şikayetçi Yusuf A., olay günü adliye polisini telefonla arayarak dava dosyalarının kapatması taahhüdü veren bir kişi tarafından dolandırıldığı ihbarında bulundu.
Polise, Kaan K.’nın kendisini MİT elemanı olarak tanıttığını ve Hakan Fidan imzalı evraklar gösterdiğini söyleyen Yusuf A., bu kişiyle adliyede buluşmak üzere olduklarını, kendisine daha önce bir miktar para verdiğini ve yine para vereceğini söyledi. Bunun üzerine Adalet Sarayı Polis Merkezi Amirliği, durumu hemen nöbetçi İstanbul Cumhuriyet Savcısına iletti.
GÖZALTINA ALINIŞI GÜVENLİK KAMERALARINA YANSIDI
Savcılığın talimatıyla polis, suçüstü yapmak üzere harekete geçti. Şikayetçi Yusuf A.’nın elindeki paraların fotoğrafları çekilerek şüpheli ile buluşması takibe alındı. Şikayetçi Yusuf A. ile adliyenin C Blok atriumunda buluşarak hararetli şekilde konuşmaya başladılar. Şüphelinin cep telefonuyla yaptığı konuşmalar ve şikayetçi ile birlikte adliyeden çıkışları ve polis tarafından gözaltına alınışı güvenlik kameralarına da yansıdı.
MİT ÇALIŞANI OLMADIĞI TESPİT EDİLDİ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu’nca yürütülen soruşturma tamamlandı. Savcılık, elinde Hakan Fidan imzalı 3 sayfa evrak olduğu tespit edildiğini ve şüphelinin ifadesinde teslim ettiği MİT belgesinin sahte olmadığını, kimseyi dolandırmadığını belirterek suçlamayı reddettiği belirtildi. Yapılan araştırmada, şüphelinin MİT bünyesinde çalışan biri olmadığı ve verdiği evrakın da sahte olduğu kaydedildi. Şüphelinin suçtan kurtulmaya yönelik savunmasına itibar edilmediği ve kendisini MİT çalışanı olarak tanıttığı belirtildi. Şikayetçi Yusuf A.’nın devam eden bazı soruşturmalarında yardımcı olabileceği vaadinde bulunan şüpheliyi kendisini MİT mensubu olarak tanıtması üzerine gerçek resmi devlet görevlisi zannettiği için daha önce 380 bin TL ödeme yaptığını belirterek şikayetçi olduğu anlatıldı.
AĞIR CEZA MAHKEMESİNDE YARGILANACAK
Tutuklanan şüpheli Kaan K.’nın “Kamu görevlileriyle ilişkisi olduğundan bahisle bir işin görüleceği vaadiyle dolandırıcılık” suçundan 4 yıldan 10 yıla kadar hapsi ve “Resmi belgede sahtecilik” suçundan 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası olmak üzere toplam 6 yıldan 15 yıla kadar hapsi talep edildi. Şüpheli önümüzdeki günlerde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkacak.