Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, başörtüsüne yönelik anayasa değişikliği teklifiyle Anayasanın 24’üncü unsuruna iki fıkra ekleneceğini, aileyle ilgili düzenleme kapsamında da Anayasanın 41’inci unsurunun birinci fıkrasının değiştirileceğini bildirdi.
Bozdağ, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Kabine Toplantısı’nın akabinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Diyarbakır Cezaevi: Bu türlü bir cezaevini açık tutmak, Türkiye için yanlışsız bir şey değildi
Diyarbakır Cezaevi’nin müzeye dönüştürülmesine ait değerlendirmelerde bulunan Bozdağ, 1978’de inşa edilen cezaevinin 1980 darbesi sonrasında hak ihlallerine ve kimi acılara tanıklık ettiğini söyledi. “Böyle bir cezaevini açık tutmak, Türkiye için yanlışsız bir şey değildi” diyen Bozdağ, cezaevinin tahliye edildiğini, Kültür ve Turizm Bakanlığının cezaevini bir hafıza müzesine, kültür merkezine ve kütüphaneye dönüştüreceğini lisana getirdi. Cezaevi binasının koruma edileceğini aktaran Bozdağ, sonradan cezaevinin etrafına yapılan ek binaların yine ele alınacağını kaydetti. Binanın zelzeleye dayanıklılığına yönelik de tahliller yapılacağını tabir eden Bozdağ, müzeye dönüştürülecek cezaevinin bölge için de kıymetli bir yer haline geleceğini vurguladı. Bakan Bekir Bozdağ, “Bir periyot de olsa makus anılarla anılan bir cezaevimiz yok. Bu son derece önemli” dedi.
Anayasa değişikliği
Başörtüsüne yönelik anayasa değişikliği teklifiyle ilgili soru üzerine Bozdağ, “Anayasa değişikliği çalışmamız nihayete erdi. Sayın Cumhurbaşkanı’mıza da arzı yapıldı” dedi. Bakan Bozdağ, teklifin detaylarını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklayacağını bildirdi.
Anayasa değişikliği teklifinin içeriğine yönelik Bozdağ, “Aile var, 41’inci hususun birinci fıkrası değiştiriliyor. 24’üncü unsura de iki fıkra ekleniyor. Hem başı açık, hem başı örtülü olan herkes için anayasal teminat getiriyoruz” diye konuştu.
“NATO’ya girmek istiyorlarsa kelamlarını tutacaklar”
Finlandiya’dan gelecek heyetle Adalet Bakanlığı yetkililerinin görüşeceğini belirten Bozdağ, şunları kaydetti:
“Şu anda NATO’ya girmek istiyorlarsa kelamlarını tutacaklar. Bizim beyanlarımız çok açık, ‘Bize verdiğiniz kelamları yerine getireceksiniz, biz de sizin NATO’yla ilgili giriş sürecini tamamlayacağız.’ Süreç başladı lakin tamamlanmadı. Tamamlama, Meclis onayı ile olacaktır. Münasebetiyle Meclis onayı olmadıkça sürecin başlaması bittiği manasına gelmez. Meclis noktayı koyacaktır. Onlar kelamlarını tutarsa Türkiye esasen kelamında duran bir ülke, kelamını fiyat.”