Yeni Akit muharriri Abdurrahman Dilipak, seçimler yaklaşırken herkesin siyasete girmeye çok istekli olduğunu belirterek “Siyaset toplumun mesuliyetini yüklenmektir. Kişinin kendi nefsinin, ailesinin sorumluluğunu yüklenmek için bu kadar istekli olması pek akıl kârı değil. Böyleleri ya ne istediklerini bilmiyorlar, ya da kendileri ve etraflarına ziyan verecek tehlikeli hesaplar içindedir. Hele birilerinin toplumun vekaletini üstlenmesi gereken birilerini bu işi kendi hesapları uğruna tayin etmesi de farklı bir felakettir. Kul hakkıdır. Sonra o şahıslar halkın vekaletinden evvel, kendilerini o makama getirenlerin dediğini yapıyorlar” görüşünü lisana getirdi.
Ehliyet ve liyakatten uzak olanlara vekâlet verilmemesi gerektiğin yazan Dilipak, “Ötekiler konusunda dikkat edin. ‘Sizden olanlar / olmayanlar’ derken, yetkisini sizden alan, sizin hak ve hukukunuzu koruyan ve size hesap verenleri anlayın bana kalırsa. Bu rastgele bir “dostluk’ değil, bu türlü bir ‘ahidleşme’ konusu” niyetini lisana getirdi.
Dilipak, Ahmet Vefik Paşa’nın “ideal yönetici”nin özelliklerini “1. Muteber (İtibar gören, Saygın), 2. Mutena (Seçkin), 3. Mutedil (İtidal sahibi, Ilımlı), 4. Mu’tezim (Azimli/Kararlı), 5. Mutlif (Affedici, Bağışlayıcı), 6. Muvakkit (Zamana Hassas, vaktini israf etmeyen), 7. Muvaffak (Başarılı), 8. Muzaffer (Galip), 9. Müdebbir (Tedbirli), 10. Müeyyid (Disiplinli), 11. Mütefekkir (Düşünür), 12. Müferrih (Güleryüzlü, Ferahlatan) , 13. Muhibbi (Gönül ehli, Sevgi dolu), 14. Mükrim (Cömert, İkram eden), 15. Mültefit (İltifat Eden, hoş kelam ve hikmetle konuşan), 16. Mümeyyiz (İyiyi berbattan ayırabilen), 17. Münevver (Hakikatin bilgisine sahip, Nurlandırılmış); 18. Mübeşşir (Müjdeleyici), 19. Mübeccel (Yüceltilmiş), 20. Muvahhit (Tek Allah’a İnanan), 21. Mücerrib (Tecrübeli), 22. Müfarik (Fark Edebilen, tefrik edebilen), 23. Müeyya (Her vakit işiyle ilgili her vazifeye hazır olan), 24. Müceddid (Yenileyici, iki günü birbirine eş olmadan ilerleyen)” formunda sıraladığını yazdı.
Prof. Üstün Dökmen’in de eklemeler yaparak “25. Müteşebbis (Girişimci), 26. Müstebit (Baskıcı, istibdat yanlısı olmamalı), 27. Mütehassıs (İhtisas sahibi, Uzman), 28. Müşfik (Şefkatli), 29. Mucit (Yeni buluşlar yapabilen, İcad eden), 30. Müstaid (İstidat sahibi, Kabiliyetli), 31. Muasır (Yaşadığı vakte ve yere şahid, o asrın imkan ve risklerinin farkında olan), 32. Müstakil (Bağımsız), 33. Mütemadi tekamül (Sürekli gelişen, iki günü birbirine eş olmayan), 34. Müstazim (Azimli), 35. Mücerret düşünce/Müşahhas konuşma ve Muhid (Soyut düşünen / Somut konuşan, İbn-i Haldun üzere düşünüp üzere düşünüp, babaanne üzere konuşan, ihata eden/kuşatan), 36. Müşahid (Gözlemci), 37. Mütevazı (Tevazu sahibi, Alçak gönüllü), 38. Müzakereci (Konuyu efradına cami, ağyarına mani ele almak için istişare ve müşavere etmeli), 39. Mutaassıb (Körü körüne inanan, dayatan) olmamalı, 40. Müsrif olmamalı (İsraf etmemeli), 41. Müvesvis (Kuşkucu) olmamalı, 42. Mukallid (Taklitçi) olmamalı, 43. Müzevvir (Arabozucu) olmamalı, 44. Müessir (Etkili), 45. Mes’uliyetli (Sorumluluk sahibi), 46. Mülayim (Yumuşak), 47. Müsterih (Huzurlu), 48. Müfsid (İfsad eden) olmamalı, 49. Müsavata (Eşitliğe) ehemmiyet vermeli, ayırımcılık yapmamalı, 50. Münafık (İki yüzlü) olmamalı, 51. Müdahalede çoka kaçmamalı (Yeterli bilgi toplamalı) 52. Müneccim olmamalı (Kahinlere inanmamalı), 53. Müşkülpesent (Zor beğenen) olmamalı, 54. Mahzun olmamalı (Her daim hüzünlü, ümitsiz olmamalı, ümidvar olmalı), 55. Münasip Müsamahalı (Uygun hoşgörülü)” halinde tanımladığını tabir eden Dilipak “Mücahid olmalı, “efradına cami ağyarına mani” düşünmeli ve kuralları bu açıklıkta belirlemeli, sabırlı olmalı, paylaşmayı ve paylaştırmayı bilmeli, vazife taksimi yapabilmeli, Şehvet esiri olmamalı, fuhşiyat, alkol, kumar ve uyuşturucudan uzak durmalı” dedi.