Yeni Akit muharriri Abdurrahman Dilipak, Kurban Bayramı ile ilgili değerlendirmelerde bulunduğu bugünkü yazısında “ Aslında biz bugün hiçbir ibadeti, tam, eksiksiz, hakkı ile yap(a)mıyoruz. Cami hayatımızın merkezinde yer almıyor. Yalnızca bir farzı ayn ibadetler için kullanıyoruz. Meğer farzı kifaye ibadetlerin de hisse edildiği yerler olması gerekirdi” dedi.
Cami ve Hac’ın aslında okul olduğunu yazan Dilipak, “Mekke-i Mükerreme, Medine-i Münevvere, Cidde farklı ayrı düşünülmesi gereken yerler. Arafat, müzdelife, Cemarat, Akabe, Harem, Safa ile Merve’nin, Zemzemin hepsinin farklı manaları var. Mesela Hac öncesi ve sonrası İslam dünyasından gelenlerin buluşma yeri tekrar Arafat olmalı. Orada Müslümanların üniversal sorumlulukları planlanmalı. Hatta orada okunacak hutbe, daha evvel yapılacak istişarelerle belirlenmeli, tahminen daha evvelden kimi istişarelerle birtakım kararlar alınmalı” görüşünü lisana getirdi.
Dilipak, “Bana kalırsa sanatsal, fikri, maarif ilgili çalışmalar, istişareler, unsur kararları Medine’de alınmalı. Sınai, ticari, iktisadi eserler, Cidde’de sergilenmeli” görüşünü lisana getirdi.
Yazının tamamını okumak için