Avrupa Birliği (AB), Kosovalı ve Sırp önderlerin Batı Balkanlar’da çatışma ihtimalini içeren, gerginliği tırmandırıcı açıklamalardan kaçınmasını istedi.
AB Dış Bağlar ve Güvenlik Siyaseti Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in ofisinden yapılan açıklamada, “Kosova ve Sırbistan’ın yetkilileri ortasında bilhassa Batı Balkanlar’da savaş ve çatışma hakkında son devirde yapılan kışkırtıcı açıklamalar, büyük tasa hususudur.” sözü yer aldı.
İki tarafın siyasetçilerinin bölgede şiddete ve gerginliğin daha da artmasına neden olacak olaylardan sorumlu tutulacağı vurgulanan açıklamada, “İki taraf da karşılıklı hasımlığa ve tehlikeli açıklamalara derhal son vermeli ve sorumlu davranmalıdır.” denildi.
Açıklamada, Sırbistan ve Kosova’nın AB kolaylaştırıcılığında yürütülen ve bağlantıları olağanlaştırma hedefi taşıyan diyalog sürecinde tüm problemleri ele alabileceği kaydedildi.
Kosova’da yaşayan Sırplar dahil, herkesin Kosova kimlik kartı ve plakasına sahip olması mecburiliği getirileceğinin bildirilmesine, Kosova’daki Sırplar reaksiyon göstererek ülkenin kuzeyindeki hudut geçişlerini kapatmıştı ve temmuz sonunda ülkede tansiyon artmıştı.
Kosova hükümeti, Sırbistan’la olan hudut kapılarına giden yollara konulan tüm barikatların kaldırılmasının akabinde Sırbistan’la krize neden olan uygulamayı 1 Eylül’e erteleme kararı almıştı.
Gerilimin artmasının akabinde Kosova Başbakanı Albin Kurti, Kosova ile Sırbistan ortasında yeni bir çatışma riskinin yüksek olduğunu söylemiş, Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de Kosova idaresinin Sırpların yaşadığı ülkenin kuzeyine saldırmayı planladığını tez etmişti.
Sırbistan, 2008’de tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Kosova’yı kendi toprağı olarak görüyor.
Kurti ile Vucic’in gerginlik sonrasında 18 Ağustos’ta Brüksel’de bir ortaya gelmesi planlanıyor. İki önderin bir gün evvel de NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile farklı başka görüşmesi öngörülüyor.
NATO-KFOR’dan 1 Ağustos’ta yapılan açıklamada, Kosova’nın kuzeyindeki güvenlik durumunun gergin olduğu belirtilerek “KFOR, durumu yakından takip ediyor ve istikrarın tehlikeye girmesi durumunda müdahale etmeye hazır.” sözü kullanılmıştı.