ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, düzenlediği basın toplantısında gündeme ait değerlendirmelerde bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı. Price, Çin’in dünyaya Rusya-Ukrayna savaşında bir konum almadığını göstermeye çalıştığını lakin Rusya’ya yönelik diplomatik, siyasi ve ekonomik destek verdiğini belirtti.
“Çin, dünyaya bir konum almadığını söylüyor ve kendisini dürüst bir arabulucu olarak göstermeye çalışıyor” diyen Price, “Bununla birlikte kelamda ve aksiyonda, Çin dürüst bir arabulucu olmaktan öteki her şey olmuştur. Çin’in şimdi tedarik etmediği, fakat etmeyi düşündüğüne inandığımız silahlar problemini bir kenara bırakırsak, Çin, Rusya’ya halihazırda değerli yardım sağlamıştır. Rusya’nın tehlikeli propagandasını, tehlikeli palavralarını ve dünya sahnesinde dezenformasyonunu tekrarlayarak Rusya’ya diplomatik, siyasi, ekonomik ve retorik takviye sağladı” sözlerini kullandı.
Price, Çin’in geçtiğimiz günlerde Ukrayna-Rusya savaşına dair sunduğu barış planının ‘sözde’ olduğunu belirterek, “Çin, geçtiğimiz günlerde kelamda bir barış planı yayınladı. Bu barış planındaki birinci prensip, tüm ülkelerin egemenliğine hürmet gösterilmesi davetinde bulunmaktı. Çin bu birinci prensibe bağlı kalsaydı, açıkça BM Sözleşmesi’nin yanında yer alırdı. Açıkça milletlerarası hukukun tarafında yer alırdı. Rusya’nın toprak fetih savaşında, Rusya’nın Ukrayna’daki toprak gasp teşebbüsünde Rusya’ya karşı duran, Ukrayna’nın yanında duran herkesin yanında yer alırdı” dedi.
Öte yandan Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, dün yaptığı açıklamada ABD’nin Ukrayna-Rusya savaşı kapsamındaki hareketlerinin memleketler arası hukukta yeri olmadığını belirtmişti. Ning, “Çin, Ukrayna konusunda tarafsız ve adil bir duruş sergiliyor ve faal olarak barış görüşmelerini ilerletmeye, siyasi bir tahlili desteklemeye kararlı. Amerika Birleşik Devletleri, taraflardan birine silah gönderme gayretlerini ağırlaştırarak bitmek bilmeyen çatışmaya neden oluyor ve barış için sonuca varamıyor. Çin’in Rusya’ya silah tedariki hakkında sık sık yanlış bilgiler yayarak Çin’e yaptırım uygulama fırsatını kıymetlendiriyor. Bu bariz bir zorbalık ve ikili standarttır ki bu çok ikiyüzlüdür. Ukrayna krizinin tırmanışının birinci yıl dönümünde Çin’in Ukrayna krizine siyasi tahlil için görüş bildirgesi yayınladığını, ABD’nin ise Çin ve öbür ülkelerden şirketlere yaptırımlar uyguladığını belirtmek isterim. Kimin barışı ve durumu yatıştırmak için müzakereleri teşvik ettiği, kimin ateşe körükle gittiği görülüyor” demişti.