Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği (AB) Başkanı Faruk Kaymakcı, “Ortak Bir Sorun-İki Farklı Kültürel Perspektif” projesinin kapanış toplantısına katıldı.
Proje, Türkiye ve Avrupa Birliği Arasında Sivil Toplum Diyaloğu Programı’nın altıncı dönemi kapsamında destekleniyor.
“Türkiye-AB ilişkilerinde sivil toplumun diyaloğu önemli”
Toplantıda konuşan Kaymakcı, Türkiye ve AB ilişkilerinde sivil toplumun diyaloğunun kendileri için çok önemli olduğunun altını çizerek, AB Başkanlığı olarak sivil topluma destek vermeye devam edeceklerini vurguladı.
Kaymakcı, AB ile ilişkilerin önemine değindiği konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“İlişkilerimiz ortak projelerden ibaret değil, hedefimiz tam üyelik”
“Bizim Türkiye olarak AB ile ilişkilerimiz, yalnızca yaptığımız ortak projelerden ibaret değil. Hedefimiz tam üyelik. Bu süreçte de Gümrük Birliği güncellenmesi, vize serbestisi, güvenlikten savunmaya her alanda iş birliğini AB ile arttırmak istiyoruz. Dolayısıyla Türkiye, bu kararlığında devam edecek.”
70 milyon euroluk destek
AB ile 2008’den beri sivil toplumu temel alan iki proje yürüttüklerini anımsatan Kaymakcı, bunların birinin “Sivil Toplum Diyaloğu”, bir diğerinin de “Sivil Topluma Destek” programı olduğunu belirtti.
Kaymakcı, yürütülen bu programların “yüzlerce projeye kaynak sağlandığına” değinerek, 70 milyon euroya yaklaşan bu destek sayesinde Türk ve Avrupa’daki sivil toplum kuruluşlarının çeşitli alanlarda faaliyet gösterdiğini kaydetti.
Yaşlılara bakım konusu
Türkiye ve Hollanda arasındaki yaşlanma ve yaşlı bakımı konusundaki diyaloğun geliştirilmesine odaklanan projeyi çok önemsediğini aktaran Kaymakcı, Türkiye’nin yaşlılara hürmet konusunda başarılı bir örnek olduğunu söyledi.
Kaymakcı, yaşlılara bakım konusunda Avrupa’da yaşayan Türklerin bazı kültürel farklılıklarla karşı karşıya kaldıklarını, bu iş birliği çabaları sayesinde bu konuda da pozitif bir sürecin ortaya çıkacağına değindi.
“Kritik bir role sahip”
Hollanda’nın Ankara Büyükelçisi Marjanne de Kwaasteniet, programda yaptığı konuşmada, “Sivil toplum projelerinin her iki ülkede de toplumsal sorunların ele alınmasında ve sürdürülebilir kalkınma girişiminin gerçekleştirilmesinde kritik bir role sahip” olduğunu vurguladı.
Büyükelçi Kwaasteniet, son yıllarda dünya genelinde daha öncesinde görülmeyen hızla sosyal değişimlerin yaşandığını kaydederek, “yaşlanan nüfusun” önemli küresel gündem maddeleri arasında yer aldığını söyledi.
“Sağlık hizmeti harcamaları artıyor”
Hollanda’ya kıyasla Türkiye’nin çok daha genç bir nüfusa sahip olduğuna değinen Kwaasteniet, buna rağmen Türkiye’deki yaşlı nüfusun da son 5 yılda yüzde 24 arttığına dikkati çekti.
Kwaasteniet, dünya genelinde sağlık hizmeti harcamalarının gittikçe arttığını, Hollanda’nın da demans hastaları başta olmak üzere yaşlılıkla ilişkili sağlık hizmetlerini daha iyi verebilmek için daha çok çaba gösterdiğini ifade etti.
“Hollanda nüfusunun yüzde 25’i 2040’da 65 yaş ve üstü olacak”
AA’nın haberine göre, Kwaasteniet, “Hollanda’nın nüfusunun yüzde 25’i 2040’da 65 yaş ve üstü olacağını ve bütçeden sağlık hizmetleri için ayrılan payın da gayri safi yurt içi hasılaya oranının yüzde 30’a yükselmesinin” beklendiğini dile getirdi.
Türkiye ve Hollanda arasında yaşlanma ve yaşlı bakımı konusuna, deneyim paylaşımına ve bu alanda diyaloğun geliştirilmesine odaklanan projenin kapanışındaki konuşmaların ardından proje kapsamında yapılan çalışmaların yer aldığı fotoğraflar sergilendi.
Sheraton Otel’de düzenlenen etkinliğe Güven Eğitim ve Sağlık Vakfı Başkanı Nükhet Küçükel Ezberci, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, sivil toplum temsilcileri ve davetliler katıldı.