Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, TBMM Genel Konseyi’ndeki bütçe görüşmelerinde kapanış konuşması yaptı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu’na, Yüksek Seçim Heyeti üyelerine hakaret suçlamasıyla 2 yıl 7 ay mahpus cezası ve siyasi yasak kararı verilmesine değinen Oktay, Anayasa’ya nazaran yargının bağımsız olduğunu ve yargı kararları üzerine konuşamayacaklarını söyledi:
“Anayasamızın ‘Yargı Yetkisi’ başlıklı 9’uncu hususunda, yargı yetkisi, Türk Milleti ismine bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanılmaktadır. Tekrar, Anayasamızın 138. Hususunda; Görülmekte olan bir dava hakkında Yasama Meclisinde yargı yetkisinin kullanılmasıyla ilgili soru sorulamayacağı, görüşme yapılamayacağı yahut rastgele bir beyanda bulunulamayacağı; yasama ve yürütme organları ile yönetimin, mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve yönetimin, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği açıkça karar altına alınmıştır. Anayasanın bu unsurundan anlaşılacağı üzere bizim bir yargı kararı hakkında beyanda bulunmamız mümkün değildir.”
‘YANLIŞ VARSA DÜZELTİLECEĞİ YER YARGI KADEMELERİDİR’
Karara itiraz sürecinin olduğunu belirten Oktay, “Yargısal süreçler devam etmektedir. Yani karar şimdi kesinleşmemiştir. Bu kararın daha istinaf ve Yargıtay evreleri bulunmaktadır. Kararı verecek olan ne yürütme, ne TBMM ne de karalama siyasetiyle muhalefettir. Şayet verilen kararda rastgele bir eksik yahut yanlış varsa, bunun düzeltileceği yer tekrar yargı kademeleridir” dedi.
‘BAĞLAMINDAN KOPARMAK NİYETİN DİĞER OLDUĞUNU GÖSTERİYOR’
Mahkeme kararı gerisinde ‘siyasi akıl aramanın siyasi akılsızlık’ olduğunu söyleyen Oktay, “Mahkeme kararlarının gerisinde ‘siyasi akıl’ aramak, ‘siyasal akılsızlığın’ ta kendisidir. Bugüne kadarki safahatı ve bundan sonraki süreci açıkça ortada olan bir mevzuyu, mitinglerle, ateşli beyanatlarla, asıl bağlamından kopartılmış çıkarsamalarla gündeme getirmek, niyetin öteki olduğunun sözüdür. Bu bahiste mağduriyet edebiyatı yapanları, yeniden bu kürsüde ‘biz mağduriyet edebiyatı yapmayız’ diye haykıran muhalefet milletvekillerine havale ediyorum. Siyasette kelam millete karşı söylenir, milletin iradesi muhatap alınır” diye konuştu.
‘MAHKEME KARARI, MUHALEFET İÇİNDEKİ ADAYLIK HENGAMESİNE ALET EDİLİYOR’
“Muhalefetin kendi içindeki Cumhurbaşkanı adaylığı hengamesine, bu mahkeme kararının alet edilmesi trajikomik bir görüntüdür” diyen Oktay, “Mağduriyet ve siyasi oyun arıyorsanız kendi içinizdeki hizipleşmelere bakın sorumluları bulmak için… Hele hele adaylık arbedesinin Cumhurbaşkanımıza ve hükümetimize yönelik kirli bir kampanya üzerinden yürütülmeye kalkılması, en hafif tabiriyle, bunu yapanların kendi kifayetsizliklerini ikrarıdır” tabirlerini kullandı.
‘CUMHURBAŞKANIMIZIN RAKİPLERİNİ YENMEK İÇİN MAHKEME KARARINA MUHTAÇLIĞI YOK’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim kazanmak için mahkeme kararlarına gereksinimi olmadığını savunan Oktay, “Cumhurbaşkanımızın, bugüne kadar ki tüm seçimlerde olduğu üzere, bu seçimde de siyasi rakiplerini yenmek için mahkeme kararına gereksinimi yoktur. Cumhurbaşkanımız çabasını siyaset meydanında verir, takviyesi milletten ister, neticeyi sandıktan alır! Kendine güvenenleri, rastgele bir mazerete sarılmadan delikanlıca adaylığını ilan edip meydana çıkmaya çağırıyoruz. Gerisi laf-ı güzaftır. Milletimizin de bu laflara karnı toktur” dedi. (HABER MERKEZİ)