AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal, İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer‘in İzmir’in işgalden kurtuluşunun 100. yıl dönümü kutlamalarında kullandığı sözlere reaksiyon gösterdi.
Ünal, Kayseri Ali Dağı 360 Mesire Alanında düzenlenen Kahramanmaraşlılar Şenliği’nde yaptığı konuşmada, bin yıldır bu topraklarda Selçukluyla, Osmanlıyla, Kurtuluş Savaşıyla kurulan genç Cumhuriyet’e yaslanarak konuşmanın öz itimadı içinde olduklarını söyledi.
Uzunca müddettir Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de Mavi Vatan gayreti verdiğini anımsatan Ünal, Ege’de Yunanistan’ın 100’ün üzerinde NATO angajman kuralına nazaran düşmanca hareket olarak nitelendirilen hareketlerine maruz kalındığını belirtti.
Ünal, Ege Denizi’nde bir gemiye dün taciz ateşi açıldığını hatırlatarak, şunları kaydetti:
“Şimdi bunu niçin anlatıyorum. Artık İzmir’in kurtuluşunu kutlarken ne beklersiniz. Bir Türkiye Cumhuriyeti belediye liderinin, bir büyükşehir belediye liderinin şu hisle hareket etmesini beklersiniz. Mavi Vatan’ın gayretini veren bir Türkiye var, Doğu Akdeniz’de haklarını koruyan bir Türkiye var, öteki taraftan NATO’nun angajman kurallarını ihlal eden, düşmanca hareket içerisinde olan bir Yunanistan var, taciz ateşi açan bir Yunanistan var. Orada bir belediye liderinin, Kurtuluş Savaşı’nda bu gayretin önderliğini yapmış Mustafa Kemal Atatürk ile ve Atatürk’ün nutkunu okumakla övünen bir belediye liderinin kükremesini beklersiniz değil mi? Yunan’a karşı ‘haddini bil’ demesini beklersiniz değil mi? Lakin ne oldu? Yunan’a ‘haddini bil’ demesini beklediğiniz belediye lideri kalktı, ecdadımıza lisan uzattı.”
Şair Sezai Karakoç’un “Masal” diye bir şiiri olduğunu aktaran Ünal, şiirin Doğu’da yaşayan bir babanın bütün çocuklarını tek tek Batı’ya göndermesini ve onların kaybolmasını anlattığını lisana getirdi.
Yedinci çocuğun Batılılara “Sizin tek bir numaranız var, o da insanı değiştirmek, ben değişmeyeceğim, benim kemiklerim kül olsa da ruhum değişmeyecektir” dediğini aktaran Ünal, “İşte biz Doğu’daki babanın yedinci çocuğuyuz kardeşlerim, biz değişmeyi kabul etmiyoruz. Biz bu topraklarda bin yıldan beri kimliğimizi, karakterimizi, ruhumuzu koruyoruz zira biz biliyoruz ki bu toprakların ruhunu ecdadımız inşa etti. Kayseri dediğinizde Alaeddin Keykubat’ı unutursanız, Alaeddin Keykubat’ın burayı gergef gergef işlediğini unutursanız, o ruhu unutursanız, Mimar Sinan’ı unutursanız, karakterinizi ve kimliğini unutursanız, Selçuklu’yu, Osmanlı’yı unutursanız, bu toprakların ruhunu unutursunuz.” tabirlerini kullandı.
Ünal, Anadolu’yu bir insanlık adası haline getiren, bu toprakları merhametin kalbi haline getiren ecdadı asla unutmayacaklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Biz çocuklarımıza bir miras bırakacağız. Bizim çocuklarımıza bırakacağımız miras, yollar, binalar, köprüler, hastaneler değil. Bunları yaptık, yaparız lakin biz o okullarda okuyan çocukların şayet ruhunu, kimliğini, karakterini, bu topraklara olan sadakatini koruyamazsak misyonumuzu yerine getirmemişiz demektir. Bakıyoruz da birilerine… Biden’dan medet umanlar, Avrupa’ya Türkiye’yi şikayet edenler, Doğu Akdeniz’de Yunanistan düşmanca hareketler içindeyken Yunanistan’a tek söz etmek yerine ecdada küfredenler, işte bunları gördüğümüz vakit bizim zorumuza gidiyor. Diyoruz ki daha çok bu toprakların ruhuna sahip çıkmamız gerek, çocuklarımızın şuurunu, karakterini ve kim olduğunu daha çok anlatmamız gerekiyor zira biz bu topraklarda değişmeyeceğiz. Bu topraklarda daha binlerce yıl bu ruhla, bu imanla yaşayacağız. Medeniyet savımızı, kavgamızı, davamızı, inancımızı Allah’ın müsaadesiyle kuşaklarımıza aktararak bu topraklarda varlığımızı sürdüreceğiz.”
Bu ülkenin 70 yıllık problemlerini çözen iradenin bugünün problemlerini da çözeceğinin altını çizen Ünal, “Yeter ki karamsarlığa kapılmayalım, ümitsizliğe düşmeyelim. Biz nerelerden geçtik, geldik. Pandemiden, savaştan, global daralmadan kaynaklanan sıkıntıları da milletimizle bir arada aşacağız. Asla birilerinin bu ülkenin öz inancına saldırarak oluşturmak istedikleri karamsarlığa kapılmak yok.” dedi.