Borsa İstanbul kısa müddetli düşüşün akabinde yükseliş grafiği sergilemeye başladı. Panik satışlarıyla uzaklaşanların yerini düşük fiyattan alanlar aldı. Borsa İstanbul böylelikle tekrar yükseliş tarafında süreç görmeye başladı.
Borsa İstanbul son 3 süreç gününde yükseliş kaydetti. Güne yükselişle başlayan Borsa İstanbul öğle saatlerinde primlerini azaltmaya başladı. BİST şu sıralar yüzde 0,65 oranında yükselişle 5241 puan düzeyinde süreç görüyor.
Uzmanlar Borsa İstanbul, ve döviz için yorumda bulundu. Borsa İstanbul’da kritik direncin 5330 puan olduğunu ve bunun aşılmaması durumunda geri çekilmeler yaşanabileceğini belirten uzmanlar orta vadede BİST’in 8 bin puana ulaşabileceğine değindi. Döviz kurları için ölçülü yükselişin yaşanabileceği ihtimalini gündeme getiren uzmanlar bunun ekonomik aktivite üzerinde bir tesiri olmayacağını söyledi.
İşte uzmanların piyasa öngörüleri
“5330 DİRENCİ BİST İÇİN ÖNEMLİ”
Şükrü Cem Kaya – Cet Yatırım Yurtiçi Piyasalar Direktörü
Borsa İstanbul sert aşağı istikametli dalga sonrası reaksiyon hareketi ile yükseldi. Lakin bu yükselişin devamı için 21 günlük yüklü ortalamamız 5330 düzeylerinin geçilmesi gerekiyor. Bu türlü bir durumda mevcut hareketi reaksiyon olarak değil tekrar yükseliş trendi içinde takip edebiliriz. Bu düzey geçilemediği sürece dayanak düzeylerimiz 5080-5050-4950 gündemde olacaktır. ABD 10 yıllıklarındaki düşüş trendinin devamına bağlı o tarafta risk iştahı açılmaya başladı.
“ONS ALTINDA YÜKSELİŞ TRENDİ BAŞLADI”
Güvenli liman pozisyonundaki Ons altın 2022 deki düşüş trendini bitirerek yükseliş trendi başlattı. 1900 düzeyinin üzerinde 1975-2000-2075 düzeyleri direnç olarak takip edilebilir. Bu yükseliş trendinin 2023 de devam etmesi beklenebilir. Risk iştahına bağlı olarak ABD tarafında pay senetleri 2022 deki düşüş trenlerini bitirerek yükseliş trendine başlayabilirler. Bu nedenle 2023 de 2022 deki performansını yakalaması güç olan Bist İstanbul’un yanında içinde altın ve yabancı pay senedi olan fonlar ile riski dağıtmak gerçek strateji olacaktır. /dolar paritesi euro lehine duruşunu koruyor. Dolar endeksi ise düşüş trendini sürdürüyor. Bu manzaranın devam etmesi beklenebilir.
“BİST 8 BİN PUANA ULAŞABİLİR”
Ayşin Erdem – Dinamik Yatırım Menkul Bedeller İdare Heyeti Başkanı
Seçimlere hakikat ilerlediğimiz bu süreçte Borsa İstanbul’un getiri bazında alternatifsiz kaldığını ve bu tablo bozulmadığı sürece endekste yükselişin devam edeceği görüşündeyiz. 2023 yılının birinci haftalarında 5.704 ile tarihi tepeye ulaşan Borsa İstanbul’da gelen kar satışlarının tesiriyle 4.601 düzeyine kadar geri çekildiğini gözlemledik. 4.601 düzeyinden gelen alımların tesiriyle yükselişine devam eden Borsa İstanbul’da 5.000 puan olan ruhsal düzeyin üzerinde kaldığı sürece 5.500 direnç düzeyi hedeflenebilir. Mümkün geri çekilmelerde ise 4.600 dayanağını izliyor olacağız. Orta vadede ise endekste 8.000 puan amacına ulaşılacağı kanısındayız.
“ALTINDA YÜKSELİŞİN DEVAM EDECEĞİ GÖRÜŞÜNDEYİZ”
Altın’daki yükselişin ana sebebi, Fed’in faiz artırım siyasetindeki yumuşama beklentisi olduğunu söyleyebiliriz. Şubat’ın başında gerçekleşecek olan Fed toplantısı öncesinde fiyatlanmalarda bu tesirin yer aldığını düşünüyoruz. Toplantının yaklaşacağı tarihe kadar yükselişin devam edeceğini akabinde sert faiz artışına yönelik beklentilerin artmaması halinde altın fiyatlarındaki yükselişin devam edeceği görüşündeyiz. Altın, 1900 düzeyi üzerinde fiyatlanmaya devam ediyor. Bu düzey üzerinde kalıcılık sağlanması halinde 1932 ve 1995 direnç düzeyleri hedeflenebilir. Muhtemel geri çekilmelerde ise 1854 dayanak düzeyini izliyor olacağız.
“FON SEÇERKEN DİKKAT”
Global piyasalarda görülen olumlu havanın ve Borsa İstanbul’daki yükselişin devam etmesinin tesiriyle fonlarda da toparlanma görmekteyiz. Unutulmaması gereken bahis ise fonların da nihayetinde bir yatırım sepetini tabir ediyor olmasıdır. Fon seçiminde de pay seçiminde olduğu üzere seçici davranılması görüşündeyiz.
“ILIMLI YÜKSELİŞ VAR”
Türkiye’nin 1 yılı aşkın müddettir ‘Türkiye Modeli’ olarak lanse ettiği ekonomik model çerçevesinde ve Kur Muhafazalı Mevduat sisteminin tesiriyle kurlarda ölçülü bir yükseliş görmekteyiz. Bu ölçülü yükselişin dönemsel olarak özel bölümün yabancı para gereksiniminden kaynaklandığı ve bu hareketin ekonomik aktivite üzerinde olumsuz bir baskı yaratmayacak ölçüde olduğu kanısındayız.