Kapalı köy okulunda incelemelerde bulunan CHP Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, MEB’in köy okullarının açılmasına ait yalnızca kâğıt üzerinde değişiklik yaptığını vurguladı.
CHP Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, 2002’den bu yana kapatılan 20 bin 243 köy okulunun eğitim-öğretim sisteminde büyük yaralar açtığını vurguladı.
Dr. Müzeyyen Şevkin, Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın kapalı durumdaki köy okullarının açılması için yönetmelik yayınladığını lakin bu yönetmeliğin kağıt üzerinde kaldığını kaydetti.
Adana’nın Aladağ ilçesindeki bir köydeki kapalı ve çürümeye terk edilen okulda incelemelerde bulunan CHP’li Dr. Müzeyyen Şevkin, bu bahiste meclise sunmuş olduğu kanun teklifinin de sürece alınmasını ve okulların açılmasını talep etti.
“OKULLAR AÇILMALI, ÖĞRETMENLER ATANMALI”
Köy okullarında tahsil gören öğrenci sayısının 3 milyondan fazla olduğunu fakat okulların kapatılması ve taşımalı eğitim sisteminin başlaması nedeniyle öğrenci sayısının 600 bin civarına düştüğünü lisana getiren Dr. Şevkin, “Kapatılan köy okulları daha fazla vakit kaybedilmeden açılmalı, atama bekleyen yüzbinlerce genç öğretmenimiz başta köy okulları olmak üzere eksiği bulunan tüm okullarda misyona başlatılmalıdır” dedi.
MEB’in köy okullarının açılmasını kolaylaştıracak yönetmelik değişikliği yaptığını lakin yıllardan bu yana atıl durumdaki okulların tamirat sürecine ait bir gelişme yaşanmadığını yerinde gören Dr. Şevkin, “MEB, ne yazık ki köy okullarının nasıl açılacağına yönelik bir çalışma yapmıyor. Yeni eğitim-öğretim periyodu açıldı fakat köy okulları hâlâ kapalı. Okullar çürümeye terk edilmiş. Ayrıyeten rastgele bir öğretmen ataması da yok” diye konuştu.
“26 MİLYAR LİRALIK KAYNAK BOŞA GİTTİ”
Taşımalı eğitim sisteminin başlangıcından bu yana yaklaşık 26 milyar liralık kaynak aktarıldığını tabir eden Dr. Şevkin, “Halbuki bu para tüm köy okullarının yine açılması için yeterli olacaktı. Eğitimdeki öğretmen açığımızı da kapatmış olacaktık.
Yüzbinlerce genç öğretmenin atama beklediği bir süreçte okulların kapalı tutulması can yakıyor. Türkiye’nin ileriye taşınması isteniyorsa eğitim-öğretime farklı bir değer verilmeli, kaynak aktarılmalı, öğrencilerin okullarıyla buluşması sağlanmalı, öğretmen açığı giderilmelidir. Türkiye’nin milyarlarca lirayı adeta çöpe atma lüksü yoktur” tabirlerini kullandı.
“EĞİTİME DARBE NİTELİĞİ TAŞIYOR”
Taşımalı eğitim sisteminin Türk eğitim sistemine maddi ve manevi olarak bir darbe niteliği taşıdığını söz eden Dr. Şevkin, “Taşımalı eğitimde uzun seyahat küçük öğrencilerin moral motivasyonunu düşürüyor. Çok erken saatlerde uyanmak zorunda olan çocuklarımız beslenmeden mahrum kalıyor. Ayrıyeten çeşitli tarikatların yurtlarında ya da okullarında eğitim-öğretim görmek zorunda kalıyor.
Özellikle kız çocuklarımız taşımalı eğitim sistemi nedeniyle okullarından oluyor. MEB, işe ciddiyetle eğilmeli, atıl durumdaki okulların yine onarılması için harekete geçmeli ya da yeni okullar yapılması için teşebbüste bulunmalıdır. Yalnızca yönetmeliği değiştirerek, kâğıt üzerinde yazılanlarla eğitim sistemimizi çağdaş bir seviyeye çıkaramayız” diye konuştu.