Bakan Nebati’nin açıklamaları şöyle:
Dünya iktisadının çok zahmetli sürecin içinde olduğunu bilmekte yarar var. 2020 yılında başlayan salgın öngörülme ve dünya içinde yaşayan herkesi ilgilendiren bir krize dönüştü. Wuhan’da hapşuran bir kişi Brüksel’de insanların ölmesine, Londra’da zatürre olmasına, Türkiye’de hastalıklardan ötürü hastanelere gidilmesine gerçek bir öngörülmezlik, tıpkı vakitte globalleşmenin yaşandığı bir devir oldu. 8 milyar insanın yaşadığı tek periyot varsa o da 2020’deki salgındır. Herkes kendisini karanlık bir tünelde gördü. Bu kadar ağır bir şeydi aslında. Son yüzyılın en büyük sorunların yaşandığı bir periyottu. Türkiye’de hem sıhhat sistemine hem de Cumhurbaşkanımıza olan itimat artarak devam etti. Bu şartlardan kurtulunmaya başlandığı devirde Rusya-Ukrayna savaşı başladı. Bu aslında tam tuz biber ekmeydi. Savaşın başlamasıyla birlikte fiyatlarında vahim bir yükselme oldu. Besin fiyatları pik yaptı. Taşıma maliyetleri çok önemli formda kriz oluşturdu. Salgında üretimden kaynaklanan dengesizliklerden ötürü her türlü üretimde sorunlar baş göstermeye başladı. Türkiye bu krizde en çok etkilenenlerin başında geliyor. Yanı başında savaş patlamış. Savaştan evvel dövizle ilgili makro ekonomik göstergelerle bağdaşlaşmayan atağı yaşamış. Dolardaki bu artış Türkiye’de fiyatların önemli formda artmasına neden oldu. Fiyatların yüksekliği vatandaşlar tarafından ne oluyora geldi. Şubat’taki savaş bunun önemli biçimde artmasına, toplumda enflasyonla ilgili beklentilerin atalet oluşturmasına neden oldu.
Aslında savaş olmadığı, her yıl ülkemizde Haziran-Temmuz-Ağustos devrinde besin fiyatlarındaki düşme ülke iktisadına nefes aldırır. Savaş bunu bizi bir 6 ay attırdı. Aralık ayından itibaren belirli noktaya geleceğini söyledim. Yüksek fiyat artışlarının toplumun her ferdi tarafından içselleştirme çok geç oldu. Temmuz-Ağustos ayından itibaren neden oldu. Gurbetçilerimiz haber olarak görüyordu. Gurbetçiler giriş yapmaya başlayınca siz cennette yaşıyorsunuz, Avrupa’da fiyatlar çok yükseliyor telaffuzları artı, Temmuz ayında memur ve taban fiyatta artış yapılmasıyla da Türkiye bir enflasyon sorununu dünya ile birlikte yaşıyor fakat hükümetin salgında olduğu üzere gerekli önlemleri alıyor adımlar atıyor havası oluşmaya başladı.
Türkiye’de 2022 yılı dünya bir yana Türkiye bir yana. Türkiye 2022 yılında tüm makro ekonomik göstergelerde enflasyonu hariç tutuyorum. Enflasyonla ilgili beklentiyi kırdık. 2022 yılında dünyanın her ülkesinde gelişen ve gelişmekte olan ülkelerin tamamında enflasyon kendi çapında yükseldi, makro ekonomik göstergeler bozuldu. Türkiye’de enflasyon hariç makro ekonomik göstergelerde tarihi güzelleşmeler var.