Yasemin Kay Allen Kilyos kıyısında yürüyüş yaptığı sırada kumsalda plastik atıklar ve ölmüş yunus görmüş ve o anları cep telefonu kamerasıyla görüntüleyerek; Etraf ve Şehircilik Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Sarıyer Belediyesini etiketleyip paylaşmıştı. O manzaraların akabinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Sarıyer Belediyesi takımları kumsalı temizledi.
“ATIKLARDAN ÖTÜRÜ CAN KAYBINA ŞAHİT OLDUM”
Konuyla ilgili açıklama yapan Yasemin Allen, Sarıyer Kumköy ile Gümüşdere ortasında yürüdüğü esnada üç atık tipi bulduğunu belirterek, “İki tanesi tıbbi atık denilebilecek cinsten atıklardı ve insan ya da rastgele bir canlıyla temas ettikleri halde hastalık bulaştırabilecek, önemli manada ziyan verebilecek atıklardı. Başka atık çeşidi de paket dolgu materyali. İnce, beyaz ve plastik şeritler. Bir eşyayı kutunun içine koyduğun vakit ziyan görmesin diye içine doldurduğun plastik ince materyal. Bunlardan kilometrelerce vardı. Dalgalarla kıyıya çarptıkları çok muhakkaktı. Yürüyüşüme devam ettiğimde de bunları yemekten ötürü ölmüş olduğu çok aşikâr olan bir yunus yavrusu buldum. Vücudunun çürüme durumundan ötürü içi görünüyordu hayvanın ve içinde plastik atıklar vardı. Münasebetiyle bunları yiyip bundan ötürü ölüp karaya çarptığı çok muhakkak. Atıklardan ötürü bir can kaybına şahit oldum. Bu bir çocuğun başına ne vakit gelecek diye sormaya başladım. Merak ediyorum. Bunun sorumlusu kim? Hangi firmalar? Şayet bugün yarın bir çocuk ya da bir insan şırıngaya basabilir. Zira iki tane medikal şırınga buldum. Başka şırınga su doluydu, yani denizden geldiler” sözlerini kullandı.
“BU CAN GÜVENLİĞİ MESELESİ”
Ünlü oyuncu, “Hastanelerden tıbbi atık Karadeniz’e mi atılıyor sorusu belirdi başımda. Bir öteki bulduğum klâsik Çin ilacı paketiydi. Bunlar devrilen bir konteynerden çıktıysa, bu tıbbi atık konteynırı mıydı? Hangi geminindi? Hangi firmanın ismi? Ben bu türlü sorular soracağım ve bilmek istiyorum yanıtını. Herkesin de bilme hakkı olduğunu düşünüyorum. Zira bu bir can güvenliği problemidir. Sular pis mi? Sularda hastalık var mı? Ben rahat rahat gözlerimi kapatıp, yüzebilecek miyim? Ayağıma bir şey batacak mı? Yoksa artık ben oraya gitmemeli miyim? Arkadaşlarıma önermemeli miyim? Başımda bu kanılar beliriyor. Ben de durumun ne kadar vahim olduğunu anlamadan dün suda yüzdüm. Endişeleniyorum ‘İnşallah bir şey olmaz’ diye. Bir şey olacağını da düşünmüyorum açıkçası lakin çok çok dikkatli olmak lazım. Artık bir grup gitmiş, orayı temizlemiş. Ellerine sıhhat çok teşekkür ederim. Bu bir kezle, o plastikleri toparlamakla olacak bir şey değil. Suyun kirliliği ve şırıngalar çok değerli. Bunlar nereden geldi? Bunların devamı gelecek mi? Karadeniz’de bir tıbbi atık sorunu mi var? Sorularını sormak istiyorum” tabirlerini kullandı.
