LfV’dan yapılan açıklamada, kapalı evrakların “yasa dışı bir biçimde diğerlerine verilmesinden ötürü kimliği bilinmeyen bireyler hakkında hata duyurusunda” bulunulduğu belirtildi.
Olayla ilgili soruşturmanın Hessen Eyalet Kriminal Dairesince yapılacağı aktarılan açıklamada, cürüm duyurusunun evrakların yayımlanmasıyla değil, yasa dışı bir biçimde diğerlerine verilmesiyle ilgili olduğu vurgulandı.
Dosyaların Hessen Eyalet Meclisi’nde kurulan ve NSU terör örgütünün faaliyetlerini araştıran iki araştırma kuruluna eksiksiz olarak sunulduğuna işaret edilen açıklamada, Hessen Eyalet Meclisi Anayasayı Müdafaa Teşkilatı Denetim Kurulu üyesi milletvekillerinin bu dokümanlara her vakit erişebildiği, ayrıyeten dokümanların Federal Kriminal Dairesine, Federal Başsavcılığına ve Hessen Eyaleti Kriminal Dairesine de verildiği belirtildi.
Dosyaları ifşa eden “bilgi özgürlüğü portalı FragDenStaat” ile Alman İkinci Televizyon Kanalı ZDF’de yayımlanan “ZDF Magazine Royale” programının değerlendirmesinde, “Raporda NSU ile ilgili açık olan soruların yanıtlarını, olayın örtbas edilmesine ait ispatları yahut cinayetlerde Anayasa Muhafaza Teşkilatının rolü olduğuna dair kanıt bulmayı umut eden herkes hayal kırıklığına uğrar.” tabiri kullanıldı.
Değerlendirmede, raporda çok sağla ilgili 201 belgenin eksik olduğunun yer aldığına da dikkati çekildi.
“FragDenStaat” ile “ZDF Magazine Royale” programı tarafından 28 Ekim akşamı kamuoyuyla paylaşılan ve ekleriyle birlikte 173 sayfadan oluşan rapor, Hessen Eyaleti Anayasayı Müdafaa Teşkilatında (LfV) 2012’deki belgelerin incelenmesine ait sonuç raporu” başlığını ve 20 Kasım 2014 tarihini taşıyor.
“NSU dosyaları” olarak isimlendirilen rapor için güvenlik kurumlarının çalışma idarelerinin korunması münasebet gösterilerek 120 yıl saklılık kararı alınmış, daha sonra bu müddet 30 yıla düşürülmüştü.
NSU’NUN GEÇMİŞİ
Almanya’da 2000-2007’de 8’i Türk 10 kişiyi öldüren, en az iki bombalı hücum düzenleyen ve 15 banka soygunu gerçekleştiren NSU terör örgütü üyelerinin varlığı ve cinayetlerdeki rolü, 4 Kasım 2011’de tesadüf sonucu ortaya çıkmıştı.
Neonazi terör örgütünün, uzun yıllar boyunca Alman güvenlik ünitelerince tespit edilememiş olması, NSU üyelerinin geçmişte kimi istihbarat muhbirleriyle münasebet kurduklarının ortaya çıkması, Almanya’da büyük tartışmalara yol açmıştı.
Almanya iç istihbarat servisi Anayasayı Muhafaza Teşkilatında çok sağcı kümelere ve kullanılan muhbirlere ait birtakım dokümanların 4 Kasım 2011’den birkaç gün sonra imha edilmesi de büyük kuşku yaratmıştı.
NSU üyelerinden Uwe Böhnhard ve Uwe Mundlos, 4 Kasım 2011’de bir banka soygununun akabinde saklandıkları karavanda meyyit bulunmuş, intihar ettikleri öne sürülmüştü.
YARGI SÜRECİ
Münih Yüksek Eyalet Mahkemesinde 2013’te başlayan NSU terör örgütü davasında karar 11 Temmuz 2018’de açıklanmış, baş sanık Beate Zschaepe ömür uzunluğu mahpusa çarptırılmış, örgüte yardım ve yataklık yapan 4 sanık da 2,5 ile 10 yıl ortasında mahpus cezası almıştı.
NSU terör örgütünü ve karanlık temaslarını aydınlatmak için Federal Meclis’te ve birçok eyalet meclisinde araştırma komiteleri kurulmuş lakin var olan kuşkular burada yapılan araştırmalarla da giderilmemişti.