‘The Dreamcatcher’ isimli bestesi ile 2021 yılında İngiltere’de düzenlenen, internet üzerinden katıldığı yarışta Onur Mansiyonu Ödülü’nü kazanan 16 yaşındaki kemancı Hüma Betül Bilgetecan, beste çalışmalarına sürat verdi.
Müzik eğitimine 7 yaşındayken Milletlerarası Vladimir Spivakov Sanat Vakfı Türkiye Temsilcisi piyanist Amine Aygistova’dan aldığı piyano dersleriyle başlayan Hüma Betül Bilgetecan, 10 yaşında Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuarı Keman kısmını kazandı. Bilgetecan, 2016 yılında Anadolu Üniversitesi Çocuk Korosu’na seçilerek, yurt içinde çeşitli konserlere katılmaya başladı. 2020 yılında Bakü Kainat Müzik Akademisince düzenlenen 9’uncu Memleketler arası İslam Dünyası Genç Klasik Müzik Yorumcuları Yarışması’nda 15 yaş altı kategorisinde dünya 2’incisi oldu. 2021 yılında İngiltere’de düzenlenen Medici International Music Competition yarışına katılan Bilgetecan, ‘The Dreamcatcher’ isimli bestesi ile Onur Mansiyonu Ödülü’nü kazandı.
‘ÖĞRETMENİN RİTİM KULAĞIM OLDUĞUNU SÖYLEDİ’
Müzik eğitimine Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Müzik kısmı hekim öğretim üyesi Zenfira Zohrabbayova ile devam eden Hüma Betül Bilgetecan, kendi yaptığı bestesiyle katıldığı yarıştan ödül kazandığını belirterek, Müziğe piyano eğitimi ile başladım. Ondan sonra konservatuvara girdim ve keman kısmına seçildim. Birtakım ünlülerin birkaç konserine gitmiştim. Müziği aslında seviyordum. İlkokulda tiyatro gösterimizde bir öğretmen benim ritim kulağım olduğunu söyledi. O öğretmenden piyano dersleri almaya başladım. Onun tavsiyesi ile konservatuvar imtihanına girdim ve kazandım. Daha sonra devamı geldi. Karantina devrinde internet üzerinden İngiltereden bana beste yarışı için ulaştılar. Zati benim de elimde olan kimi modüllerim vardı. Onlardan seçtim ve geliştirdim, sonra müsabakaya gönderdim. Başarılı olduğumda çok sevindim. Tekrar Azerbaycanda online yapılan bir keman yarışına katılmıştım. 13 ülkenin katıldığı bir müsabakaydı. Onda da kemanda dünya ikincisi oldum. İngilterede yapılan yarış da kendi bestemdi, Azerbaycanda kendi bestem değildi” dedi.
‘BESTE YAPMAYA DEVAM EDECEĞİM’
Hala beste çalışmalarına devam ettiğini belirten Bilgetecan, “Maksim Vengerovu çok seviyorum. Onu dinlemeyi, keman çalışını çok seviyorum. Tıpkı vakitte Cihat Taşkının derslerine, master classlarına katıldım. Onun da çalışını çok seviyorum. Hala beste çalışmaya devam ediyorum. Aklıma geldikçe yazıyorum. Müziği çocuklara tanıtmak istiyorum. Müzik çok hoş bir şey. Onların da öğrenmesini, hissetmesini istiyorum. Beste yapmaya devam edeceğim. Tahminen eğitimime lisans düzeyinde yurt dışında devam ederim. Bana müziği öğreten herkese çok teşekkür ederim. Aileme de bana takviye oldukları için çok teşekkür ediyorum dedi.
Müzik eğitmeni Zenfira Zohrabbayova da Hüma ile birlikte çalışıyoruz. Bilgimi onunla paylaşıyorum. Hümayı çok seviyorum. Büyüdüğünde bilgisinin çok olmasını istiyorum. Birinci geldiğinde bir yıl boyunca benim yüksek lisans yapan öğrencimden eğitim aldı. Daha sonra onunla öğrencilerimizi değiştik, Hüma ile çalışmaya başladım. Çok çalışkan bir çocuk olduğunu gördüm. Birtakım yanılgıları vardı, yavaş yavaş düzeldi. Bestelemeyi kendisi seçti. Bir gün, Ben bir şey besteledim, dinler misiniz? dedi. Sonra birlikte onu düzenledik diye konuştu.
‘ULUSLARARASI MUVAFFAKİYETLERİ HEPİMİZİ GURURLANDIRIYOR’
Kızlarının başarılarıyla her vakit gurur duyduklarını tabir eden Hüma’nın annesi Mahizer Bilgetecan da Küçük yaşlardan beri Hüma’nın müziğe yeteneğini gördük ve destekledik. Çocuğun yeteneği, aile ve âlâ hoca bir ortaya gelince muvaffakiyet geliyor. O mevzuda Hüma bizim emeklerimizi boşa çıkarmadı. Ona teşekkür ediyorum. Yarışlardan aldığı derecelerden çok gurur duyduk. Bu memleketler arası muvaffakiyetleri hepimizi çok keyifli ediyor, gururlandırıyor. Hüma çok duygusal bir çocuk. Bunu da sanat ile açığa çıkarması, kendini o taraftan söz edebilmesi onun çok hoş bir istikameti dedi. (DHA)