İzmir Valiliği, 40 yıldır hizmet veren Balçova Aqua Park’ı kapatarak, mülkiyeti kendisine ilişkin olan su parkının yerine beş yıldızlı termal otel inşa edileceğini açıkladı. Vatandaşlar tesisin faaliyetlerinin durdurulmasına reaksiyon gösterdi, valiyi eleştirdi. Balçova Aqua Park, 40 bin metrekarelik alan üzerinde yer alıyor. 1982 yılında bölgenin birinci su parkı olarak hizmete giren tesis, orman kenarında ve termal oteller ortasında bulunuyor.
Jeotermal kaynağı, üç adet yarı olimpik yüzme havuzu, 22 kaydırağı, büfe ve kafeteryası olan su parkı, başta İzmirliler olmak üzere yöre halkına uzun yıllardır hizmet veriyordu. Balçova Aqua City’de 32 daimi, 110 dönemlik olmak üzere 142 işçi istihdam ediliyordu. Su parkının faaliyeti 31 Ağustos günü saat 18:00 itibariyle durduruldu.
360 ODALI TERMAL OTEL YAPILACAK
Su parkının yıkılarak, yerine beş yıldızlı bir otel yapılmasının planlandığı öğrenildi. İzmir Valiliği’nin SÖZCÜ’ye yaptığı yazılı açıklamada, “Tesis, geçen müddet içerisinde ekonomik ömrünü tamamlamış, hemşehrilerimize layıkıyla hizmet veremez hale gelmiştir. Tesisin bulunduğu alanda İzmir’e ve İzmirliler’e yakışan 360 odalı, 5 yıldızlı termal otel inşa edilecektir” denildi.
İŞÇİLERE TAZMİNATLARI ÖDENECEK
Valilik, işlerini kaybeden işçi için de şu açıklamayı iletti: “Gelinen noktada i,ş akitleri feshedilen emekçilerin tüm yasal hakları korunacak ve tazminatları ödenecektir. Öte yandan, mevzuat çerçevesinde, kelam konusu emekçilere İŞKUR aracılığıyla iş edinmeleri noktasında yardımcı olunacaktır.”
VATANDAŞLAR TESİSİN YENİLENEREK AÇILMASINI İSTEDİ
Yıllardır su parkının üyesi olan vatandaşlar ise tesisin kapatılmasını ıstırapla karşıladı, reaksiyon gösterdi. Su parkının yenilenerek tekrar açılmasını isteyen yurttaşlar, his ve kanılarını anlattı.
SELAHATTİN YEŞİLTAŞ: Açıldığı günden bu yana buranın abonesiyim. Kahvehaneye gitmiyorum, her gün buraya geliyorum. Şu anda çok üzgünüz. Bütün aboneler üzgün.
SİBEL YILMAZ: Buraya 10 yıldır üyeyim. Ben kızımı burada büyüttüm. Artık kendimi avutuyorum. Nitekim çok hoş bir yer. Ben burayı cennet bahçesi olarak değerlendiriyorum. Taş yığınlarının ortasından buraya geliyoruz; bir yanımız orman, bir yanımız masmavi havuzlar… Hakikaten bu kadar hoş bir yerin bu halde harcanması çok yanlış. Ben buranın kapanmasını katiyetle hazmedemiyorum. Çok üzülüyorum. Umarım bu yanlışı düzeltirler.
İSMAİL AK: Sıhhatimi korumak için başlattığım üyeliğimi yıllardır devam ettiriyorum. Tüm ailemle birlikte bu tesise üyeyim. İzmir’de emsali bulunmayan bir tesis. Valilik eliyle yıkılacak olması kabul edilebilir bir durum değil. Biz yetkililerimizden bu tesisin işlemesinin devam ettirilmesini, gerekli tadilatlarla İzmir halkında hizmet vermeye devam ettirilmesini talep ediyoruz ve rica ediyoruz.
MURAT UĞURTAŞ: Ben buraya 8 yıldır üyeyim. Benim oğlum otistik. Hocaya gittim, büyücüye gittim, doktora gittim ancak tedaviyi ben burada gördüm.
GÜLSÜM ÇALIM: Beyin kanaması geçirdim ve sol tarafım tutmaz oldu. Bana hekimlerim spor yapmamı önerdi. “Ben yüzüyorum” dedim. Hekim, “Harika, devam et” dedi. Buraya geldim, 6 ay sürmedi, düzeldim, ayaklandım, sıhhatime kavuştum. Lakin artık meskende oturursam daha beter olurum, kilitlenir her tarafım. Burası kapanmasın. Benim sıhhatimi elimden almasınlar. Ben 73 yaşında bir bayanım. Nereye gidebilirim? Yazlığım da yok onlar üzere. Tek lüksümüz bu.
HABİBE KOZULU: Eskişehir’den her sene sistemli olarak geliyorum. İki kız çocuğum var. Bu gelişimde şok yaşadım. Çoluğum çocuğum ağlıyor. Onlara mantıklı bir açıklama yapamıyorum zira mantıklı bir açıklama alamıyorum. Zira sayın valimiz bu türlü uygun görmüş. Yetkililerden kendilerini değil de seçim vakti kapı kapı dolaştıkları halkını düşünmelerini istiyoruz.
AYLİZ ELİF AK: Biz burayı kendi konutumuz üzere görüyoruz. Bu hiç hakikat bir karar değil. Buranın kapanması benim için travma olacak. Zira çocukluğumdan beri yaşadığım bütün anılarım hüzünlü bir yola gerçek gidiyor. Bence kapatılması çok yanlış bir karar.
SELMA KAYA: O kadar hoştu ki… Yıkılacağına inanamıyorum, kabullenemiyorum. Bu kadar insan buradan ekmek yiyordu. Hepsi açıkta kalacak. Yazık değil mi bu insanlara?