“Türkiye’de Gıda Güvenliği ve Tarım” konulu toplantıya katılan Dünya Gazetesi yazarı Ali Ekber Yıldırım, “Zengin toprakların fakir insanı olmayı hak etmiyoruz. Potansiyelimiz var ama değerlendiremiyoruz” dedi.
BURSA (İGFA)- Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (BUSİAD), “Türkiye’de Gıda Güvenliği ve Tarım” konulu Çekirge Toplantısı, gerçekleştirdi.
BUSİAD Evi bahçesinde gerçekleştirilen toplantının açılışında konuşan BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Küçükkayalar, Bursa’nın Türkiye’nin üretim üssü olduğuna vurgu yapılarak, “Sadece sanayide değil, başta meyvecilik ve süt üretimi olmak üzere tarımda da. Tarım, turizm ve sanayinin birbirini engellemeden, sınırları, içerikleri belli ve tüm paydaşlarca kabul görmüş prensiplerle uyum içinde yaşamasını istiyoruz. Derdimiz üretim. Ama katma değeri yüksek verimli üretim. Hem tarımda hem turizmde hem de sanayide” dedi.
Küçükkayaların ardından konuşan BUSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Yasemin Uyar Duman, Gıda ve Tarım Uzmanlık Grubu’nun raporu hakkında bilgiler vererek, raporda dile getirdikleri çözüm önerileri içinde, insana ilişkin olanların en önemlileri olduğunu düşündüğnü kaydetti.
Türkiye’nin tarımsal verilerini paylaşarak başlayan Dünya Gazetesi yazarı Ali Ekber Yıldırım ise, tarımın bu topraklarda başladığını kaydederek ,”Kuru meyve, yaş sebze ve meyvede kendimize yetenden fazlasını üretiyoruz. Problem yağlı tohumlarda. Ayçiçeğinin yüzde 64’ünü karşılayabiliyoruz. Hayvan yeminde çok kullanılan soyanın sadece yüzde 5’ini karşılayabiliyoruz” dedi.
Tarımın savunma sanayi kadar önemli olmasına rağmen tam desteklenmediğini öne süren Yıldırım, “Tarım yıllarca ekonominin üzerinde yük olarak görüldü. Hem sanayileşebiliriz hem tarımı kalkındırabiliriz. Rusya’dan hem buğday alıyoruz, hem S-400 alıyoruz” yorumunda bulundu.
Dünyada gıda kıtlığı söylemlerine ilişkin olarak da bilgiler veren Yıldırım, “Buğday bir silah olarak kullanılıyor. Paranız olsa da alamıyorsunuz. Üretimle ilgili dünyada büyük bir düşüş yok. Ama Çin çok büyük bir stok yaptı. Üretici ülkeler satmıyor. 287 milyon tok stok var ve bunun yarısı Çin’de. Buğday üretiminin yüzde 60’ını dört ülke yapıyor. Başka ürünlerde de öyle. Bu ülkeler satmıyorum deyince kriz çıkıyor” dedi.
Konuşmasının bir bölümünü de Bursa’ya ayıran Yıldırım, Bursa’nın meyveciliğin merkezi olduğunu ifade etti. “Bursa’dan olmasa da şeftali hala Bursa şeftalisi olarak satılır” diyen Yıldırım, “Siyah incir marka olacak düzeyde. Bursa dünyanın yaşadığı bir ikilemi yaşıyor. Sanayi ama nereye kadar? Tarım ama nereye kadar? Turizm ama nereye kadar? BUSİAD bunu çok iyi formülize etmiş. Potansiyelimiz var ama tarımda markamız yok” diye konuştu.
Yıldırım, öneriler bölümünde ise “Zengin toprakların fakir insanı olmayı hak etmiyoruz. Potansiyelimiz var ama değerlendiremiyoruz. Üretim seferberliğine ihtiyacımız var. Havza bazında üretim planlamasına ihtiyaç var. 2005 yılında tarbil diye bir proje gerçekleştirdi bakanlık. Dünyaya örnek olacak nitelikteydi. Ancak rafa kalktı. Gençlerde tarıma ilgi var. Envanter konusu çok önemli” dedi.
Konuşmasının ardından soruları da yanıtlayan Yıldırım’a, BUSİAD Başkanı Küçükkayalar, Derviş Kahve Fincanı hediye etti.