Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Ankara’nın Gölbaşı ilçesindeki Mogan Mesleksel ve Teknik Anadolu Lisesi Uygulama Oteli’nde düzenlenen Mesleksel ve Teknik Eğitim Kıymetlendirme Toplantısı’na katıldı. Buradaki konuşmasında mesleksel eğitimin dünya üzerinde genel olarak kahır yaşanan bir eğitim basamağı olduğuna değinen Bakan Özer, üretim kapasitesinin artırılmasıyla mesleksel eğitim kalitesinin de yükseldiğini belirtti.
“ÖĞRETMENLER VE ÖĞRENCİLER 2021 YILINDA MİLYON LİRAYA YAKIN KATKI ALDI”
Bakan Özer, şöyle devam etti:
“Öğretmen ve öğrencilerimiz üretime yapmış olduğu katkılar ölçüsünde hisselerini aldılar. Öğrencilerimiz 3308 sayılı Mesleksel Eğitim Kanunu’na nazaran üretime yaptıkları katkılardan taban fiyat kadar, öğretmenler ise iki taban fiyat kadar hisse alabiliyorlar. Geçen sene öğrencilerimize 50 milyon liraya yakın hisse dağıttık. Öğrencimiz okurken, eğitim alırken bir yandan da para kazanmaya başladı. Öğretmenlerimiz yaklaşık 110 milyon liraya yakın döner sermaye çerçevesinde katkı aldılar.”
Korona virüs pandemisi sürecinde meslek liselerinin maske, dezenfektan, tulum üzere pek çok üretim yaptığını, bunun dünya özerinde örnek biçimde gösterilebileceğini söyleyen Bakan Özer, meslek liselerinin topluma yönelik hizmetleri sonrası görünürlüğünün arttığını anlattı.
“AŞKLA ÇALIŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Milli Eğitim Bakanlığının 2022 yılında fikri mülkiyette 7 bin 500 eserde tescil almayı hedeflendiğini, bu sayının gayenin üzerine çıkarak 7 bin 700’e ulaştığı kaydeden Özer, “İnanılırsa, samimi bir formda sıkıntıya odaklanılırsa çok kısa müddette nereden nerelere gelinebileceğinin en somut örneğini mesleksel eğitimde yaşanan öyküler oluşturuyor. İnşallah sizlerle birlikte mesleksel eğitimde yeni öyküler yazacağız. Bunun memleketimiz için ne kadar kritik olduğunu biliyoruz. Tüm dahili ve harici bedbahtlara karşın, dün eğitim sisteminde meseleleri açanların bugün kenara çekilip akıl vermelerine gereksinimimiz yok. Biz bu ülkeyi biliyoruz, bu ülkeye kimlerin neler yaptığını da biliyoruz. Fakat biz devletimiz, milletimiz için aşkla çalıştık, aşkla çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
Mesleki eğitim merkezlerini tanıtmak için Ulusal Eğitim Bakanlığı olarak büyük bir uğraşla çalıştıklarını kaydeden Özer, sanayicilerin hala mesleksel eğitim merkezlerinden haberinin olmadığını lisana getirdi.
“ÇIRAK VE KALFA SAYISINDA YOL SONUNDA BİR MİLYONU AŞACAĞIZ”
Çırak ve kalfa sayısında yıl sonu maksadının bir milyon olduğuna dikkati çeken Ulusal Eğitim Bakanı Özer, “Aralık 2021’de Türkiye’deki mesleksel eğitim merkezlerindeki çırak ve kalfa sayısı 159 bin. Gaye olarak bir milyon maksada ulaşacağız dedim. Kimse bir milyon olabileceğine inanmadı. Hayalleriniz olmazsa hiçbir adım atamazsınız. 10 ay üzere kısa bir müddette bugün itibariyle 593 bin çırağa ulaştık. 1 Eylül’e kadar bu sayısı 700 bine ulaştıracağız. Yıl sonuna kadar inşallah bir milyonu 1’de olsa aşacağız. Ulusal Eğitim Bakanlığı amaç koyduğu vakit bu gayeye nasıl ulaşabileceğini tüm topluma göstereceğiz. Bir milyon çırak ve kalfanın tüm bölümlerde faal olarak eğitim aldığını düşünün” diye konuştu.
OCED Genel Sekreteri Mathias Cormann’ın haziran ayında kendisine Türkiye’nin eğitimdeki ataklarını övdüğünü hatırlatan Bakan Özer, “Bizim Türkiye’de son 20 yılda yapmış olduğumuz eğitimdeki hoş atılımlar Paris’ten görünüyor ancak Türkiye’deki kimi bireyler tarafından görülemiyor” diyerek sitemde bulundu.
“İSTANBUL’DA TÜM OECD ÜLKELERİNİN İŞTİRAKİYLE MESLEKSEL EĞİTİM TEPESİ OLACAK”
Gelecek aylarda OCED ülkelerinin iştirakiyle İstanbul’da mesleksel eğitim doruğu yapılacağı bilgisini paylaşan Bakan Özer, şu sözlere yer verdi:
“Ya ekim ya da kasım ayı içerisinde, şu anda süreç devam ediyor. İstanbul’da tüm OECD ülkelerinin katımıyla mesleksel eğitim doruğu olacak ve konut sahipliğini Türkiye yapacak. İnşallah o dorukta birlikte olacağız. İşte bugünkü kıymetlendirme toplantısı, aslında onun ön hazırlığı. Hem mevcut yapılanların kayda geçirilmesi hem de nasıl yeni açılımlarla o dorukta öteki ülkelere neler yapabilecekleriyle ilgili yol gösterme, rehberlik yapma manasında da kıymetli bir kıymetlendirme toplantısı olacaktır. Türkiye, birilerin akıl verdiği ülkeden tecrübelerini, kazanımlarını öbür OECD ülkelerine anlatan ülke pozisyonuna gelmiştir. Bu nitekim kıvanç duyulacak bir muvaffakiyet kıssasıdır.”