The Guardian gazetesi, seyahat sırasında namaz molası vermek isteyen bir yolcuya toplumsal medyada laiklik vurgulu bir karşılık vermesiyle gündem olan Öz Erciş Seyahat’le ilgili bir haber yayınladı. Haberde, “Otobüs sürücüsünün bir yolcunun namaz kılabilmesi için durma konusundaki isteksizliği, çoğunluğu Müslüman olan ülkede laiklik konusunda yeni bir tartışmanın ateşlenmesine neden oldu” yorumu yapıldı.
“Türkiye’de laiklik tartışması yine alevlendi” başlığı atılan haberde, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan periyodunda bu unsurun erozyona uğramasına karşın, çoğunluğu Müslüman fakat laik bir geleneğe sahip ülkede uzun müddettir devam eden tartışmanın son örneği” tabirleri kullanıldı.
The Guardian gazetesi yayınladığı haberde, “Otobüs sürücüsünün bir yolcunun namaz kılabilmesi için durma konusundaki isteksizliği, çoğunluğu Müslüman olan ülkede laiklik konusunda yeni bir tartışmanın ateşlenmesine neden oldu” yorumunu yaptı.
Haberde olayla ilgili ayrıntılar paylaşılırken firmanın avukatı Tuncay Keserci’nin, “Sanki insanları namaz kılmaktan alıkoyuyormuşuz üzere bir linç kampanyasının kurbanlarıyız. Laiklik dindar olmadığımız manasına gelmez. Laiklik Müslümanları da korur” tabirlerine de yer verildi.
Ne olmuştu?
Abdullah Gündüz isimli bir kişi toplumsal medya hesabından yaptığı paylaşımda, seyahat ettiği otobüs firması Öz Erciş’in kendisine namaz molası için müsaade vermediğini argüman etti. Gündüz “65 DH 854 plakalı ‘Öz Erciş Seyahat’ isimli seyahat firması öğlen ve akşam namazları için 3 dk mola talep etmeme karşın inatla mola veremeyeceğini, namazı sonra kılabileceğimi ve bu ricamı tüm yolcuların hakkına girmek olduğunu tez ederek talebimi reddetmiştir” sözlerini kullandı.
Firmanın açıklaması olduğu öne sürülen metinde anayasa ve laiklik vurgusu yapılarak şu sözler yer aldı:
“Otobüs üzere toplu taşıma araçlarının evvelce belirlenen güzergahlar ve bu güzergahlar üzerinde bulunan mola yerleri dışında, hayati tehlike arz edecek durumlar hariç olmak üzere durması, şahsen toplu taşıma sisteminin bu niteliğinden ötürü emele uygun değildir. Anayasanın 2.maddesinde Türkiye Cumhuriyet, demokratik ,laik ve toplumsal bir hukuk devleti olarak tanımlanmıştır. Anayasanın 14.maddesine nazaran, anayasada tarifli hakların hiçbiri, bilhassa demokratik ve laik anlayışı ortadan kaldırma emeliyle kullanılamaz.
Anayasanın 23.maddesi “yerleşme ve seyahat hürriyeti”ni ve 24.maddesi “din ve vicdan hürriyeti”ni teminat altına almıştır.
Buradan hareketle müvekkil şirketin ,sadece bir yahut bir kaç yolcu ibadet edecek diye, ibadet etmeyen ve öngörülen vakitte varmak istediği notkaya ulaşmak isteyen başka yolcuların ,bahsi geçen anayasal haklarını görmezden gelmesi şirket siyasetimiz nedeniyle mümkün değildir.
Tüm yolcuların bu prensiplere hürmet duymasını beklediğimizi kamuoyuna hürmet ile duyururuz.” (HABER MERKEZİ)