İSTANBUL (İGFA) – Pekala bulaşık makinesi deterjanları bağışıklık sistemini nasıl etkiliyor? Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Üyesi Dr. Özge Atay, “İsviçre’de yapılan bir araştırmada bulaşık makinası deterjanlarında bulunan kimyasal hususların bağışıklık sistemimize olan tesirleri incelendi ve parlatıcılardaki alkol etoksilatlar, şayet yeteri kadar durulanmadan bağırsaklara ulaşırsa, bağışıklık sisteminde değerli sıkıntılara yol açacağını gösterdi. Bu hastalıklar ortasında inflamatuvar bağırsak hastalıkları, sindirim sıkıntıları, metabolik sendrom, obezite, alerjik hastalıklar ve hatta kanser bile yer alıyor” dedi.
Bulaşıkları temizlemek için kullandığımız bulaşık makineleri uzun yıllardan beri konutlarda, yemekhanelerde, kafe ve restoranlarda sanayi ve mesken tipi olmak üzere sıkça kullanılıyor ve kuşkusuz ki hayatımızı epey kolaylaştırıyor. Fakat bulaşık makinasında kullanılan deterjan ve parlatıcıların sıhhatimize ziyanlarının son devirde sıkça gündeme gelmesi nedeniyle akıllarda oluşan soru işaretleri uzmanları da harekete geçirdi. Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Üyesi Dr. Özge Atay, bağırsakların bağışıklık sistemimizdeki değerinin açıklanmasıyla birlikte birçok müzmin hastalığın bağırsaklardaki küçük çatlakların ortasından giren ziyanlı kimyasal hususlarla bağlantılı olmasının gözleri bulaşık makinası deterjanlarına çevirdiğini söyleyerek ikazlarda bulundu.
“Deterjan kalıntıları, virüs ve bakterilerin bedene girmesini önleyen epitel hücrelerinde hasar oluşturuyor”
Epitel bariyer hipotezi ile bilim dünyasında büyük çığır açan Türk Bilim İnsanı Prof. Dr. Cezmi Akdiş ve arkadaşlarının İsviçre’de yaptıkları araştırmaya değinen Atay, bulaşık makinası deterjanlarında bulunan kimyasal hususların bağışıklık sistemimize olan tesirlerinin incelendiğini söyledi.Parlatıcılarda bulunan alkol etoksilatların yeteri kadar durulanmadan bağırsaklara ulaşması durumunda, bağışıklık sisteminde kıymetli meselelere yol açacağını gösterdiklerini söz eden Atay, “Deterjan ve parlatıcı kalıntılarının kuruduktan sonra büsbütün çıkarılmaması halinde bulaşıkların yüzeyinde kalabileceği ve bunların insanlarda kolitis ülseroza üzere inflamatuvar bağırsak hastalıklarına, metabolik sendroma, obeziteye, alerjik hastalıklara ve hatta kanser gelişimine yol açabileceğini, en kıymetlisi ekosisteme ziyan verebileceğini ortaya koydular. Ayrıyeten deterjan yahut parlatıcı kalıntılarının bilhassa hami bariyer misyonu yapan, virüs ve bakterilerin bedene girmesini önleyen epitel hücrelerinde hasar oluşturarak farklı sistem hastalıklarına neden olduğu da raporlandı” diye konuştu.
“Özellikle sindirim sistemini olumsuz etkiliyor”
Bulaşık deterjanlarının ziyanlı tesirlerinin laboratuvar şartlarında değerlendirildiğini anlatan Özge Atay, çalışmanın sonucu olarak bariyer bütünlüğünü bozan hatalı bileşenin alkol etoksilatların olduğunu ve bu unsurun deterjanlar ve bilhassa parlatıcılarda yaygın olarak kullanılan iyonik olmayan bir yüzey faal husus olduğunu söyledi. Lakin sitrik asit ve sodyum kümensülfonat üzere başka bileşenlerin epitel hücrelerinin bariyer bütünlüğünü etkilemediğini belirten Atay, alkol etoksilat için müsaade verilen oranın farklı olması durumunda bu hususun birçok gen ve protein hasarına neden olduğu, bilhassa sindirim sistemini etkilediğini söyledi.
“Kimyasallar, insan sıhhatine uygun formda düzenlenmeli”
Parlatıcı ve deterjanların içeriğinde bulunan kimyasalların insan sıhhatine uygun formda düzenlenmesi ve yetkili kurumlar tarafından denetlenmesinin kıymetli olduğunun altını çizen Atay, “Özellikle kişisel kullanımlarda, ek durulamalarla muhtemel deterjan ve parlatıcı kalıntılarının minimuma indirilmesi, makinelerin kullanım kılavuzuna uygun kullanılması ve deterjan kalıntılarından arındırmak için makinelerin makul aralıklarla temizlenmesi ve doğal eserlerin tercih edilmesi yararlı olacaktır” diyerek kelamlarını tamamladı.