Dünya Kitle Bağlantısı Araştırma Vakfı tarafından düzenlenen 33’üncü Ankara Sinema Şenliği, dün akşam MEB Şura Salonu’nda düzenlenen açılış merasimiyle başladı. 11 Kasım’a kadar devam edecek olan şenlikte sinemalar, Kızılay Büyülü Fener Sineması’nın seyirci kapasitesi en yüksek salonları olan 1,2 ve 3 numaralı salonlarında izleyicilerle buluşacak.
Festival Lideri İnci Demirkol’la 33’üncü Ankara Sinema Şenliği’ni konuştuk.
Ankara Sinema Şenliği birinci olarak nasıl ortaya çıktı? Şenliğin hedeflerinden kelam edebilir misiniz?
Ankara Sinema Şenliği, birinci kere 1988 yılında Ankara Sinema Şenliği ismiyle gerçekleştirildi. O güne kadar Ankara’da sinema ile ilgili bu büyüklükte bir tertip düzenlenmemişti. Başşehrin birinci sinema şenliği, Mahmut Tali Öngören ve Aziz Nesin’in önderliğinde Bilim ve Sanat, Bilar A.Ş. ve Mülkiyeliler Birliği’nin iştirakinde hayata geçirildi.
İnci Demirkol Ankara Sinema Şenliği, başlangıcından itibaren Ulusal Sinema’nın gelecek jenerasyonlarına yatırım yapmıştır. Öncelikli amacı Türkiye Sineması’nın geleceğini şekillendirecek yeni isimleri keşfetmek ve desteklemektir. Bu kapsamda nitelikli heyetlerle uzun, kısa, belgesel sinemalara; deneyselden animasyona uzanan sayısız yerli imali değerlendirmiştir. Dünya Seçkisi yanında kısa sinemaları ihmal etmemiş, izleyicisini her yıl sayısız milletlerarası sinema ve sanatkarla buluşturmuştur. Şenlik çerçevesinde tarihten toplumbilime, bayan meselelerinden bölüm sıkıntılarına kadar uzanan çeşitli alanlarda panel, çalıştay, konferanslar düzenlenmiş, teorik, akademik ve pratik katkı sağlamıştır. Gerçekleştirilen farklı atölyeler ile amaçlanansa sırf pratik tecrübe sağlamak değildir. Çocuklardan gençlere hatta emeklilere kadar uzanan farklı yaş kümeleri için sanatı ulaşılabilir kılmıştır. Şenliğin her yılı sanatkarlarla halkı buluşturarak, kente yayılan bir sinerji yaratmıştır.
‘BU YILIN SİNEMALARINDA ADALET DUYGUSU VE EKSİKLİĞİ ÖNE ÇIKIYOR’
Festivalin bir teması var mı? Varsa temanın nasıl seçildiğinden bahsedebilir misiniz?
Festival olarak özel bir tema belirlemiyoruz. Ülkemizde gereğince tematik şenlik var. Ankara Sinema Şenliği olarak temel önceliğimiz sinemacıların kaygı edindiği meseleleri mümkün olduğunca izleyiciye ulaştırmak. Sinema aracılığıyla ortak sıkıntılarda bir ortaya getirmek.
Ancak bu yılın sinemalarına baktığımızda adalet duygusu yahut eksikliğinin öne çıktığını düşünüyorum. Bir de insanların geriye dönüp geçmişleriyle yaşadıkları hesaplaşma ve vicdan duygusu ağır basıyor sinemalarda. Bir başka tema ise kadınlar… Bayanların yaşadıkları yere sığamamaları ayrıyeten karşımıza çıkan temalardan biri.
AGAH ÖZGÜÇ VE MURAT ÖZER, ANILARINA GÖSTERİLECEK SİNEMALARLA ANILACAK
Festival seçkilerinde nasıl üretimler yer alacak? Şenlik kapsamında gösterilecek esas sinemalar neler, program nasıl ilerleyecek? Sinemaların seçilme kademesinde neler yaşandı?
Bu yıl şenlik programımız epeyce varlıklı. Ulusal uzun, kısa ve belgesel yarışlarına katılan sinemalar o kadar başarılı ki seçici heyetlerimizin işi epey güç. Biz de izleyiciler üzere kazanacak sinemaları hayli merak ediyoruz. Bu yıl dünya sineması programı da hayli heyecan verici. İran’dan Romanya’ya, Amerika’dan Çek Cumhuriyeti’ne pek çok ülkeden sinema var. Ayrıyeten Vişegrad sinemaları, Güney Kore seçkisi, KINO 2022 seçkisi, dünya şenliklerinden ödüllerle dönmüş sinemalar izleyiciyle buluşacak.
Komedinin ustası Jacques Tati’ye de özel bir kısım ayırdık. Bu yıl Passolini 100 yaşında. Usta direktörün 100’üncü yaşını 1970 imali sineması “Medea” ile kutlayacağız. Şenlikte ayrıyeten günümüzün usta animasyon sinemacılarından Signe Baumane kısa sinemalarından ve iki uzun sinemasından oluşan bir seçki ve kendisine özel sunumu ile Ankara’ya konuk olacak, şenlik seyircisiyle buluşacak.
Festivalde ayrıyeten geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz usta direktör Godard’ı da kült sineması “Çılgın Pierrot”u göstererek anacağız. Tekrar bu yıl yitirdiğimiz şenlik dostumuz iki sinema müellifi; Agah Özgüç ve Murat Özer’i anılarına göstereceğimiz sinemalarla anacağız.
Festivalde sinema gösterimlerinin yanı sıra öbür etkinlikler de olacak mı?
Elbette var. Şenlik olarak çocuklarla yapılan sinema etkinliklerini çok önemsiyoruz. Sinema müellifi Burak Göral’la “çocukla sinema” aktifliğini hayli önemsiyoruz. Ayrıyeten tekrar çocuklar için Elif Ergezen, bir stop motion atölyesi gerçekleştirecek. Bu aktiflikle çocukların önünde bir kapı açmayı dilek ediyoruz.
Bir de genç arkadaşlarımıza tavsiye edebileceğimiz bir etkinliğimiz var; Geleceği Görmek paneli. İmaj Direktörleri Derneği’nin gerçekleştireceği bu panelde sinemada teknolojik manada gelecekte bizlerin nelerin beklediği konusunda bilgi sahibi olacağız.
Festivalde, Murat Özer anısına da bir panel gerçekleştireceğiz ve Özer’in yakın arkadaşlarıyla birlikte anacağız.
Bir öteki etkinliğimiz ise AB Türkiye Delegasyonu ile birlikte düzenlediğimiz “Avrupalı Kimdir? Farklılıklarla Bir Ortaya Gelmek” paneli.
Son olarak, şenliği takip edecek olan sinemaseverlere neler söylemek istersiniz?
Öncelikle Ankaralı sinemaseverlere çok teşekkür ederiz, biletler satışa çıktıktan yarım saat sonra pek çok sinemanın biletleri tükenmişti. İzleyicilerimizin sinemalara gösterdiği ilgi her vakit bizleri çok memnun ediyor. Şenlikte, Büyülü Fener Sineması’nda görüşmek üzere.