‘Kızımı zorla alıkoyuyor’ diye yardım istemişti… Uzaklaştırma kararı çıktı!

Akkuş’un çocuğuna şiddet uyguladığını ve kaçırdığını ileri süren Derin, savcılığa hata duyurusunda bulundu.

Şikâyet dilekçesindeki argümana nazaran, Gonca Derin kızı Aden’i 15 Kasım’da babasının yanına yolladı.

Ancak birkaç saat geçtikten sonra Aden, annesini arayarak ‘Ne olur beni kurtar’ diye yardım istedi.

Gonca Derin, polis gruplarıyla bir arada Uğur Akkuş’un Mecidiyeköy’deki konutuna gitti.

Eve geldiğinde kimseyi bulamadıklarını şikâyet dilekçesinde belirten Derin, “Kızım, babası tarafından zorla alıkoyulmaktadır. Şikâyetçiyim” dedi.

Gonca Derin, bir mühlet sonra da, kızının karakola teslim edildiğini söyledi.

Gonca Derin şikâyetinin akabinde Aile Mahkemesi’ne başvurarak Uğur Akkuş hakkında kızı ve kendisi için 2 ay uzaklaştırma kararı da aldırdı.

UĞUR AKKUŞ’UN EŞİ EBRU ŞALLI’YI DA DARP ETTİĞİ SAV EDİLMİŞTİ…

Ebru Şallı’nın eşi Uğur Akkuş’tan araç içinde şiddet gördüğü argüman edilmiş, Şallı ise savları kesin bir lisanla yalanlamıştı. Ebru Şallı’nın yaşadıklarına şahit olan görgü şahidi ünlü modelin güç anlarını canlı yayında anlatmıştı.

Ebru Şallı’nın olay sırasında şoka girdiğini söyleyen görgü şahidi, yaşananları tüm ayrıntılarıyla anlattı.

‘ÇIĞLIK SESİ DUYDUK’

“8 Ekim saat 14.30 sularında Emirgan’dan Beşiktaş’a hakikat giderken tam bu kahvaltı yapılan yerler sebebiyle oluşan trafikte sıkışmış halde ilerlerken bir anda çığlık sesi duyduk. Evvel çocuk düştü sandık ve reaksiyon vermedik. Daha sonrasında çığlık gitgide arttı. Artık dayanamadık. ‘Ne oluyor’ diye ardımızı döndüğümüzde gerideki araçta bir bayanın inmeye çalıştığını, adamın ise zorla kapıyı kapattığını ve bayanın üstüne abanarak hem bir yandan eliyle direksiyonu denetim ettiğini, bir yandan da bayanı kapının ucuna kadar sıkıştıracak halde ittiğini gördük.”

‘KENDİ ORTAMIZDA TARTIŞIYORUZ’

“Daha sonra bu duruma dayanamayan halam araçtan indi. O sırada babam da “bu trafikte hiçbir biçimde bir şey yapamaz, korkmayın” dedi. Hem kelamlı bir şiddet vardı hem de bir formda darp ediyordu. Araçtan indik. Halam camları yumruklamaya başladı. Sanırım içeriden çocuk kilidi yapılmıştı, bir formda araçtan inemedi Ebru Şallı. Babam da dayanamadı. Müdahale etmek için arabayı önüne kırdı. Babam müdahale edince ‘Ona da bir şey olur mu’ diye korktuk. Etraftan da kimse yardım etmiyordu bu ortada. Sonra aracı durdurup ‘Hanımefendi sakin olun, biz ortamızda tartışıyoruz ben onu indireceğim’ dedi. Sonra araçtan inerek kendisi kapıyı açtı eşine.”
‘GÖĞSÜME DARBE ALDIM’

“Araçtan biz çıkardık. Titremiş, korkmuş şok halindeydi. Onu nereye götürdüğümüzün bile farkında değildi o an. Sakinleşsin diye kendi aracımıza aldık. Birinci başta ‘bir taksi çağırıp konutuma gideyim’ dedi. Berbat bir durumdaydı. Araca getirip ‘iyi misiniz, bir yeriniz acıyor mu? Size su getirelim mi?’ dediğimizde bize göğsüne darbe aldığını, göğsünün acıdığını söyledi.”
‘EBRU ŞALLI OLDUĞUNU BİLMİYORDUK’

“Otopark vazifelileri yoldan geçen bir ambulansı çevirmişlerdi. Gelen ambulansın içine devrettik Ebru Şallı’yı. Doğal biz farkında değiliz bu kişinin Ebru Şallı olduğunun. Biz yalnızca ‘bir bayan şiddet görüyor, ona yardım ediyoruz’ fikriyle yada ‘kaçırılıyor, buna mani olmalıyız’ niyetiyle aracımıza aldık… Hiçbir biçimde farkında değiliz. O sırada ambulansa alınıp oradaki vazifeliler tarafından söylenince biz farkına vardık o kişinin Ebru Şallı olduğunun.”
‘BASINA VERME GAYEMİZ YOKTU’

“Eşine sağa çekmesini söylemişlerdi. O aracına binip gitti. Sonra ben 155’i aradım. ‘Böyle bir durum var ihbar etmek istiyorum. Bir Darp vakası var burada’ diye. Beklerken ambulans yetkilileri ‘eşi olduğu için şikayetçi olmak istemiyor’ dedi. Biraz daha bekledik. Ona ‘size yardım edecek birileri var mı?’ diye sorduk. O da annesinin ve ablasının geleceğini söyledi. Bize çok teşekkür etti. Bizim 2 hafta evvel yaşanan bu darp olayını basına vermek üzere bir fikrimiz yoktu. O eşini şikayet etmeyince hürmet duyduk. Magazinsel bir eser olsun istemediğini düşündük.”
‘BELKİ TEHDİT, TAHMİNEN BASKI ALTINDA’

“Ancak bu bir şiddet olayı olduğu için hiçbir biçimde buna katlanmaması gerekiyor. Baskı yada tehdit altında mı bilemiyoruz. Bu türlü bir durum varsa bu ortadan kalksın ve kamuoyu nezdinde bir yankı bulsun diye bağlanmak istedim. Hiçbir bayan, şiddet gören hiç kimse bunu açıklamaktan utanmamalı. Yapılan şiddeti gösteren kişi utanmalı. Bu sineye çekilcek bir konu değil. İleriki günlerdeki açıklamalarını da takip ettim. Ben yaptığı açıklamaların da kendisi tarafından yazıldığını düşünmüyorum. Toplumsal medyadaki usluptan, noktalama işaretlerinden bile tek bir kalemden; eşinin kaleminden çıktığı niyetine varılabilir. Titreyen, şoka giren, imdat diye bağıran bir kişi tahminen bir tehdit altında, tahminen baskı altında açıklama yapamıyor.”
 ‘UĞUR AKKUŞ OLAY YERİNDEN GİTTİ’

“Sanırım çocuk kilidi üzere bir şey vardı, halam ‘bırak kadını’ dedi. Babam gelince biraz korktu. Babam ‘dağ başımı burası, indir kadını’ diye bağırınca ‘tamam ablacım sakin olun, biz ortamızda tartışıyoruz’ dedi sağla çekip indirdi. Biz EBRU ŞALLI’yı aracımıza alana kadar Uğur Akkuş yola koyulmuştu.”

 Neden korudu

Yaşanan olayın ardından Uğur Akkuş’la ilgili dikkat alımlı bir argüman ortaya atıldı. Ünlü işadamının daha evvel karıştığı hengame nedeniyle cezaevine girdiği, pandemi sürecinde ‘koronavirüs izni’ kapsamında tahliye edildiği öne sürüldü. Teze nazaran Akkuş rastgele bir şiddet olayına karışırsa tekrar cezaevine dönecek. Ebru Şallı’nın da bu yüzden eşinden şikâyetçi olmadığı söyleniyor.