Etkinlikte konuşan Hatipoğlu, televizyon programında kendisine gelen sorularla ilgili şunları söyledi:
“Bana, ‘Niye o soruları cevaplandırıyorsunuz’ diye sitem ediliyor. Ben gelecek soruyu bilemiyorum. Her türlü sorular gelebilir. Biz bunlara alışkınız. Grubumuz, arayan bireye hangi soruyu soracağını soruyor. Mesela arayan genç kızımız, ‘Ben hocama namaz soracağım’ diyor. Canlı yayında telefonu açtığımızda namaz sorusu soracak olan kızımız, ‘Kaynanam bana büyü yaptı’ diyor. O anda soru değişiyor. Grup, çabucak kulağıma, ‘Hocam soruyu değiştirdi’ diyor. Ben de, ‘Olur, insandır. Soru soruyorsa gereksinimi var demek ki’ diyorum. Bir de her Ramazan ayında sorulan ‘Sakız orucu bozar mı?’ Meşhur soru bu. Bir de şekeri alınmış sakız olsa haydi diyeceğiz lakin onu da demiyoruz tabi, ki. Yoksa herkes sakıza başlar.”
Dini farklı mecralarda anlatan hocaların olduğunu lisana getiren Hatipoğlu, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“İsim söylemeyeceğim. Lakin hayatım boyunca güzelin de berbatın de ismini söylemedim. Lakin sakınmanız gerekenleri söyleyebilirim. Hz. Muhammed’den haz almayanlardan sakının. Hz. Muhammed’i annesinden babasından daha çok sevmeyenden uzak durun. ‘Peygamberin hadisleri uydurulmuştur’ diyenden sakının. ‘Kabir azabı yok’ diyenden uzak durun. ‘Peygamberin mucizesi yoktur’ diyenden uzak durun. ‘Cennet – cehennem yaratılmamıştır, yoktur’ diyenden sakının. ‘Öldükten sonra bedenimiz çürüyecek ancak ruhumuz öbür bir bedende dünyaya gelecek’ diyenden sakının.” (İHA)