Saadet Partisi Genel Lideri Temel Karamollaoğlu, Habertürk TV yayınına katılarak gündemi kıymetlendirdi, soruları yanıtladı.
Altılı masanın Cumhurbaşkanı adayı konusunda “acele etmeme” kararlılığında olduğunu belirten Karamollaoğlu, “Seçim kararı alınır, iki gün içinde adayımızı açıklarız” dedi.
Saadet Partisi başkanı Karamollaoğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:
TÜRKİYE’NİN BAŞI YOKSULLUK VE YOLSUZLUKLA SIKINTIDA: Bazı arkadaşlar bizim ittifakın içinde olmamıza istek göstermeyebilir. Lakin ‘AK Parti ile birlikte olalım’ diyenler şimdiye kadar tahminen kişi olarak vardır. Onun dışında bu türlü bir eğilim yok. AK Parti koparken açık ve net halde ‘Biz ulusal görüş gömleğini çıkardık’ dediler. Bu bizatihi sayın Erdoğan’ın tabiri. Gömlek çıkarmak bizim anladığımız manada bütün umdelerini, prensiplerini terk etmek manasına geliyor. Bizim tatbik etmeyeceğimiz siyasetleri uygulamaya koyuyorlar. Buna da tabanımız katiyetle istek göstermez. İktisat, dış siyaset, eğitimde ve ahlaki bedellerde. Bizim için evvel ahlak düsturu çok değerlidir. Şu anda Türkiye’nin başı bilhassa yoksullukla ve yolsuzlukla sıkıntıda. Siz dürüst olacaksınız, beşerler ortasında ayrım yapmayacaksınız, iftira etmeyeceksiniz, haksız yere çıkar elde etmeyeceksiniz. Üzülerek tabir ediyorum ancak bu Türkiye’de adeta kural hale geldi.
SANSÜR YASASI: Olağan ki telaşlıyız. Yalnızca maddeden kaynaklanmıyor, uygulamadan kaygılıyız. Bu iktidar yeri geldiğinde uygulamalarda acımasız davranabiliyor. Vatandaşı uydurma haberlerle huzursuz etmek, gerçek dışı bilgilerle yönlendirmek, bunlara müspet yaklaşım sergilemeyiz. Sorun tatbikata gelince o noktada telaşımız var. Bu mevzuyu çok derinlemesine 6’lı Masa’da konuşmadık. Tatbikatını gördüğümüz vakit bu sorunları gündeme getirmek vatandaş nezdinde daha tesirli olur. Şu anda genel manada aldatıcı bilgi vermeyi bu yasa yasaklıyor. Lakin aldatıcı bilgi dediğiniz ne? Geçmişte ‘Bu gidişle dolar 10 TL’yi bulur’ demişler. Vay siz nasıl dersiniz? 2 TL dolar. Artık ne oldu? Neredeyse 20 TL’ye çıktı. Burada tahdit getirirseniz makul olmaz. TÜİK diye bir kuruluş icat ettiler. TÜİK’in sayıları aşikâr sayıları alıyorlar, ortaya sayı koyuyorlar. Gerçekle mukayese ettiğiniz vakit enflasyonu öteki sayılara baktığınızda yarısının altında kalıyor. Biz buna elbette prestij edemeyiz.
ALTILI MASA: Koalisyon koşullarını evvelden belirlemek mecburiyetindeyiz. İktisat, eğitim, dış siyasette ne yapacağız? 6 partinin her bahiste ittifak etmesi mümkün olmaz. Minimum müştereklerde birleşerek bunu yapmak mümkün ve biz bunun yapılabileceğine inanıyoruz. 6 aylık müddette mevzuyu olgunlaştırdık. Aşikâr noktaya geldik. Artık ikinci periyoda giriyoruz. Artık biz somut politikalarımızı açıklamaya başlayacağız. Cumhurbaşkanı adaylığında ivedi etmeme kararlılığındayız. Seçim kararı alınır, 2 gün içinde adayımızı açıklarız. Her seçime gidilirken milletvekili adayları evvelce belirlenmez. Seçim kararı alındıktan sonra belirlenir. Aday adayları vardır, üzerlerinde müzakere edilir. Belirlenme kesinlikle seçim tarihi belirlendikten sonra yapılır.
KILIÇDAROĞLU’NUN TÜRBAN HALİNİ ÖNEMSİYORUM: Bana nazaran Kemal Bey’in türban çıkışı makul bir çıkıştı. Üzerinde tartışılabilir fakat şu anda seçime gidilirken en değerli hususlardan bir tanesi. İster istemez birtakım kısımlarda ‘AK Parti seçimi kaybederse türban ne olacak?’ deniyor. Kemal Beyefendi burada noktayı koydu. Bizimle birlikte olmasının avantajı var. Bunun yasal temele oturtulması bugüne kadar gündeme gelmiştir. Şu anda hükümet kararıyla iş yürüyor. Lakin kanunla olursa herkes kendini rahat hisseder.
Şahsen Kılıçdaroğlu bugüne kadar attığı adımlara ek adım. Ben sayın Kılıçdaroğlu’nun son yıllardaki tavır değişikliğini şahsen önemsiyorum. Geldi bizim Kudüs mitingine katıldı. Orada bir konuşma yaptı, herkesi şad etti. Bugüne kadar CHP genel liderinden bu türlü bir yaklaşımı millet görmemişti. Benim kanaatim bu çok kıymetli değişimdir. Bunu sayın Kılıçdaroğlu’nun fark etmiş olması CHP tarafından da değerli. Aşikâr bir anlayışla yüzde 25 bandında kendilerini hapsetmişti. Artık bugüne kadar kendisinin dışında kalan topluma bildiri veriyor; ben bundan sonra inançlı kesitlere mutlaka ziyan verecek siyasete yaklaşmayacağım, bu değerli yaklaşımdır.
KEMAL BEY’İN AMERİKA GEZİSİ KENDİ TAKDİRİDİR: Siyasi partiler iktidara gelip tek başlarına kendi siyasetleri istikametinde ülkeyi yönetmek isterler. Bu işin tabiatı bu türlü. Lakin siz kendinizi aşikâr bir kulvara hapsederseniz, onun dışında kalanlar size prestij etmez. 1950’den beri alıp, birinci sefer seçimlerde kaybetti CHP. Ondan sonra hiçbir vakit tek başına iktidar olamadı. Şu anda bu onlar için bence yeni bir ufuk açıldı. Kılıçdaroğlu bunu yaptı. Ben olumlu buluyorum. Amerika gezisi onun takdiri. Ben de gidiyorum Avrupa’ya, orada teşkilatlarımız var. Onlarla irtibat kuruyorum. Avrupa’ya gittiğimizde aslen Türk olan lakin Avrupa Parlamentosu’nda bulunan milletvekilleriyle de görüşüyorum. Onlar da Türk. Benim kadar rahat Türkçe konuşuyor. Sayın Kılıçdaroğlu’nun bu ziyareti kendi takdiri. Lakin ‘icazet almaya gitti’ laflarını hakikat bulmuyorum.
CUMHURBAŞKANI ADAYI İLE BİR PROTOKOL İMZALAYACAĞIZ: Burada bir ittifaka muhtaçlık var. Vilayetle de biz çıkıp ‘Saadet Partisi’nden birisi aday olsun’ diyecek değiliz. Elbette bizim görüşümüz de alınacak. Cumhurbaşkanlığı adaylığı en kıymetli bahis. Kim olur, o hususta bir şey söyleyemem. Bu masanın kesinlikle bir aday çıkaracağına inanıyorum. Bu herkes tarafından tasvip göreceğine inanıyorum. Profili şöyle tanım edeyim; 6 partiyle ahenk içinde çalışacak biri olmak mecburiyetinde. Benim kıstasım bu. Bütün partilerle, 6 partiyle arbede etmeyecek, ahenk içinde çalışacak. Biz Cumhurbaşkanı adayı belirlendikten sonra Cumhurbaşkanı adayı ile bir protokol imzalayacağız ve millete deklare edeceğiz. Temel prensiplerimiz, nasıl çalışacağız, bakanlıklar nasıl belirlenecek, Meclis’le nasıl ahenk sağlanacak. Nasıl davranacak, önemli olan o. Meclis’le ve siyasi partilerle ahenk içerisinde çalışması icap eder. Toplum önünde bu türlü bir taahhütnameye imza atan kişinin kelamına sadık kalacağını düşünüyorum. Kim olur, onu şimdiden söylemek gerçek değil.
FİNANSMANI PARTİLER KARŞILAYACAK: Cumhurbaşkanı adayı belirledikten sonra müşterek çalışma planı yapılır muhtemelen. Her ile de gidilemeyebilir. Kimi vilayetler birleştirilebilir. Muhakkak merkezde toplanabilir, oradaki mitinge iştirak edebilirler. Kim Cumhurbaşkanı adayı olursa olsun bunun finansmanını da partiler karşılayacak. Bu bedavadan olacak bir iş değil. Karar verilince aşikâr bir istikamete yürüme mecburiyeti var. Bizim için burada 6’lı Masa’nın kendi seçmenleri bu hususa yüklü dayanak vereceklerini düşünürüm. Ortada sırada bir kısım ‘falanca aday olursa takviye vermem’ diyebilir. ‘O olursa oy vermem diyenler’ elbette var lakin fazla olduklarını düşünmüyorum. Fakat büyük kesim daha tesirli olacaktır diye düşünüyorum. Artık Cumhur İttifakı’nda Doğu Perinçek de var. Sayın Bahçeli nasıl bir ortaya gelecek. Yerine nazaran öbür zahmetler da çıkabilir.
SEÇİMİN BİRAZ ERKEN OLACAĞI KANAATİNDEYİM: Milletimiz şunu bilsin; sorun olarak Türkiye gündemine gelip de üzerine çalışmadığımız hiçbir husus yok. Tahminen topluma anlatmakta şu anda faal gözükmeyebiliriz. Tamamı hakkında raporlarımız var. Seçimin biraz erken olacağı kanaatindeyim. 14 Mayıs’ı bunlar güya 1950’nin tekrarı mahiyetinde düşünürler diye zannediyorum. (HABER MERKEZİ)