Erdoğan’ın eski metin yazarı Odatv’ye konuştu: Bunlar Pelikanın ayakçıları… Hilal Kaplan ve eşinden tartışma yaratan suçlama

Soruşturmanın gerekçesi “Terör örgütüne üye olmak, terör örgütü propagandası yapmak, hakaret, iftira, suç uydurma ve savcılık makamının ortaya çıkardığı suçlar” olarak belirtildi.

Hakkında suç duyurusunda bulunan isimler ise şöyle:

Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan, Aydın Ünal, Murat Ağırel, Ahmet Şık, İsmail Saymaz, Cengizhan Çekil, Celal Eren Çelik, Mesut Aykın, Baransel Ağca, Ali Tarakçı, Taha Ün, Selim Temurçi, Cemile Bayraktar, Cengiz Güldalı, Yasemin Yıldırım, Mehmet Yakup Yılmaz, Efe Kerem Sözeri, Kemal Özkiraz, Kenan Alpay, İbrahim Yörük, Ümit Karaca, Bülent Korucu, Fidel Okan, Ali Aktaş, Fırat Erez, Nurbaki Enes, Fatih Şahintürk, Tarık Toros, Said Sefa, Emre Uslu, Adem Yavuz Arslan.

Hilal Kaplan ve eşi Süheyb Öğüt, listede bulunan birçok isme daha önce de “Pelikan Bildirisi” ve “Pelikan Grubu” hakkında açıklamalarda bulundukları gerekçesiyle suçlama yapmıştı.

İşte yeni soruşturmanın belgeleri:


Odatv, soruşturma kapsamında ifade veren Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın eski metin yazarı ve eski AKP Ankara Milletvekili Aydın Ünal’a ulaştı.

Aydın Ünal Odatv’ye yaptığı açıklamada “Jandarma geldi, beni ifadeye çağırdı. Jandarma bölgesindeyiz. Ben de geçen Çarşamba günü gittim, ifade verdim” dedi.

“Bir soru da yoktu, bana ‘ne dersiniz’ dediler. Ben de üç beş cümleyle ifademi verdim. Bunun zaten bir mantığı yok” diyen Aydın Ünal şunları söyledi:

“Fethullahçılık insanın ruhundan, zihninden kolay çıkan bir şey değildir. Belki on yıl, on beş yıl alır. Bu Pelikan dediğimiz ekibin bir kısmı eski Fethullahçı. Eski derken bütün taktikler, akıl-zihin devam ediyor. Buradaki örgüt girişimi de tam bir Fethullahçı girişimi… Bire bir Ergenekon davasına benziyor. Bir torbanın ağzını açalım, beğenmediğimiz kim varsa onu, o torbanın içine atalım diye düşünmüşler. Birbiriyle hiç alakası olmayan, irtibatı olmayan, benim o listede şahsen tanıdığım hiç kimse yok neredeyse… Sosyal medya üzerinden birkaç kişiyi tanıyorum. Birçok kişi de birbirini tanımıyor. Yani, saçma sapan bir ‘örgüt’.”

“FETÖ’CÜ ADEM YAVUZ ARSLAN İLE FİZİKİ OLARAK KAVGALIYIM”

Aydın Ünal, “O listeye beş-altı tane Fethullahçı koymuşlar, bunlar zaten yurtdışına kaçmış durumdalar, bunlara dokunulması mümkün değil” diyerek değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:

“Geriye kalanların da ortak özelliği hayatları boyunca FETÖ’ye karşı olmaları. Ben bunu bir de intikam operasyonu olarak görüyorum. O listede yer alan FETÖ’cülerle kavgalıyım. Hatta, FETÖ’cü Adem Yavuz Arslan ile fiziki olarak kavgalıyım. Amerika’da fiziki temas oldu. Asla bir araya gelecek iki isim değiliz. Ve bunu onların yapmaları da çok çirkin. Kendilerinin mesajları ortada, Fethullah Gülen’e övgüleri ortada, babaları FETÖ’nün kanalında canlı yayında öldü. Babalarına hala alim diyor bunlar. Fethullah Gülen öldüğünde ona da alim derler. Bu, sağdan soldan her cenahtan muhalifleri sindirme operasyonu… Ve maalesef ülke adına çok can sıkıcı bir operasyon bu…”

“BEN HAYATIMDA İKİ KERE SAVCI GÖRDÜM, BİRİSİ 28 ŞUBAT BİRİ DE BU”

Hilal Kaplan ve eşi Süheyb Öğüt’ün girişimiyle daha önce de ifade verdiğini hatırlatan Aydın Ünal şunları söyledi:

“Altı-yedi ay önceydi, gittim savcıya yine ifade verdim. Hakaret davasına dönüştü, henüz duruşması olmadı. Ben hayatımda iki kere savcı gördüm, birisi 28 Şubat dönemindeydi, birisi de işte bunların şikayetleri üzerine… Ben bunları muhatap da almıyorum. Bunlar Pelikan mıdır değil midir bunu da bilmiyorum. Pelikan ise de bunlar en alt düzeyde, zincirin muhtemelen son halkaları, ayak işlerini yapan kesim bunlar… Yani benim bunları muhatap alıp Pelikan dediğimde bunları kastetmem bile mümkün değil.”

“ALGI YARATMA PEŞİNDELER”

Hilal Kaplan ve eşi Süheyb Öğüt’ün suç duyurusu nedeniyle ifade veren Gazeteci Celal Çelik Eren ise, Odatv’ye yaptığı açıklamada “Daha önce suç duyurusunda bulunuldu. İfade vermiştim ve takipsizlik kararı çıkmıştı” dedi.

“33 kişinin içerisinde yeniden ismim geçti, o ifadeyi de verdim” diyen Celal Çelik Eren şöyle devam etti:

“İki hafta önce Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde ifade verdim. Bütün hiyerarşik yapılanmalarını anlattım. İddia edilen suç konusu ‘Yalıdan Devlete: Pelikan Sarmalı’ başlıklı yazım üzerineydi. Daha takipsizlik verilen konu da bu yazımdı.
Bunun Türk Ceza Kanunu’nda yeri yok. Konuyla alakalı yeni deliller çıkması lazım, ancak burada böyle bir durum da yok. FETÖ ile mücadele eden isimlerle, azılı FETÖ’cüleri yan yana koyup bir algı yaratma peşindeler.”

Celal Çelik Eren’in aldığı takipsizlik belgesi:

PELİKAN GRUBU NEDİR

Kamuoyunun ilk olarak 1 Mayıs 2016’da adını duyduğu Pelikan grubu, o dönem Başbakan olan Ahmet Davutoğlu’nu hedef alan “Pelikan Bildirisi” yayımlamıştı. “Pelikan Darbesi” olarak anılan sürecin sonu, bildirinin yayımlanmasından günler sonra Davutoğlu’nun istifasına kadar gitmişti.

Caner Taşpınar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir