Almanya Başbakanı Olaf Scholz, İsrail ve Filistin ortasında uzun vadeli barış ile güvenliğin sağlanması için Orta Doğu’daki ihtilafta siyasi bir tahlilin bulunmasına gereksinim duyulduğunu söyledi.
Scholz ve Filistin Devlet Lideri Mahmud Abbas
Scholz, “Bu tansiyonun iki taraf ortasında uzun vadeli barış ve güvenliğin sağlanması için Orta Doğu’daki ihtilafta siyasi bir tahlile muhtaçlık duyulduğunu gösterdi.” dedi.
“Apartheid sözünü yanlışsız bulmuyorum”
Filistin Devlet Lideri Abbas’a müzakere edilmiş iki devletli tahlil için efor sarf ettiği istikametinde teminat verdiğini aktaran Scholz, Almanya’nın muteber partner olduğunu ve iş birliğini sürdüreceklerini belirtti.
Scholz, Almanya’nın tavrının geçmiş hükümetlerde olduğu üzere bir süreklilik arz ettiğini söz ederek, ülkenin İsrail’in yerleşim siyasetini eleştirdiğini anımsattı.
Ancak İsrail’in siyasetine ait farklı düşündüklerini söyleyen Scholz, “Apartheid sözünü benimsemediğimi ve bunu durumu tanımlamak için gerçek bulmadığımı açıkça söz etmek istiyorum.” diye konuştu. Filistin Devlet Lideri Mahmud Abbas da Almanya’ya Filistin’e verdiği takviyeden ötürü teşekkür etti.
“Her türlü teröre ve şiddete karşıyız”
İsrail’in tek taraflı adımlar attığına, yerleşim faaliyetlerinin devam ettiğine ve yerleşimcilerin şiddet uyguladıklarına işaret eden Abbas, “Tüm bunların gerçekleşmesine ve bizim bunlara maruz kalmamıza karşın barışçıl direnişe bağlı kalıyoruz. Bu yolu terk etmeyeceğiz. Her türlü teröre ve şiddete karşıyız.” tabirini kullandı.
Dünyada kimsenin sonsuza kadar sürecek bir apartheid sistemini kabul etmeyeceğini tabir eden Abbas, Filistin’in 77 yıldan beri işgal altında olduğunu ve bunun son bulmasını istedi.
Almanya ve AB’deki ülkelere Filistin’i tanıma çağrısı
Abbas, bundan ötürü iki devletli tahlilin koruma edilmesi daveti yaptığını söz ederek, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri ve bilhassa Almanya’nın Filistin’i devlet olarak kabul etmekle buna katkı sağlayabileceklerini söyledi.
Filistin Devlet Lideri Abbas, Doğu Kudüs dahil tüm Filistin bölgelerinde seçim yapılabilmesi koşuluyla Filistin’de seçimleri organize etmeye hazır olduklarını vurgulayarak, “Bu olursa daha evvel olduğu üzere yarın seçim yaparız. Bu geçmişte birkaç kere yapılmışken İsrail neden bugüne kadar reddediyor? Merak ediyorum işgal gücü hasretini çektiğimiz bu seçimleri yapmamıza neden mahzur oluyor? Seçimlerin yapılması konusunda tüm ülkeler dayanak veriyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Birleşmiş Milletlerin (BM) ve iki devletli tahlilden yana olan tüm ülkelerin, Filistin’i tanımalarını talep eden Abbas, BM Güvenlik Kurulunda Filistin ile ilgili alınan kararların uygulanmasını da istedi.
Abbas, 1972’de Münih Olimpiyatları’ndaki akından ötürü Filistinliler ismine İsrail ve Almanya’dan özür dileyip olayın aydınlatılmasına yardımcı olup olmayacağının sorulması üzerine de, İsrail’in 1947’den bu yana Filistin’in köyleri ve kentlerinde 50 katliam yaptığını, İsrail ordusunun bugüne kadar Filistinlileri öldürüldüğünü anımsattı.
“Bizim talebimiz durun, kâfi artık. Huzur bulalım. Güvenlik ve istikrar için önümüze bakalım. Geçmişi eşelemek istiyorsak, evet bende İsrail’in gerçekleştirdiği 50 katliam var” tabirlerini kullanan Abbas, yerleşim bölgelerinin isimlerini sayarak bu katliamların belgesellerde de gösterildiğini aktardı. Abbas, herkesi barışa ve karşılıklı inancın oluşturulmasına davet ettiğini kelamlarına ekledi. (AA)