CHP önderi Kılıçdaroğlu’nun “YSK’da bizim elimizdeki seçmen bilgileri yok” açıklamasıyla gündeme gelen savları üzerine Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü bir basın açıklaması yayınladı.
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Yüksek Seçim Kurulu’nda bizim elimizdeki seçmen bilgileri yok” açıklamasıyla gündeme gelen savlarını yankıları sürüyor.
Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü, Kılıçdaroğlu’na cevaben yaptığı açıklamada şu tabirleri kullandı:
“Kanunlar çerçevesinde ülkemiz ve vatandaşlarımız için mesai mevhumu gözetmeksizin çalışan, teknolojik alanda önemli muvaffakiyetler sağlayan, birçok projede dünyada öncü olan kurumumuzun, sorumluluk sahibi olması gereken ana muhalefet partisi tarafından amaç alınması ve gerçeğe ters beyanlarla gündem oluşturulmaya çalışılması hüzünle karşılanmıştır.”
Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünce toplumsal medya hesaplarından yapılan açıklamada, ana muhalefet partisinin yaptığı açıklamalara karşı kamuoyunu bilgilendirme muhtaçlığı duyulduğu belirtildi.
Açıklamada, 298 sayılı Seçimlerin Temel Kararları Ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun uyarınca, Genel Müdürlükçe, Yüksek Seçim Konseyi (YSK) tarafından belirlenen kriterler çerçevesinde adres bilgisi olan nüfus kayıtlarının, “Kimlik Paylaşımı Sistemi” üzerinden anlık olarak paylaşıldığı bildirildi.
YSK tarafından Genel Müdürlükten temin edilen ham bilgilerle birlikte 298 sayılı Kanunun 7’nci ve 8’inci unsurlarında belirtilen konulara nazaran öbür kurumlardan alınan bilgilerin düzenlenerek seçmen kütüğünün oluşturulduğuna işaret edilerek “Seçmen kütüğüne temel datalar, YSK tarafından her seçim devrinde iki defa olmak kaydıyla talepleri halinde seçime giren siyasi partilerle paylaşılmakta ve varsa maddi kusurların düzeltilmesi hedefiyle seçim öncesi seçmen kütükleri askıya çıkarılmaktadır.” bilgisine yer verildi.
“BUGÜNE KADAR RASTGELE OLUMSUZ BİR DURUM YAŞANMAMIŞTIR”
Sağlıktan eğitime, bankacılıktan ulaşıma, adaletten toplumsal hizmetlere kadar vatandaşa hizmet götüren her alanda sunulan hizmetlerin kaynağı olan MERNİS’in dünyadaki birinci e-Devlet uygulamalarından biri olduğu ve öbür ülkelerce örnek alındığına işaret edilen açıklamada, MERNİS’in Türk mühendislerince oluşturulan yerli ve ulusal bir sistem olduğu belirtildi.
MERNİS’in 7/24 aslına nazaran 2 bin 100 kurum ve kuruluşa kesintisiz ve kusursuz bir formda hizmet verdiği vurgulanarak “Bugüne kadar da rastgele bir olumsuz durum yaşanmamıştır. Kişi bilgilerinde yanlışlık ya da yanılgı olmadığının en büyük kanıtı de bugüne kadar düzenlenmiş olan 76 milyon çipli kimlik kartı ve 9 milyon yeni jenerasyon pasaporttur.” denildi.
Açıklamada, “soyadı olmayan seçmen olduğu hususu”na ait de nüfus kayıtlarındaki geçmiş yıllardan gelen maddi yanlışların yıllara sari olarak sistemli bir halde MERNİS data tabanından incelendiği ve tespit edilen kayıtların kaydın niteliğine nazaran şahısların şahsen talebi üzerine idarece yahut mahkeme yoluyla düzeltildiği aktarıldı.
“ADRES BEYANLARI DAİMA DENETİM EDİLİYOR”
Bu kapsamda MERNİS bilgi tabanında yer alan 140 milyon nüfus kaydının incelenmesi esnasında soyadı olmadığı tespit edilen 30 bireye, bunlardan 15 kaydın, 2003 yılı öncesinde Türk vatandaşı ile evlenerek vatandaşlık kazanan ve boşanması sonucu bekarlık soyadı olmayan bireyler olduğu belirtilerek, soyadlarını tamamlamaları için müracaatta bulunmaları gerektiğinin bildirildiği fakat bildirim yapılanların bir kısmının yurt dışında olması bir kısmının da müracaatta bulunmaması nedeniyle düzeltme yapılamadığı kaydedildi.
“Aynı adreste 40 kişinin birlikte ikamet ettiği” tezlerine yönelik açıklamada, şu sözlere yer verildi:
“5490 sayılı kanunun 50’nci unsuruna nazaran yerleşim yeri adresi vatandaşların beyanı temel alınarak yapılmaktadır. Mevzuat mucibince bir adreste ikamet edebilecek kişi sayısına ait kısıtlama bulunmamaktadır. Fakat adres beyanları daima ve tertipli olarak Genel Müdürlüğümüzce denetim edilmekte olup kuşku duyulması halinde resen, adres beyanı esnasında kuşku oluşması ya da tıpkı adreste ikamet eden öteki şahısların itirazı halinde ise mülki yönetim amirinin buyruğuyla kolluk vasıtasıyla inceleme yapılarak gerçeğe terslik tespit edilirse cezai yaptırım uygulanmakta ve adres kaydı silinmektedir.”
“100 YAŞIN ÜZERİNDE YAŞAYAN 16 BİN KİŞİ VAR”
“100 yaş üzerindekilerin birinci defa seçmen olduğu” konusuna ait de açıklamada, şunlar kaydedildi:
“80 yaş ve üzeri şahıslardan uzun müddet süreç görmeyen (kimlik kartı ya da adres beyanı bulunmayan) kayıtlar tespit edilerek mülki yönetim amiri buyruğuyla kolluk kuvvetlerince meyyit olup olmadıkları araştırılmakta, yapılan araştırma sonucu meyyit oldukları tespit edilenler nüfus kayıtlarından düşülmektedir. Bu süreç süreklilik arz etmekle birlikte meyyit olmadığı tespit edilenler adres beyanında bulunmaları halinde YSK tarafından seçmen kütüğüne birinci kez seçmen olarak dahil edilmektedirler. Ayrıyeten bilindiği üzere ülkemizde hiçbir zaman nüfusa kaydolmayan şahısların de (saklı nüfus) var olmasından ötürü tespiti halinde bu şahıslar de birebir uygulamaya tabi tutulmaktadır. Günümüz prestijiyle MERNİS kayıtlarına nazaran 100 yaşın üzerinde yaşayan 15 bin 946 kişi bulunmaktadır.”