İran’da her yıl çok sayıda bayan asit saldırısına uğruyor. Nedenleri ve şahıslar değişse de akınlardaki temel emelin bayanın hoşluğunu elinden alıp onu toplumun dışına itmek olduğu bedellendiriliyor.
Anlaşamayan eşler, evliliğe müdahale eden aileler, hesapları beğenmeyen işverenler, evlilik teklifi reddedilen gençler ve daha birçok etken öne sürülse de saldırganların amacının tıpkı çerçevede olduğu belirtiliyor.
Saldırıya uğrayan bayanların rehabilitesi için devlet ve sivil toplum kuruluşları çeşitli projeler yaparken mağdurlara takviye olmaya çalışan çok sayıda vatandaş da bulunuyor.
Fotoğraf: Anadolu Ajansı (AA)
Saldırganın bayanı konuta hapsetme hayallerine su döküyor
Asit saldırısına uğrayan bayanlara kişisel takviye olmaya ve farkındalık oluşturmaya çalışanlardan biri de başşehir Tahran’da elbise tasarımı yapan Amen Hademi. Modacı Hademi, iş yerinde model modeller yerine asit saldırısına uğrayan bayanları çalıştırıyor.
Kadının “dış hoşluğunun ötesinde bir hoşluğa sahip olduğuna” inandığını lisana getiren Hademi, asitli taarruzun failinin, kurbanı olarak gördüğü bayanın hoşluğunu kendince elinden almayı hedeflediğini tabir etti.
Hademi, saldırganın bu formda bayanı konuta hapsedeceğini düşündüğünü belirterek, “Asit saldırganı, bu hareketiyle bayanı meskene hapsedebileceğini sanabilir lakin biz asit saldırısına uğrayan o bayanı model olarak kullanıyoruz” dedi.
Fotoğraf: Anadolu Ajansı (AA)
‘Toplumsal farkındalık amaçlıyoruz’
Toplumsal bir farkındalık oluşturarak kurbanların hayata tekrar bağlanmasına yardım etmeye çaba ettiğini aktaran Hademi, “Mağdurları çalıştırarak asitli ataklara bir yanıt vermek istediğini ve derisi yansa bile bir bayanın toplumun dışına itilemeyeceğini göstermek istediğini” vurguladı.
Meslektaşlarının ekseriyetle model çalıştırdıklarını hatırlatan Hademi, şunları kaydetti:
“Herkes model bayanların uzun uzunluklu, 34 yahut 36 vücut ve beyaz ciltli olması gerektiği üzere fikirlere sahip. Yani model olan her bayandan birtakım hoşluk beklentileri var. Biz asit saldırısına uğrayan bayanları model olarak çalıştırıyoruz. Bu halde bayanın varlığının hoş olduğunu söylüyoruz. Asit saldırganı onun derisini yakarak bayanın elindeki hoşluğu alamaz. Dış hoşluğunu kaybeden bir bayan yeniden de toplumsal ve kültürel bağlantılarına devam edebilir.”
Fotoğraf: Anadolu Ajansı (AA)
‘Başlangıç’
Projesini “Başlangıç” diye isimlendiren Hademi, beyaz elbiseleri tercih etmesinin sebebini ise şöyle açıkladı:
“Çünkü beyaz elbise tekrar hayatın başlangıcı olabilir. Beyaz her şeyin başlangıç sembolüdür. Bu nedenle beyaz, günahsız ve günahsız olmanın nişanıdır. Beyaz renk, tüm renkleri kapsadığı için adalet ve tarafsızlığı ortaya koymaktadır.”
‘Proje çok âlâ karşılandı’
Hademi’nin iş yerinde modellik yapan Masume Atayi de kocasından boşandıktan 2 yıl sonra, barışmayı reddettiği için eski kayınpederinin saldırısına uğradığını söyledi. 12 yıl evvel uğradığı asit taarruzunda görme duyusunu kaybeden Atayi, yaklaşık 4 yıl evvel Hademi’nin projesiyle tanıştığını ve projede yer aldığını aktardı.
Atayi, birinci başta projenin toplumda nasıl karşılanacağını kestiremediğini lakin daha sonra çok düzgün yansılar aldığını söz ederek, “Bu projenin yalnızca sembolik olacağını ve toplumda var olan modellik anlayışından farklı bir iş yapacağımızı düşünüyordum. Benim üzere akına uğramış bayanlar için farkındalık oluşturmak istiyorduk. Lakin proje çok yeterli karşılandığı için bu projede yer almaya devam ediyorum.” dedi.
‘Halk yüzümü kabul etmedi lakin elimden geleni yapıyorum’
Leyla Karibpur ise 4 yıl evvel çalıştığı iş yerinin önünde asitli taarruza uğradığını bildirdi. Hücumun nedenini tam öğrenemediğini anlatan Karibpur, yalnızca varsayımda bulunabildiğini belirtti.
Çocukluğundan beri model olmak istediğini, ailesinin de kendisine takviye verdiğini lisana getiren Karibpur, “Hademi hanım bana modellik teklif etti, ben de kabul ettim. Halk model olarak benim yüzümü şimdi kabul etmedi. Lakin ben bu işte başarılı olmak için elimden geleni yapmaya çalışıyorum” diye konuştu.