Zonguldak’ın Devrek ilçesinde, komşuları Mert Serkan Lülleci’nin bıçaklı atağında eşi Hacer Alkan’ı kaybeden, kendisi de yaralanan Aydın Alkan, yaşadıkları dehşet anlarını anlattı. Aydın Alkan, “Canım gitti benim, bir adedim gitti. İsimli makamlara güveniyorum. Ne ceza verileceğini de iddia ediyorum. Bu bunun yanına kalmasın. Adalet yerini bulsun. 5-6 yılla 10- 20 yılla bırakılmasını istemiyorum. Yapan oğlu, azmettirici babası” dedi.
Olay, 6 Ağustos’ta Devrek ilçesi İsmetpaşa Mahallesi’nde meydana geldi. Terzi Hacer Alkan ile kahvehanede çalışan ve birebir vakitte apartmanın yöneticiliğini yapan eşi Aydın Alkan, iş yerlerinden çıktıktan sonra buluşup, birlikte konuta döndü. Hacer Alkan, konutunun önünde gördüğü komşusu ile sohbet ederken, eşi ise 4’üncü kattaki meskenlerine çıktı.
Bu sırada giriş katta oturan Mert Serkan Lülleci dışarı çıkıp Hacer Alkan’a saldırarak bıçakla boğazını kesti. Çığlık seslerini duyan Aydın Alkan aşağı indi. Merdivenin altından çıkan Lülleci, bu kere Aydın Alkan’a bıçakla saldırdı. Aydın Alkan dışarı çıkıp bağırarak yardım istedi, Lülleci ise kaçtı.
İhbar üzerine olay yerine polis ve sıhhat grupları sevk edildi. Gelen sıhhat takımı Hacer Alkanın ömrünü yitirdiğini belirledi. Aydın Alkan ise hastaneye kaldırıldı. Alkan, tedavisinin akabinde taburcu edildi.
Babasına ilişkin meskende yakalanan, polislere balta ile direnince biber gazı kullanılarak etkisiz hale getirilip gözaltına alınan Mert Serkan Lülleci tutuklandı.
BABASI AZMETTİRMEKTEN GÖZALTINA ALINDI
Mert Serkan Lülleci emniyetteki tabirinde, olay akşamı Hacer Alkan ile diğer bir komşunun babası hakkında ileri geri konuştuğunu tez ederek, mutfaktan aldığı bıçakla evvel Hacer Alkan’a akabinde da koşarak gelen eşi Aydın Alkan’a saldırdığını söyledi. Soruşturmayı derinleştiren Zonguldak Vilayet Emniyet Müdürlüğü Cinayet Ofis Amirliği grupları, Mert Serkan Lülleci’nin babası İsmail Lülleci’yi olayın azmettiricisi olduğu savıyla gözaltına aldı. İsmail Lülleci sulh ceza hakimliğince isimli denetim önlemleriyle özgür bırakıldı.
DEHŞET ANLARINI ANLATTI
Olay akşamı konuta dönerken eşinin apartmanda bir komşusuyla konuşmak için dışarıda kaldığını söyleyen Aydın Alkan, çığlık sesini duyunca aşağıya koştuğunu tabir etti. Alkan, “Merdivenden aşağıya gittim. İsmail Lüleci’nin kapısı kapandı. Ben de eşimi yerde kanlar içinde görünce feleğimi şaşırdım. Merdivenin altında pusu kurmuş, ondan sonra bana saldırmaya başladı. Kara saplı bir bıçakla bana saldırdı. Bıçağı bana vurdu, bunu ittim. Bu kaydı, bıçağa ayağımla bastım, o beni tekrar itti. Bıçağı alıp ikinci sefer vurdu. Boynuma, enseme geldi. Enseme vuruşuyla birlikte ben bunu yeniden ittim, dışarı kaçtım. Bağırdım dışarıda, ‘Cankurtaran yok mu? Eşim gitti, eşim öldü. İsmail’in oğlu öldürdü. Kendisi içeride’ dedim. Çabucak ambulans geldi. Bizi hastaneye kaldırdılar, zira olay yerinde eşim hayatını kaybetmişti” dedi.
‘ONU ÖLDÜRDÜM, SIRA SENDE’
Lüllecinin kendisine saldırırken eşine küfür ederek, “Onu öldürdüm sıra sende” dediğini söyleyen Alkan, “İçeriden İsmail Lülleci bağırdı, ‘Temizledin mi ikisini birden?’ diye, oğlu soruya yanıt vermedi. Konutta iki kişi olduğunu biliyorum, zira kapı kapandı. Sonra İsmail Lülleci’nin oğlu merdivenin altında tuzak kurmuş sonra bana saldırmaya başladı” diye konuştu.
DAHA EVVEL ŞİKAYETÇİ OLMUŞLAR
Apartmanın ortak kullanım alanları, aidatlar konusunda yaşanan kasvetler nedeniyle sorun yaşadıklarını bu nedenle Lülleci ailesinden şikayetçi olduklarını belirten Alkan, “Daha evvel savcılıkta evraklarımız, karakolda tabirlerimiz vardı. Savcılıkta 3-4 tane bunlarla ilgili dilekçemiz var. Bize küfrettiğine dair, bizi taciz ettiğine dair, bize Sizi öldüreceğim, keseceğim’ diye görüntüler var. Bu imgeler olduğu halde savcılık bu bahiste süreç yapmadı, üzerine gitmedi. Bunlarla ilgili hiçbir ceza verilmedi.” dedi.
‘YAPAN OĞLU AZMETTİRİCİ BABASI’
Vücudunun çeşitli yerlerine 50’ye yakın dikiş atılan Alkan, yakınlarıyla hastaneye hekim denetimine geldi. Eşini kaybetmenin acısıyla sık sık gözyaşlarına boğulan Alkan, şikayetçi olduğunu söz ederek, “Canım gitti benim, bir adedim gitti. İsimli makamlara güveniyorum. Ne ceza verileceğini de varsayım ediyorum. Bu bunun yanına kalmasın. Adalet yerini bulsun. 5-6 yılla 10- 20 yılla bırakılmasını istemiyorum. Yapan oğlu, azmettirici babası” tabirlerini kullandı.