Her yerde stadyumları gezmeyi pek önemser ve severim. Yalnızca futbol sevmekten değil. Statlar yaşayan müzeler oldukları için tıpkı vakitte. Muhakkak gün ve saatte binlerce beşerle buluşuyorsunuz ve bir kamusal yer sonsuz mana, tarih ve talihle kuşanıyor. 40.000 kişi ile tıpkı anda en son ne vakit tıpkı hisleri tam da birebir anda hissettiniz, sevindiniz?
Valencia’nın tatlı ve kısa müddette ilişkin hissettiren öyküsüne birlikte bakalım:
1- Stadyumun ismi Estadio Mestalla. 1923 yılında yapılmış.
2- Sizce Valencia Futbol Kulübü’nün resmî renkleri nelerdir? Valencia CF (Club de Fútbol)’nın renkleri: Beyaz, tarihinin birinci formasının rengini temsil ediyor. Turuncu, Valencia’da yenecek en tatlı şey olan portakalı simgeliyor. Siyah da siyah.
3- Batman’i anımsatan ve yarasaya benzeyen logo Valencia Kulübü’nün değil; Valencia kentinin simgesi!
4- Stadın kapasitesi birçok kaynakta 48.600 üzere paylaşılsa da; tıpta birinci ağızdan öğrendiğim stat kapasitesi 55.000.
5- Valencia Stadyumu’nda bulunan bir altın top, İspanya’da yalnızca 5 kulübün müzesinde var. Real Madrid, Atlético de Madrid, Sevilla, Barcelona ve Valencia. Pekala neden?
Lig (La Liga), UEFA ve Avrupa Kupası’nın üçünü de kazanmış olan beş İspanya kulübü var da ondan.
6- Valencia Kulübü’nün birinci logosu ve son logosu ortasındaki fark nedir? Birinci logoda “Valencia FC” (Valencia Fútbol Club) tabiri ikinci ve şu an yeni olan logoda “Valencia CF” haline gelmiş. Öteki bir deyişle daha İspanyol hale gelmiş. “Valencia Club de Fútbol”.
7- Varlığı ve dayanağı ölümsüzleştirilen bir taraftar heykeli, vefatından sonra oğlu ve kulübün iş birliği ile stada yerleştirilmiş. Görme engelli Vicente Aparicio, uzun yıllar kombine alarak Valencia’yı destekliyordu.
8- Valencia CF, Beşiktaş JK ile 2003-2004 döneminde karşı karşıya gelmişti. Tam da o dönem 46. UEFA Kupası Valencia’nın olmuştu.
9- Son günlerden bir transfer “duyum”u ise; Beşiktaş’ın eski kalecisi Fabricio Agosto’nun Valencia’nın yeni kaleci transfer listesinde olduğu…
10- Valencia kentinin içinde gördüğünüz andan itibaren sizi duyguya sokan, kısa müddette ilişkin hissetmenizi sağlayan bir stadyum.
Stat çeşidi, rehber eşliğinde yapılıyor ve hayli kurumsal. “Büyük” kulüplerin stat cinslerinde hissetmediğim coşkuyu burada hissettim. Gidenler, benden selam söylemeyi ihmal etmeyiniz.