Yasa gereği 31 Ekim olarak belirlenen “Diktatörlük, Savaş ve Askeri Darbe’nin Mağdurlarını Anma Günü” hasebiyle Madrid’de merasim düzenlendi.
Başbakan Pedro Sanchez, Meclis Lideri Meritxell Batet ile 17 bakanın hazır bulunduğu anma merasimine, muhalefetteki sağ görüşlü siyasi partilerden kimse katılmadı.
İlk sefer yapılan anma merasimi münasebetiyle diktatörlük devri mağduru birtakım kıymetli bireylerin ailelerine ve derneklere diploma verildi.
Sanchez, burada yaptığı konuşmada, “Geç kaldık ancak hafızamız hala güçlü. Bu maddeyle unutulmanın adaletsizliğine meydan okuyoruz ve kendilerini demokrasiye adayanlara minnet borcumuzu sunuyoruz” dedi.
İspanya’da birinci defa diktatör Franco periyodu mağdurları anıldı. “TÜM İSPANYA KAYDETTİ”
Kendi ailesinde de Franco mağduru olduğunu, bu yüzden bugünü çok önemsediğini aktaran Sanchez, “Acımasız bir savaşta, sürgünde, hapishanede Franco diktatörlüğünün şiddetinde kaybedilen birçok hayatı ayrıyeten o devirde çalınan bebeklerin hayatını onurlandırıyoruz. Fanatizm, mezhepsel şiddet, sivil ve dinî zulüm, halklarda ve ailelerde nefret tohumları ekerek bir ulusu kendi kurbanı haline getirdi. Tüm İspanya kaybetti, bu yüzden ortak bir öykü yaratmak çok önemli” formunda konuştu.
Aşırı sağa da atıfta bulunan İspanya Başbakanı, “gerici güçlerin ilerleyişine karşın demokratik atılımların geri dönüşü olmadığını” vurguladı.
Diktatör Franco devrinin yasa dışı ilan edildiği ve Franco’nun kendi yandaşlarına verdiği unvanların geri alındığı demokratik hafıza yasası gereği, başşehir Madrid’in 50 kilometre kuzeyindeki Valle de los Caidos anıt mezarında gömülü bulunan, iç savaş ve diktatörlük devrinde hayatını kaybeden yaklaşık 33 bin kişinin cenazelerinin çıkarılıp, kimlik tespitleri yapıldıktan sonra ailelerine teslim edilmesi, finansmanı sağlayacak devletin sorumluluğu olarak kabul edilmişti.