Uluslararası Tarım Kentleri Birliği (Agricities) tarafından Kocaeli’de 30 büyükşehirin iştirakiyle ‘2. Mahallî İdareler ve Tarım Çalıştayı’ düzenleniyor. Kocaeli Kongre Merkezinde düzenlenen programa Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Nihat Pakdil, Milletlerarası Tarım Kentleri Birliği Genel Sekreteri Mücahit Sami Küçüktığlı, Vali Seddar Yavuz, AK Parti Vilayet Lideri Mehmet Ellibeş, Afrika, Somali, Balkan ülkelerinden belediye liderleri, 30 büyükşehir belediyesinin yöneticileri, belediyelerin ziraî ve kırsal hizmetler dairesi yöneticileri, mahallî idare temsilcileri, özel dal yatırımcıları, çiftçiler ve akademisyenler katıldı. 4 Kasım tarihine kadar gerçekleştirilecek çalıştayda ülke tarımının daha güzel noktaya getirilmesi için istişarelerde bulunuldu.
Programın açılış konuşmasını yapan Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, “Türkiye dış ticaret hacminin yaklaşık yüzde 18’i vilayetimizde gerçekleşiyor. Geçen yılki ticaret hacmimiz yaklaşık 93.5 milyar olarak gerçekleşti. İhracatımız ise 33.5 milyar dolarla, Türkiye’deki en öndeki kentlerden bir tanesi. Aslında sanayi, bilim kenti olarak tanımlıyoruz lakin tarımda da kıymetli bir potansiyele sahibiz. Kesim olarak tarımda 5. sıradayız, lakin bir çok vilayetten ziraî üretimimiz çok daha fazla. Hatta tarım kenti olarak bilinenlerden daha fazla” dedi.
“ÜLKELER İHRACAT KAPILARINI BU ALANDA KAPATTI”
Tarımın stratejik bir kesim olduğunu söyleyen Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci ise, “Tarımdan hareketle besin bizim vazgeçilmezimiz. Bunun için de bulunurluk, yani arz güvenliği dediğimiz bir kavram var. Bulunurluğu sağlamak zorundayız. Bunun da iki yolu var. Ya üreteceksiniz ya da üretenlerden alacaksınız. Lakin dünya o denli bir dönemeçten geçiyor ki bu dönemeçte, artık besin milliyetçiliği üzere bir kavram ortaya çıktı. Ülkeler ihracat kapılarını bu alanda kapattı. Kendilerine yeterliliğin hesabını yapmaya başladılar. Hasebiyle bizim de ülke olarak, bütün bunları dikkate alarak çalışmalar yapmamız gerekiyor. 2002 yılında iktidarda olan bir parti olarak bu bahislerde çok şükür vaktinde ve yerinde atılması gereken adımlar az da olsa atıldı. Zira üretim için kesinlikle bir iradenin ortaya konulması gerekiyor. Ülke şayet hukuk devletiyse hukuk devletinde mevzuat temeldir. Mevzuatın olmadığı bir yerde gelişme olur mu, evet olabilir lakin bir rastlantısal gelişmeden kelam edilebilir. Hukuk devletinin olmanın gereği olarak oluşturduğunuz mevzuatlarla siz kesimin önünü açarsınız” diye konuştu.
“REFAH DÜZEYİ YÜKSELİYOR VE SOFRALARIMIZ O ESKİ SOFRALAR DEĞİL”
Konuşmasını sürdüren Bakan Kirişci, “Üretim yaparken, ‘Bizim neyimiz var, bunu nerede ne halde üretmeliyiz?’ üzere soruların karşılıklarını vermemiz lazım. Veremiyorsak tahlillerini üretmeliyiz. 2002 yılında biz iktidara geldiğimizde 65 milyon nüfus vardı. Bugün 85 milyon nüfus var. 20 milyon nüfus bunu üzerine eklendi. Bu 20 milyon nüfusun neye tekabül ettiğini söylemeyeceğim. Zira o tarımıyla bize örnek gösterilen ülkelerin nüfusunda üzerlerinde olan bir nüfus son 20 yılda nüfusumuza eklemlenmiş durumda. Refah düzeyi yükseliyor ve sofralarımız o eski sofralar değil. Çocukluk yıllarımızda bulgur pilavı, ayran ve salata yapılmışsa o gün kesin konuk vardı, fakat artık bu menüye bakan çocuk, genç yok. Hasebiyle bizim burada eser çeşitliliğine gitmemiz gerekiyor. Bu ülkeyi ziyaret eden 15 milyon turistimiz vardı ancak bugün 50 milyona çıktı. Bu kâfi değil zira en sıradan ülkelerde bile turizm nüfusun birebir eşiti olmalı deniliyor. Bu yüzden 85 milyon bizim birinci ulaşmamız gereken amaçtır. Lakin 50 milyon bile bizim için değerlidir zira 2002’ye nazaran 3 katından fazla bir artış var. O da yetmedi 2002 yılında 2.8 milyar dolarlık ihracat vardı. 2021 yılında 25 milyar dolar, 2022 yılında 30 milyar dolar olacak, cumhuriyetimizin 100. yılında da bu 2002’deki toplamı 36 milyar dolar eden tüm Türkiye’deki ihracatının muadili bir ihracat tek başına tarımda gerçekleştirilmiş olacak” tabirlerini kullandı.
“Kocaeli İÇİN KENT TARIMI YAPILABİLİR”
Torağın korunması ve suyun iradeli kullanılması gerektiğini söyleyen Bakan Kirişci, “Tarıma bilimi ve teknolojiyi yansıtmamız gerekiyor. Kocaeli için kent tarımı yapılabilir. İstanbul’a Türkiye’de yetişen zerzevat ve meyvenin yüzde 25’i gidiyor. 76 vilayetten gidiyor ve 270 bin kamyonla taşınıyor. Bu kamyonlar 140 milyon kilometre yol kat ediyor 117 bin ton karbondioksit salıyor. Kocaeli’nin İstanbul için bu üretimi yapması ve bunu incelemesi gerekir. Kocaeli’de tabi büyük bir kent ve 2 milyonun üzerinde nüfusu var. Türkiye’de beşinci sırada nüfus fazlalığı bakımından ancak tarım yerleri bakımından arazi büyüklüğü noktasında Türkiye’de 75. sırada. Bu manada çok gerilerde” dedi.
“TIBBİ VE AROMATİK BİTKİLERİN UN, YAĞ VE ŞEKERİN YETİŞTİRİLDİĞİ YERLERDE YETİŞTİRİLMESİNE ASLA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ”
Herkese seslenmek istiyorum diyen Bakan Kirişci, “Stratejik dediğimiz bölümün stratejik eserleri vardır. Tıbbi ve aromatik bitki. Buna ödenen var. Yani dışarıdan ithal ettiklerimiz var, bizim de üreterek ihraç ettiğimiz var ama biz bunları taban yerde un, yağ ve şekerin yetiştirildiği yerlerde yetiştirilmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Bu mevzularda lokal idareler olarak hassas olmamız gerekir. Suyu ihtisaslı kullanmalıyız. Zira tarım suyun 3’te 2’sini tüketen bir kesim. Mahallî idarelerin kırsalla kenti barıştırması gerekiyor, geçmişte bu yanlış yapıldı. Tıpkı ‘Zeytin yağlı yiyemem ancak basmada fistan giyemem ama’ dedirtip bu türküleri söylettirip bizim elimizden zeytin ve tereyağını alarak onun yerine margarini koyanlar oldu. Onun kurtuluşunu gelip kentlerde aradık ancak kentlerin etrafında sıhhatsiz ömür alanları oluşturduk. Kentin başka kırsalın başka kültürü vardı ancak bunlar çatıştı. Mahallî yöneticilerden istediğim kırsala her zamankinden daha fazla hassasiyet gösterelim. Kentten kırsala bir sönüş başladı. Körlerin hayat merkezleri, toplumsallaşma alanları olmalı. Toplumsallaşma olanlar oraya kurmamız gerekiyor” formunda konuştu.
“YAKIN VAKİTTE Tarım ORMAN GENÇLİK KURULU YAPACAĞIZ”
Pandemiyle birlikte kentten kırsala hakikat bir dönüş başladığını söyleyen Bakan Kirişci, “Örnek bir köyü örnek seçtik. Bakan Murat Kurum’un da takviyesini alırız diye onun köyünü seçtik. Orada örnek bir kırsal hayat oluşturmaya çalışıyoruz. Bakanlık olarak elimizden geleni yapmaya hazırız. Köylerin ömür merkezleri, toplumsallaşma alanları olmalı. Sıhhat, eğitim ve toplumsallaşma ismine köylere kimi üniteleri taşımamız gerekiyor. Yakın vakitte Tarım Orman Gençlik Kurulu yapacağız. Bunu belediyelerimizde çok kolay bir biçimde yapabilir. Bu Tarım Orman Gençlik Kurulu de dünyada bir birinci olacak. Tarımda faaliyet gösterenlerin yaşı 55 yaş ve üzeri. Benim yaşımdaki adamdan inivasyon çıkmaz. Kimden çıkar teknofest jenerasyonundan çıkar. Gençlerin de kırsala tarıma olan ilgisini arttırmamız ve onları teşvik etmemiz gerekiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın diplomatik başarısıdır tahıl koridoru. Gündeme gelen bir tahıl koridoru askıya alındığı güne kadar toplam taşınan gemi sayısı 433. Bu gemilerle 10 milyon ton civarında tahıl başta olmak üzere eserler taşındı. Maalesef yüzde 61’i buna en az gereksinimi olan güçlü ülkelere gitti. En fazla muhtaçlık duyanlara da yalnızca yüzde 5.4-6’lık kısmı gitmiş oldu. bu adaletsizliği ortadan kaldıracak kişi mahallî yöneticilerdir” sözlerini kullandı.
Konuşmaların akabinde Bakan Kirişci’ye ikram verildi ve toplu fotoğraf çekildi.