İmam hatip liselilere yönelik 4 ay evvel sarf ettiği kelamlardan ötürü hakkında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik yahut aşağılama” teziyle soruşturma başlatılan müzikçi Gülşen, 25 Ağustos’ta tutuklandı. Gülşen’in tutuklanması tüm toplum kısmından reaksiyon görürken, Gülşen, Bakırköy Bayan Kapalı Cezaevi’ne götürüldü. Avukatı, Gülşen’in tutukluluğuna itiraz etti.
Tahliye ve konut hapsi
Bugün tutukluluğa itiraz talebini kıymetlendiren mahkeme, Gülşen hakkında tahliye kararı verdi. Mahkeme, Gülşen hakkında verdiği tahliye kararında, konutu terk etmeme formunda isimli denetim kararı verdi.
Mahkeme kararında “Suçun vasıf ve mahiyeti, kanıtların toplanmış olması, kaçma kuşkusunun bulunmaması, bakmakla mükellef yaşı küçük çocuğunun olması…” sözlerine yer verdi.
İsmail Saymaz, mahkeme tutanağını paylaştı:
Gülşen sözünde ne demişti?
Gülşen sözünde kelam konusu konserin 30 Nisan 2022 tarihinde Ataşehir’de olduğunu söyleyerek, “Ben 25 yıllık sanatçıyım. Benim müzisyen çalışma arkadaşlarım var. Bu kümeyle birlikte konserlerde sahne alırım. Benim takımımda klavye müzisyeni olarak yer alan Miraç isimli arkadaşımın lakabı imamdır. Ayrıyeten arkadaşlara kendi ortamızda aptal, salak, sapık olarak şakalaşırız. Talihsizlik olarak bu iki söz bir ortaya gelmiştir. Arkadaşımız imam hatipte okumamıştır. Kümede tüm arkadaşlarımın lakabı mevcuttur” dedi.
Konuşmanın konserin hatırlamadığı bir anında olduğunu söyleyen Gülşen, “Muhtemelen müzik ortasında Miraç ile ortamızda geçen konuşmadır. Ben orkestrama hitaben, ‘Beni seyircilerimin ortasında omuzlarınızda taşıyın’ demem üzerine bana orkestra ortasından, ‘Seni imam taşısın’ formunda yanıt verince bahse husus konuşma ortamızda geçmiştir. Bu konuşma konsere katılanlara ya da medyada hitaben yaptığım bir konuşma değildir. Ben ülkesini seven, fırsat eşitliğine inanan, kimseyi ayırıp örselemeyen bir sanatçıyım. Bu kısa imaj aylar sonra kim tarafından ne gayeyle servis edildi bilmiyorum. Lakin provakatif maksatlı olarak servis edildiğini düşünüyorum. Aramızdaki esprilerin bu haliyle kamuoyuna yansıması sonucu yanlış anlaşıldığını düşünüyorum” dedi.İmam hatiplileri kötülemek için bu konuşmayı yapmadığını söyleyen Gülşen, “Ülkenin tüm bedellerine ve hassasiyetlerine hürmetim sonsuzdur. Katiyen atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Ayrıyeten yaşanan olayın vakitsiz bir yerde gerçekleşmesi talihsizliktir.
Ben memleketimin bütünlüğünü din, lisanı ırk hiçbir biçimde kategorize etmeden ülkemin bütünlüğünü ve refahını görmek için gayret ediyorum. En yakın arkadaşıma yaptığım esprinin insanları kışkırtıcı bir formda yorumlanmasını kabul etmiyorum. Ben yıllardır tanınan bir beşerim. Şu ana kadar meslek hayatımda rastgele bir kümesi yahut insanı ayırt ya da kategorize etmedim. Şakalaşmanın rastgele bir kümeye yönelik nefret içerikli olarak algılanması beni çok üzmüştür” dedi.Gülşen’in hakimlik sorgusunda verdiği tabirde de emniyet ve savcılıkta verdiği ifadeyi tekrar ettiğini söyleyerek, “Bana muhtaçlığı olan bir çocuğum var. Ben kabahat işlemedim. Bana muhtaçlık olunan her an gelebilirim. Tutuksuz yargılanmak istiyorum. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Özgür bırakılmayı talep ediyorum” tabirlerini kullandı.