İngiltere’de demir yolu çalışanlarının, iş kayıpları, çalışma şartları ve emeklilik maaşlarındaki uyuşmazlıklar nedeniyle başlattığı iş bırakma aksiyonu devam ediyor.
İngiltere’nin en güçlü sendikaları ortasında yer alan Demiryolu, Denizcilik ve Nakliyat Sendikası (RMT) ve Raylı Ağ Sendikası (Network Rail) üyesi yaklaşık 45 bin çalışanın 15 Ağustos’ta başlattığı iş bırakma hareketi sürüyor.
Demir yolu çalışanları, fiyatların enflasyonla uyumlu formda artırılmasını ve emeklilik haklarının güzelleştirilmesini talep ediyor.
Hafta sonu ülkenin farklı noktalarında uzun vakit evvel planlanmış tatillerini yapmak için yola çıkan yüz binlerce tren yolcusu, terminallerde uzun mühlet bekledikten sonra planlarını değiştirmek yahut iptal etmek zorunda kalıyor.
Ulusal Tren Ağının (National Rail) yaptığı açıklamaya nazaran, ülkede birtakım özel firmalarca tren seferlerinin yalnızca beşte biri yapılabiliyor.
“Bizler de Kovid-19 üzere unutulduk”
Greve katılan Anilla isimli demir yolu çalışanı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çalışanların içinde bulunduğu makus şartlarda güzelleştirme talebiyle RMT’nin 15-20 Ağustos için ilan ettiği “ulusal grev haftasında” üçüncü kere 24 saatlik iş bırakma aksiyonuna gittiklerini aktardı.
Anilla, hükümetin demir yolu çalışanlarının şartlarında üçte bir kesintiye gitmeye hazırlandığını, buna karşı sendikayla birlikte uğraş ettiklerini kaydetti.
İsviçre’den tatil için İngiltere’nin başşehri Londra’ya gelen James Ball ise Euston Tren İstasyonu’ndan İskoçya’nın Glasgow kentine gitmek istediğini lakin rezervasyonların dolu olduğuna, birtakım koltukların ise birden fazla şahsa satıldığına şahitlik ettiğini söyledi.
Ball, Glasgow’dan Londra’ya dönüşte 4,5 saat sürmesi gereken seyahatin 6 saate kadar uzadığını ve birtakım yolcuların ise koridorlarda çantalarıyla ayakta seyahat yaptığını aktardı.
Hükümet sendikaları sert lisanla eleştiriyor
Sendikalarla rastgele bir görüşme yapmayacağını söyleyen İngiltere Ulaştırma Bakanı Grant Shapps, emekçi sendikalarının önderlerinin yoldan çekilerek personellerin yeni fiyat teklifi için oy kullanmalarına müsaade vermesi davetinde bulunmuştu.
Ülkede başbakanlık koltuğunun iki adayından biri pozisyonunda olan Dışişleri Bakanı Liz Truss ise sendikaların grev kararlarını “militan eylemler” olarak tanımlayarak, ileride ülke iktisadını sekteye uğratan benzeri grevlerin engellenmesi için elinden geleni yapacağını belirtmişti.
“Hükümet grevleri kışkırtıyor”
Hükümetin siyasetini eleştiren muhalefetteki Emekçi Partisi’nden Londra Belediye Lideri Sadık Han ise “Hükümetin davranış biçimi, yalnızca ulaştırma kesiminde değil öteki kesimlerde de sendikaların grev hakkını kısıtlamaya yönelik bir yasanın ön adımı olarak kasıtlı formda ülke genelinde grevleri kışkırtma maksatlı üzere.” tabirini kullanmıştı.