28 Şubat tutuklusu Korgeneral Hakkı Kılınç’ın oğlu Mehmet Koray Kılınç cezaevindeki babası için bir mektup kaleme aldı. Kılınç babasına, “Lütfen cezaevinde ölmeyin” diye seslendi.
üSözcü gazetesi muharriri Aytunç Erkin, Mehmet Koray Kılınç’ın mektubunu köşesinde paylaştı. Kılınç mektubunda şunları kaydetti:
“Öncelikle sana ve birebir kumpas davasından tutuklu bulunan öteki vatansever kumandanlarımıza selam ve hürmetlerimi iletiyorum. İleri yaşınıza karşın çok güç bir süreçten geçiyor olduğunuzu biliyoruz. Yeniden de her şeye karşın umarım hepiniz güzelsinizdir, umutlusunuzdur ve sağlıklısınızdır. Bazen beklemek tek deva olabiliyor hayatta ve bekleyerek elde edilen mutluluğun da ayrıcalıklı olduğunu sen bize evvelce öğretmiştin. Bir de her gece yatarken etmemiz gereken dualar var öğrettiklerin içinde… İşte ben o duayı torununa da öğrettim. Bu bekleme sürecinde o da küçük yaşına karşın duasını yapıp o denli uykuya dalıyor. Birebir bizler gibi… Davasında haklı olan herkesin duaskabul olmasını Allah’tan bir kere daha diliyorum.
Tutuklanmanın üzerinden neredeyse 1 yıl üzere bir vakit geçti. Demem o ki; zati sonlu olan hayatının kocaman bir yılını maalesef haksız yere yeniden cezaevinde geçirdin. Evvelki cezaevi sürecini de katarsak şayet neredeyse 3 yıl üzere bir vakit mahkum olarak yaşadın. Hayatının birinci evrelerini yokluk ve zorluklarla geçirmiş, ortalarını dik duruş ve vatan sevgisiyle geçirmiş bir askerin hayatının son evreleri zindanlarda geçmemeliydi. Ben de senin üzere düşünüyorum ve her vakit dediğin üzere her şeyde bir hayır vardır diyorum. Er ya da geç adalet tecelli edecektir diyorum, inancımı yitirmiyorum. Lakin yeniden de bu dilekler, içinden geçtiğimiz bu olumsuz sürecin; ağır, üzücü, yıpratıcı ve düşündürücü olduğu gerçeğini ortadan kaldırmıyor maalesef.
Bu ortada geçen hafta 83’üncü yaşına girdin. Bu vesileyle doğum gününü kutluyor ve yeni yaşının sana memnunluk, sıhhat ve özgürlük getirmesini diliyorum. Zira sen insan olarak her şeyin en hoşunu hak ediyorsun. Motamot tıpkı yazgısı paylaştığın öbür bedelli komutanlar/silah arkadaşların gibi…
Tutuklu bulunduğun müddet içinde bize tekraren mektuplar gönderdin. Bu mektuplarında dava sürecinden bahsettin, his ve niyetlerini tabir ettin, hayatla ilgili sorular sordun, yanıtlar verdin. Hatta gözlemci bir mâhkum olarak cezaevi süreciyle ilgili düzenleyici fikirlerini dahi paylaştın.
Ben de sana bir mektup göndermek ve birtakım sorular sormak istedim, (Tabii başka tutuklu vatansever kumandanlara da şayet müsaadeleri olursa.)
Bizler bilmeden, fark etmeden, görmeden; taammüden adam mı öldürdün/öldürdünüz? Bir yeri mi bombaladınız?
Masum insanlara, çocuklara, bebeklere azap mi yaptınız? Özür dilerim lakin çocuklara cinsel tacizde mi bulundunuz?
Sevgili babam ve bedelli kumandanlarımız; büyük okyanuslarda gayretler verdiniz, bir kaşık suda boğulmayın! İnanıyoruz ki; kesinlikle birileri sesimizi duyacak, adalet yerini bulacak ve ortamıza sapasağlam döneceksiniz.Ve son olarak: Lütfen orada ölmeyin… Selam ve Saygılarımla…