İYİ Parti Genel Lideri Meral Akşener, ziraî eser üretimi için Venezuela’da toprak kiralamak için ziyaretlerde bulunan Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi’ye sert çıktı. Akşener, “El alemin çiftçisini varlıklı ederken, kendi çiftçini açlığa mahkum ediyorsan ne yerlisin ne milli” diye konuştu.
İYİ Parti Genel Lideri Meral Akşener, esnaf ziyareti için gittiği Ordu’nun Aybastı ilçesinde kendisini bekleyen vatandaşlara hitap etti, gündemi kıymetlendirdi.
Meral Akşener, iktidarın tarım siyasetlerini eleştirdi: “Tarım Bakanı övünerek ne ilan etmiş biliyor musunuz? Venezuela’da yer kiralamışlar. Buğday yetiştirmek için toprak kiralamışlar. Günahtır kardeşim günahtır”
“BİR YANLIŞLIK OLDU TÜRKİYE’DE”
Siyasetin hizmet etmek olduğunu belirten Akşener, şöyle konuştu:
*Siyasetin en değerli yanı da; millet asıldır, siyasetçi vekildir. Münasebetiyle asıl bir karar verir, vekil ona uyar. Artık uzun bir vakittir, bir yanlışlık oldu Türkiye’de.
*O yanlışlık da şu; sizin sıkıntılarınızın konuşulduğu, evvel bu kaygıların öğrenildiği, sonra bu kederlerin anlatıldığı, sonra da kamuoyu ile bu kaygıların nasıl çözüleceğinin paylaşıldığı bir sistem olması gerekirken, sizin sıkıntılarınızın hiçbirinin konuşulmadığı, dinlenilmediği lakin her birimizin Allah’ın yarattığı farklılıklarımız üzerinden birbirimizle arbede ettirildiğimiz bir nizamdan geçtik.
*Benim size söyleyeceğim şey şu; siz asılsanız -ki öylesiniz, siz milletseniz -ki öylesiniz, siz seçmenseniz -ki öylesiniz, siz velinimetsiniz.
“ESNAF, ÜLKENİN BEL KEMİĞİ”
Seçmenin velinimet olmasının siyasetçiler tarafından uzun bir vakittir unutulduğunu kaydeden Akşener, şu tabirleri kullandı:
*Ben iki buçuk yıldır ilçe ilçe, esnaf esnaf, kent şehir geziyorum. Şu dükkanların içinde hiçbir siyasi partiyi yermedim. Kendi partimi hiç övmedim.
*Propaganda hiç yapmadım. Bunları neden yapmadım biliyor musunuz? Zira o dükkanların içinde iş gören esnafımız, endüstricinin ürettiğini satar, çiftçinin ürettiğini satar, o olmasa besicinin ürettiği ortada kalır, o olmasa endüstricinin ürettiği ortada kalır.
*Yani esnaf bu ülkenin iktisadının bel kemiğidir. Hasebiyle çok uzun bir vakittir biz esnafı unuttuk.
*Esnaf ne yer, ne içer, nasıl bir kederin içindedir, memnun mudur, mutsuz mudur, unuttuk. O esnaf dükkanlarının içinde en değerli ögelerden birisi de, esnafın müşterisi velinimetidir.
*Esnafın müşterisini velinimet kabul ettiği o anlayışı, siyasetçi cenahına da taşıyıp; seçmen velinimettir anlayışını sizlerin talebiyle oturtmak üzere bir maksatla yola çıktık.
“HAMİLE İNEĞİ BÖLÜME GÖNDEREN GÖZÜYAŞLI BESİCİLER VAR”
Esnaf dükkanlarının içinde karşılaştıklarını anlatan Akşener, “Gördüm ki, şayet sıkıntılar konuşulmazsa, şayet kederlere deva üreterek siyasetçi bir rekabetin içine girmezse, çırak çıkıyorsunuz. Daima birlikte çırak çıkılıyor” diye ekledi.
Uzun bir vakittir, Kanada, Ukrayna, Rusya üzere pek çok yerden nohut, mercimek, buğday alındığını, saman ve hayvan ithal edildiğini lisana getiren Akşener, buna karşı gebe ineğini bölüme gönderen gözü yaşlı besiciler olduğunu tabir etti.
“EL ALEMİN ÇİFTÇİSİNİ GÜÇLÜ EDİP KENDİ ÇİFTÇİNİ AÇLIĞA MAHKUM EDİYORSUN”
“Harcadığı paranın karşılığını alamayan ister besici, ister süt üreticisi, ister çiftçi; sonuç itibariyle çiftçilikten, besicilikten çıkar oldu” diyen Akşener, kelamlarını şöyle tamamladı:
*Tarım Bakanı övünerek ne ilan etmiş biliyor musunuz? Venezuela’da yer kiralamışlar. Buğday yetiştirmek için toprak kiralamışlar. Günahtır kardeşim günahtır.
*24 milyar lirayı Hariri’nin cebine koydunuz. Buradaki insanların vergisiydi, buradaki insanların cebinden çıkmıştı. Niçin, aile dostunuzdu. 24 milyar lira!
*Nisan ayında gübre atamadı çiftçimiz. O gübreyi parasız verebilirdiniz. Siz buğday üreticisini tarladan çektin aldın, Venezuela çiftçisine para ödüyorsun.
*Venezuela çiftçisini varlıklı eden o kirayla biz fındık üreticisine 74 lira verebiliriz. 74 lira vermek zorundayız.
*El alemin çiftçisini güçlü ederken, kendi çiftçini açlığa mahkum ediyorsan ne yerlisin ne ulusal. Onun için beraberce yapmamız gereken şu; siz evvel velinimet olduğunuzu bileceksiniz.
*Benim üzere herkesi buraya getireceksiniz karşınızda resmi tazim durduracaksınız. Oylarınızı bizleri imtihana çekerek, en sıkıntı koşullarda, en güç imtihanlardan geçirerek vereceksiniz.
*Ben de, biz de dahil. Ne demek 5 maaş, ne demek 10 maaş, ne demek 15 maaş almak danışmanlıkta?
*Gençlere ‘Kaç lira var oğlum cebinde’ diye soruyorum. Bugüne kadar en fazla 25 lira çıktı. Bu türlü bir sistem harami bir sistemdir.
*Senin çocuğun işsizken, umutsuzken, bu ülkede nefes alamıyorken; öteki ailelerin çocukları ayıları-dayıları varsa emeksiz ballı maaşlara geçiniyorsa bunun ismi kul hakkıdır, adaletsizliktir, hukuksuzluktur.