Devlet Bahçeli’nden dikkat çeken ‘idam’ açıklaması

MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli partisinin küme toplantısında konuşuyor. Bahçeli’nin açıklamalarının satırbaşları şöyle:

Bahçeli’nin açıklamalarından satır başları:

CÜNEYT ARKIN’IN VEFATI

Bugün sabah saatlerinde, Yeşilçam’ın duayeni, Türk tarihini sevdiren sinemaların unutulmaz ismi Cüneyt Arkın’ı kaybettik. Merhum Arkın milyonların kalbine taht kurmuştu. Duruşuyla ve ahlaki vasfıyla, ulusal şuuruyla, her vakit hatırlanacaktır. Aziz milletimize başsağlığı diliyorum.

Yerinde saymak demek geriye gitmek demektir. Daima ileriye gideceğiz. En büyük makam, en büyük hak çalışanlara aittir. Karşımızdaki okyanusu bakarak geçemeyiz. Zorlukları boş mazeretlere sığınarak yenemeyiz. Atak üstünlüğünü elimizde tutacağız, hiçbir vakit ümitsizliğin pençesine düşmeyeceğiz. İşleyen demire pas yapışmaz, emek olmadan yemek olmaz.

MHP, adım adım 2023’ün temel taşlarını döşemektedir. Bugünün işini yarına bırakmadan çalışıyoruz, üretiyoruz. Geceyi gündüzle buluşturup, çalışmanın faziletiyle yoğruluyoruz. 18 Şubat’tan bugüne kadar 589 ilçemizi ziyaret ederek MHP’nin ve Cumhur İttifakı’nın bildirilerini taşıdık, vatandaşlarımızla görüştük.

18 HAZİRAN MESAJI
Zafer benim diyebilenlerin mükafatıdır. Hem farelerin şerrini defedeceğiz hem ambarımızı doldurmanın çabasında olacağız. Cumhur İttifakı’nın önü açıktır, zillet ittifakının önü kapalıdır. Cumhur İttifakı’nın iktidar yürüyüşünü durdurmaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Zillet ittifakı fazla heyecan yapmasın, havlu atıp nal toplayacakları günler yakındır. Seçim 18 Haziran 2023’te yapılırsa 356 gün kalmıştır. 24 Haziran’da yapılan seçimin üzerinden geçen 4 yılda kimin vatan sevdalısı kimin işbirlikçi ve Türkiye aykırısı olduğunu tescillemiştir. Zillet faillerine diyorum ki yenilen pehlivan güreşe doymazmış lakin sizi doyuracağız.

Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylığı legaldir, yasaldır, anayasaldır. 2023’te Sayın Cumhurbaşkanımız tekrar, yine hatta çok güçlü bir halde Cumhurbaşkanı seçilecektir.

MİLLET İTTİFAKI’NA TEPKİ
Saadet Partisi Genel Lideri, ‘Yüzde 100 kazanırız diyemem fakat yüzde 99,99 kazanırız’ açıklaması yapmış. Şu temelsiz ve ucube kehanete güler misiniz ağlar mısınız? Biz Sayın Karamollaoğlu’na hayal dünyasına mutluluklar diliyorum.

Hiç kimse merak etmesin istikbalin kudreti tekrar büyük Türk milleti olacaktır. Biz nereye gittiğimizi, nereye gideceğimizi, gidince ne yapacağımızı ismimiz üzere bilenlerdeniz. Biz zillete düşenlerle değil, Türkiye sevdasıyla tutuşan adam üzere adamlarla yürüyoruz.

KARADENİZ’DE SEL FELAKETİ
Doğal felaketlerle gayret vakte ve çok sıkıntı koşullara karşı yapılan insanüstü çabadır. İklim değişikliği başta olmak üzere farklı sebeplerden ortaya çıkan sel, su taşkınları hayatın olağan akışını etkilemektedir. Dün görülen sağanak yağışlar üzücü gelişmelere yol açmıştır. AFAD ve Meteoroloji tarafından kırmızı kod uyarısı yapılan Kastamonu’da çay ve dereler taşmış, İnebolu’da köprüler yıkılmıştır. Kelam konusu vilayetlerimizde tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun diliyor, ziyanların karşılanacağına inanıyorum.

ORMAN YANGINLARI
Bir öbür husus da orman yangınlarıdır. Ormanlarımız ulusal servetimizdir. Bu serveti korumak her vatan evladının ihmal edemeyeceği vazifedir. Ormanlar hem gücümüz hem süsümüzdür. Denizlerin en mavisi bizdedir, çiçeklerin en solmazı bizdedir, yeşile düşman kesilenler, ormana tahammülsüz olanlar canımızı da yakmaktadır. Ormanlar coğrafyanın akciğeri, pek çok canlının yuvasıdır. Ormana kast edenler vatana kast etmiştir. İhanetle, rezaletle ve cinayetle izah edilemeyecek bir berbatlığın faili olmuştur.

Marmaris’te 4 bin 500 hektarlık alan yangından ziyan görmüştür. Kahrolduk. Yeşile, tabiata, ormana, canlılara, köylülere ve Türkiye’nin doğal varlığına sabotaj ve akın içinde olanlara en ağır cezayı vermek milletimizin haklı beklentisidir. Ormanlarımızı yakanların hayat ışığını söndürmek boynumuzun borcudur. Her canı sıkılan bir yeri yakarsa ulusal varlığımızı nasıl koruyacağız? Bu vatan düşmanına hangi cezayı verirsek yüreğimiz soğuyacaktır?

İDAM CEZASI: DAYANAK VERMEYE HAZIRIZ
Hainler ormanlarımızı ateşe vererek hıyanetlerini kusmuşlardır. Ağaçlarımız yansa da dikilecek fidanlarımız vardır. Tekrar yeşillendirmek namus borcumuzdur. Anayasa’nın 169’uncu hususunda ormanların korunmasıyla ilgili kararlar yer almaktadır. Yanan ormanların yerine yeni ormanların yetiştirileceği, tarım ve hayvancılığın yapılamayacağı, nezaretinin devlette olduğu ortadadır. Ormanlara ziyan verecek hiçbir teşebbüse müsaade verilemeyecektir.

Ormanları yakmak, ormanı yok etmek maksadıyla işlenen hataların af kapsamına alınmayacağı da çok net bir halde kural altına alınmıştır. İdam cezası tartışmasının faydalı gördüğümüz, kanun teklifi gelirse takviye olacağımızı beyan ve tabir ediyorum. İdam cezasının bayan cinayetleri, tecavüz ve terör kabahatlerinin da içermesini ümit ediyorum. Üzerimize ne düşüyorsa yerine getirmeye hazırız. Pınar Gültekin’e, Nurcan Karakaya ile Bedirhan Mustafa’ya ilahi hesap günü çattığında ne diyeceğiz.

 

Ayrıntılar geliyor…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir