Abdülhamid Han’ın Kâşif’i: 3 bin metre derinde operasyon

Türkiye, savunma sanayiinde yalnızca karada değil denizlerde de büyük ilerleme kat ediyor. Türkiye’nin derin deniz sondaj faaliyetlerinde en kritik ögelerinden biri olan Kâşif İnsansız Su Altı Aracı’nın üçüncüsü Abdülhamid Han gemisinde yerini almak için hazırlanıyor. Türk mühendisleri tarafından üretilen Kâşif 1’in yerlilik oranı yüzde 53 civarında olurken Kâşif 3’ün yerlilik oranı % 80’e yükseldi. Memleketler arası alanda ilgi gören su altı robotları, Türkiye’nin denizlerdeki eli, kolu ve gözü oldu.

YERLİLİK ORANI HER ESERDE ARTIYOR

Kâşif 3’ü üreten Armelsan, Türkiye’nin yerli ve ulusal savunma sanayiinde çok değerli işlere imza atan firmalarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Armelsan Savunma Teknolojileri Genel Müdürü Can Emre Bakım, Kâşif 3’ün yüzde 80 oranında yerlileştiğini vurgulayıp “İlk yapılan Kâşif 2020 yılında üretilmişti ve o vakit daha gaz keşfi yapılmamıştı, gaz keşfinin yapılması ile birlikte gereksinimlerde değişikliklere bağlı olarak sistemde birtakım minör değişiklikler yapıldı. Her robotta yerlilik oranları arttırıldı. Kâşif 1’de yüzde 53 civarında yerlilik oranımız varken Kâşif 2’de yerlilik oranımızı yüzde 65’in üzerine çıkardık. Kâşif 3’te ise yerlilik oranımızı %80’e çıkardık. İlerleyen periyotlarda bu oranlarımızı daha da fazla yükseltmeyi hedefliyoruz.” dedi.

DÜNYADA 4. ÜLKEYİZ

Kâşif’in, 3 bin metre derinlikte dahi çalışabildiğini söyleyen Bakım, “Sondaj gemisine canlı olarak manzara aktarabilen, sondaj gemisinden gelen talimatlar çerçevesinde conta değişimi yapan, kuyu başı paklığı, kesme-biçme faaliyetlerini tek başına yapabilen tabiri caizse denizde elimiz kolumuz ve gözümüz olmuştur. Kâşif 1 Fatih Sondaj gemimizde şu an 12 bin saattir faal olarak vazife yapıyor. Yasal sondaj gemimizdeki Kâşif 2’nin faal çalışması 7 bin saati geçti. Kâşif 3’ün de bir o kadar çalışacağını düşünüyoruz. Daha evvelden hidrolik olarak üretilen aygıtlar, şu an itibariyle hibrit aygıtlara dönüşmüş durumda dünyada faal olarak üretim yapan 3 ülke bulunuyor biz de 4. ülke olduk. Şu an Kâşif dünya üzerindeki en yüksek iş gücüne ve en yüksek hidrolik güce sahip aygıt pozisyonunda.” sözlerini kullandı.

DIŞARIDAN AĞIR İLGİ VAR

Kâşif’i öbür global firmalardan yaklaşık yüzde 35 oranında düşük maliye ürettiklerini söz edin Emre Bakım, “Uluslararası alanda dost ve kardeş ülkelerin ağır ilgisine ve talebine maruz kalıyoruz. 2023 yılı itibariyle milletlerarası fuarlarda Türk mühendislerimizin eserlerini sergileyeceğiz. Hem Karadeniz’deki gaz alanımızda ve yeni açılacak sondaj kuyularında, hem de kısmet olursa Akdeniz’de yapılacak keşif sonrası tüm faaliyetlerde kullanılan su altı robotlarının büsbütün yerli olması birinci gayemizdir. Natürel ki bununla yetinmeyerek yakın periyotta ihracat başarısı sağlamayı da hedefliyoruz.” dedi.

Atina alarmda!

Abdülhamid Han Sondaj Gemisi, Yunanistan’ı panikletmeye devam ediyor. Daha evvel sondaj gemisi için üç farklı hayali senaryo üreten Yunan basını bu kere Kıbrıs’a çıkarma yapıldığı tarih için farklı bir senaryo ortaya attı.

Dünyada yalnızca 5 tane olan ve birisi de Türkiye’de bulunan Abdülhamid Han Gemisi’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gösterdiği gayeye gerçek yola çıkmasının yankıları sürüyor. Yunan basını gemiyi bir defa daha manşetlerine taşırken tarih vererek ‘en tehlikeli senaryoyu’ açıkladı.

15 AĞUSTOS ENDİŞESİ

Daha evvel geminin vazife yeriyle ilgili üç farklı senaryo ortaya atan komşu basını dördüncü ve en tehlikeli senaryoyu da dün açıkladı.
Ta Nea gazetesi, Atina’da Kıbrıs’a çıkarma yapıldığı 14 Ağustos’tan bir gün sonrası için 15 Ağustos’ta sıcak bir durumun yaşanmasından endişelenildiğini sayfalarına taşıdı. Gazete, Türkiye’nin terör örgütü FETÖ ve PKK üyelerinin kaçış rotası olan Evros ve ona yakın olan adaların açıklarında da çalışma yapabileceğini yazdı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir