Yunanistan’da patlak veren dinleme skandalı siyasi çalkantıya neden olmaya devam ediyor. Başbakan Kiriakos Miçotakis’in dün akşam gerçekleştirdiği özür konuşması muhalefet partilerini tatmin etmedi. Ana muhalefet, yaz tatilindeki meclisin fevkalâde toplanması için harekete geçti.
Muhalefet partilerinin muhafazakâr hükûmete yönelik siyasi çıkışları devam ediyor. Yunanistan’ın Yeni Demokrasi iktidarına yakın duran medyası ise dinleme skandalını gündemden düşürmeye çalışıyor.
Yunanistan’ın muhalif medyasına yansıyan son bilgilere nazaran ana muhalefet partisi Syriza’nın başkanı Aleksis Çipras alışılagelmiş tenkitlerin bir adım ötesine geçerek Meclis Lideri Konstantinos Tasoulas ile temasa geçerek meclisin yaz tatilinin askıya alınmasını ve Başbakan’a bağlı ulusal istihbarat teşkilatı EYP tarafından siyasetçilerin ve gazetecilerin izlenmesi konusunda genel heyette harika bir görüşme yapılmasını talep etti.
Çipras’ın davetiyle ilgili olarak meclis başkanlığına gönderdiği mektupta “Başbakan’ın, meclisin yaz tatilinde olmasını fırsat bilerek, Meclis’te yapılması gereken kapsamlı ve kamuoyuna hesap verme prosedüründen kaçınmaya çalışmış ve konuşmasını hazırlanmış, görüntüye kaydedilmiş bir duyuru aracılığıyla yapmayı tercih ettiğini” belirtti.
Çipras Meclis Lideri’nden, yasama ve parlamenter kontrol yetkilerinin mümkûn olan en kısa müddette kullanılmasını kolaylaştırmak ve gündemle ilgili fevkalâde bir tartışma davetinde bulunmak için demokratik misyonunu yerine getirmesini istedi.
‘Efimerida ton Sintakton’ hem parlamentonun hem de hükümetin talebi kabul ettiği ve görüşmenin 22-29 Ağustos haftası içinde yapılmasının planlandığı bilgisini geçiyor.
‘KİBİRLİ, PİŞMANLIK DUYMAYAN VE YALANCI’
Çipras meclise yönelik daveti öncesinde Başbakan Kiriakos Miçotakis’i “devletin ulusal açıdan hassas bölgelerinde neler olup bittiğini bilmediğine bizi ikna etmeye çalıştığı” gerekçesiyle “kibirli, pişmanlık duymayan ve yalancı” olarak nitelendirdi.
Syriza başkanı ayrıyeten, şunları söz etti: “Sayın Miçotakis, televizyonda beceriksizce yaptığı özür dileme teşebbüsüyle bizleri sırf bir şeye ikna etti. Hatalı olduğunu, lakin tıpkı vakitte kendisini kurtarmak için palavraya, ikiyüzlülüğe, çarpıtmaya başvurmak için tereddüt etmiyor. Kendisi rastgele bir liberal Avrupa demokrasisi için aşikâr olan şeyi yapma yüreğini gösterememiştir. Bu da istifa etmektir.”
PASOK: ANAYASA İHLAL EDİLDİ
Dinleme skandalıyla ilgili olarak muhalefet partilerinin yansısı dinmek dinmiyor. Skandalın odağında yer alan, başkanı EYP tarafından dinlenen Pasok’tan Dimitris Mantzos ‘Efimerida ton Sintakton’ gazetesinde yayımlanan köşe yazısıyla muhafazakâr hükûmeti eleştirdi.
Mantzos yazısında “İletişim kapalılığının iki kere ihlâl edildiği birinci günden itibaren N. Androulakis ve PASOK-Değişim Hareketi, hususun kurumsal ve şeffaf bir biçimde aydınlatılması davetinde bulunmuştur. Hiçbir şey gölgede kalmamalıdır. Kim, neden ve hangi münasebetlerle özel hayatını ihlâl etmiştir? Birinci günden itibaren, hem tüzel hem de siyasî olarak, kendi ülkesinin güvenlik servisleri tarafından izlenen partinin önderi, kurumsal tutarlılık ve saygınlıkla -ne eksik ne fazla- hareket etmiştir. (Peki bunun karşısında) Hükûmet ve Yeni Demokrasi Partisi ne yaptı?” görüşlerine yer verdi.
Yazının devamında muhafazakâr iktidarın birinci başta skandalı görmezden gelmeye çalıştığı sonrasındaysa, toplumda reaksiyonların artması üzerine geçiştirmeye çabaladığı vurgulanıyor. Yazıda “Başbakan’ın ‘açıklaması’, böylesine önemli bir hadiseyi yöneten demokrasimiz açısından utanç verici bir ‘taçlandırma anı’ oldu. Miçotakis, üç yıl evvel kendi ofisine bağladığı ve şahsî tercihi olan uygunsuz bir kumandanla “donattığı” EYP’in ne yaptığını bildiğini reddetti. Merak ediyorum, Başbakan’ın bunu bilmesi için daha ne yapması gerekirdi? N. Androulakis’in haklarını ihlâl etmek ‘yasal bir hata’ değil, Anayasa’nın ihlâlidir” fikrine de yer veriliyor.
Pasok’un sözcüsü ayrıyeten, hükûmete yönelik “İktidar kibriyle körleşmiş, kendi etrafında geliştirdiği cezasızlık duygusu kökleşmiş, hukukun üstünlüğüne, hakların savunulmasına ve siyasi liberalizme dair her türlü referansı kesin olarak kaybetmiştir” suçlamasını da yöneltti.
‘BAŞBAKAN KOMİK MAZERETLERİN GERİSİNE SAKLANIYOR’
Yunanistan Komünist Partisi (KKE) Başbakanın açıklamasıyla ilgili gerçekleştirdiği yeni açıklamada Başbakanı “’hatalar’ ve ‘sürçmeler’ üzere komik mazeretlerin gerisine sığınarak, Yunan halkının hak ve özgürlüklerini daima olarak baltalayan karanlık ve tehlikeli bir kurumsal çerçeve yaratmakla” suçladı.
KKE, bu çerçevenin “resmî ve gayrî resmi, yerli ve yabancı çeşitli merkezlerin, mekanizmalara” hizmet ettiğini vurgularak hükûmetin “’Ulusal güvenlik’ kavramını araçsallaştırarak nezaret uygulamalarını meşrulaştırdığını” belirtti.
Mera25 ise Miçotakis’in açıklamasının “kötü bir performans olduğunu” belirterek Başbakanın “topu dış düşmanlara, ülkemizi saran hibrit tehditlerin alanına atmaya” çalıştığını vurguladı.
Muhalefetin dinmek binmeyen reaksiyonlarına karşın Yeni Demokrasi iktidarına yakın duran medya kuruluşları dinleme skandalını gündemden düşürmek için uğraş sarf ediyor. Hükûmete yakın medya kuruluşları ekonomik kriz, güç krizi ve Türkiye ile alakalar üzere problemlere odaklanarak skandalı perdelemeye çalışıyor.