CHP Genel Lider Yardımcısı Veli Ağbaba, “Yaşanan son skandal; Türkiye’de umudunu KPSS’ye bağlamış sağcı solcu, yoksul fukara herkes maalesef bir ruhsal çöküntüyle karşı karşıya kaldı. Hem de nispeten devletin sağlam bir kurumunun çökmesine yol açtı. Siyasi iktidarlar sarfiyat gelir ancak devletin ve kurumun prestijini korumak lazım. Bu kurumların prestiji kalmaz ise maalesef devlet diye de bir şey ortada kalmaz” dedi.
CHP Genel Lider Yardımcısı Veli Ağbaba, Malatya Hür Muhasebeci Mali Müşavirler Odasını ziyaret etti. Devletin kurumlarının vatandaşın nezdinde inancını kaybettiğini söyleyen Ağbaba, Türkiye’deki en büyük birinci sorunun kurumların itibarsızlaşması olduğunu söz etti.
‘TÜİK’e yüzde 70’lik bir kesim güvenmiyor’
Ağbaba, “Bunların başında yargı geliyor. AKP ve MHP’ye oy veren insanlarında yargıya olan itimadı yüzde 70 düzeyine düşmüş durumda. Maalesef yargıya olan itimat tarihimizin en taban noktalarına gelmiş durumda. Türkiye’de sağcının solcunun yıllar boyunca ekonomimiz düzgün kötüyken bile herkesin inandığı kurumlar vardı. Bunların başında TÜİK gelirdi. Türkiye İstatistik Kurumu, enflasyon ve işsizlik sayılarını açıklar lakin son zamanlardaki açıklamalarına baktığımız vakit TÜİK’e Cumhuriyet İttifakı’na oy verenlerde dahil açıklamış olduğu datalara yüzde 70’lik bir kesim güvenmiyor. Enflasyon sayılarını açıkladılar, sayılarla oynayarak yüzde 80’i geçmemek için bayağı uğraş verdiler lakin sokağa, çarşıya ve pazara çıktığınız vakit bu enflasyon sayılarının yanlışsız olmadığını görüyoruz” dedi.
‘Devletin yetkililerin onayı, olmadan bunların çalınmadığını biliyoruz’
Ağbaba, Meclis’teki birinci araştırma önergesinin 2011 yılının sonunda KPSS sorularının çalınmasına ait olduğunu anımsatarak, “Hatta bakanlık yapan Fikri Işık, ‘Böyle bir şey olmaz’ karşılığını vermişti. 17-25 Aralık’tan sonra malum örgütle AKP’nin ortası bozulunca bunlar ortaya çıkmıştı. Hatalı ilan edildi, ‘FETÖ çaldı’ denildi ancak bir iş birliğiyle çalındığını hepimiz biliyoruz. Bu bir örgütün tek başına yapabileceği bir şey değil. Devletin yetkililerin onayı, müsaadesi hele de iştiraki olmadan bunların çalınmadığını biliyoruz. Yaşanan son skandal; Türkiye’de umudunu KPSS’ye bağlamış sağcı solcu, yoksul fukara herkes maalesef bir ruhsal çöküntüyle karşı karşıya kaldı hem de nispeten devletin sağlam bir kurumunun çökmesine yol açtı. Siyasi iktidarlar sarfiyat gelir fakat devletin ve kurumun prestijini korumak lazım. Bu kurumların prestiji kalmaz ise maalesef devlet diye de bir şey ortada kalmaz” diye konuştu.
‘Ortaya atılan savların önemli bir biçimde araştırılması lazım’
KPSS soruları ile ilgili yaşanan skandalın büyük bir olay olduğunu lisana getiren Ağbaba şunları söyledi:
“Sizler de bu imtihana giriyorsunuz. Devlette işe girecek insan da bu imtihanla giriyor. Birçok imtihanı ÖSYM yapıyor ancak gelinen noktada bu KPSS skandalı ile kimsenin itimadı kalmadı. Kurum çöktü, devlet çöktü. Bir yayınevinin bu soruları öğrencilere verdiği sav ediliyor. Diğer argümanlar da var. Bu savlar kesinlikle devletin ayakta kalabilmesi, insanların tekrar devlete hürmetle bakabilmesi, yoksul fukaranın KPSS’ye girerken içinin rahatlayabilmesi için çok önemli bir halde araştırma yapılmalıdır. ÖSYM evvel ‘Böyle bir şey yok’ dedi, gece yarısı yansılar üzerine ÖSYM Lideri misyondan alındı. Artık bu işin kesinlikle çok önemli bir biçimde araştırılması lazım.
Bakıyorsunuz bu yayınevinin yöneticilerinin kiminle fotoğraflarının olmasını beklersiniz? Türkiye’de ne kadar namussuz, sahtekâr, hırsız ve dolandırıcı varsa hepsiyle resmi olan birisi var. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yayıneviyle fotoğrafı çıktı. İnsan bunları söylemekten utanır. Biz muhalefet partisiyiz fakat bir İçişleri Bakanı’na, Adalet Bakanı’na, ÖSYM’ye herkesin güvenmesi lazım. Sağcı ya da solcu, iktidar ya da muhalefet olursunuz fakat devlet kurumunun yaşaması, prestijinin olması lazım. Maalesef bir prestijinin kalmadığını görüyoruz. Çok acıklı, makus bir durum. İktisat düzelebilir, enflasyon yüzde 79,60 yeterli bir idareyle bunlar düzelebilir fakat bu prestiji kazanmak sahiden gençlerimizin, çocuklarımızın, devlette misyon almak isteyen insanların, üniversiteye giren insanların bu ümitsizliğini ve güvensizliğini gidermek çok sıkıntı olacak. O nedenle KPSS soruları servis edildi mi? Bu kıymetli ve ortaya çıkması gerekiyor. Bunun itibarsızlaşması, Türkiye’nin itibarsızlaşması manasına gelir. Merhum Ecevit’in Türkiye’ye yapmış olduğu en kıymetli işlerden bir tanesi KPSS’yi getirmek olmuştur. Maalesef şu ana sulandırıldı, ortaya mülakat konuldu ancak KPSS değerli. İnşallah iktidar olursak KPSS’ye ve ÖSYM’ye olan inancı artıracağız ve beşerler KPSS ile devlete girecek. Mülakatı da derhal kaldıracağız. Herkesin aklını başına alarak bunu düşünmesi gerekiyor. Partimizde bunu yakından takip ediyor lakin maalesef devlette çivi çıkmış, bütün kurumları itibarsızlaştırılmış durumda.”
‘Sokağa rahat çıkmasının nedeni enflasyonun düşük olmasından değil’
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin yabancı bir bakana yönelik “Ben sokağa çıkabiliyorum, siz yüzde 10 enflasyonla sokağa çıkamıyorsunuz” kelamlarını kıymetlendiren Ağbaba, şunları söyledi:
“Bakan, ‘Biz yabancı ülkelerin bakanlarıyla sohbet ederken, onlar sokağa çıkamıyor, biz rahat rahat sokağa çıkıyoruz’ diyor. Türkiye’nin enflasyonu yüzde 79,60. Türkiye, dünyada en yüksek enflasyona sahip olan altıncı ülke. Listede kimler var; Suriye, Sudan, Venezuela, Lübnan ve Zimbabve var. Onlardan sonra Türkiye geliyor. Maliye Bakanı utanacağına, ‘Onlar yüzde 10 enflasyonla çıkamıyor, biz yüzde 79,60 enflasyonla rahat rahat çıkıyoruz’ diyor. Ayrıyeten, G20 ülkeleri ortasında da en yüksek enflasyona sahip olan ülkeyiz. Türkiye, Avrupa ülkeleri ortasında en yüksek enflasyona sahip ülke. Avrupa ülkelerinin toplam enflasyonu, Türkiye’nin enflasyonuyla birebir lakin bakan “Rahat rahat sokağa çıkıyorum” diyor. Sokağa rahat çıkmasının nedeni Türkiye’de enflasyonun düşük olmasından değil bakanın yüzsüz olmasından kaynaklı. Şayet çıkabiliyorsa, yüzsüzlüğünden bu lafları ediyor. ‘Almanya, Avrupa bizi kıskanıyor’ diyor. Bizi gülümseten, gözlerinde ışık olan bir Maliye Bakanıyla karşı karşıyayız. Allah sizlere sabır versin.”