Rusya’nın 24 Şubat’ta Ukrayna’ya girmesiyle pandemiden çıkmak üzere olan küresel ekonomi bir darbe daha aldı.
Savaşla başlayan ekonomik yaptırımlar ve enerji krizine, dünyanın ekmek ve tahıl deposu olarak nitelendirilen Ukrayna’nın tahıl depolarının bloke olmasıyla gıda krizi de eklendi.
Ukrayna’nın özellikle Odesa’daki limandan dünyaya yayılan milyonlarca ton tahıllı Rusya engeline takıldı.
Yaşanan kriz için diplomatik yollar çalıştırılırken bir anlaşmazlık gündem oldu.
Türkiye’nin deniz yolu planı
Türkiye tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamalarda en başından bu yana deniz yolu ile gemilere askeri koruma sağlanarak problemin çözülebileceği ifede edildi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da hafta içi yaptığı açıklamada, “Denizdeki mayınların konumları bilindiği için güvenli geçiş yolları oluşturulabilir” dedi.
Türkiyenin çözüm için Rusya ve Ukrayna ile yaptığı görüşmelerin ardından açıklamalarda bulunan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ise tahılın Karadeniz üzerinden buradan çıkarılarak dünyaya dağılması için üç ülke arasında doğrudan iletişimi sağlayacak bir ‘kırmızı hat’ kurulduğunu söylemişti.
Macron: “Kara yolu ile çıkaralım”
Türkiye’nin Odesa Limanı’ndan deniz yolu ile dünyaya dağıtılması teklifine karşılık Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, tahılların kara yolu ile Ukrayna’dan çıkarılması gerektiğini açıkladı.
Yakın zamanda Romanya’ya giden Macron, söz konusu tahılın Odesa Limanı yanında kara yolu ile de taşınarak Romanya’nın Köstence Limanı üzerinden dağıtılabileceğini söyledi.
Ukraynalı çiftçiler yeni yollar arıyor
Diplomatik yollarla ülke yönetimi sorunu çözmeye çalışırken, Ukraynalı çiftçiler depolarında kalan ürünün pazarlanması için yeni çözüm yolları arıyor.
Bir yandan Rusya ile Ukrayna savaşı devam ederken Ukrayna’nın doğusunda cephe hatlarına yakın köylerdeki halk, saldırı tehlikesine rağmen buğday tarlalarından ayrılmıyor.
Luhanks ve Donetsk bölgelerinde Ukrayna hükümetinin kontrolündeki ilçelerde Rus bombardımanlarının hedefi olan yerleşim yerlerinde halk tüm zorluklara rağmen tarım işleri ile uğraşmayı sürdürüyor.
Büyük buğday depolarının Rus hava saldırılarının hedefi olduğu bölgelerdeki çiftçiler, sahip oldukları ambarları güvenlik gerekçesiyle tanımadıkları kişilere göstermek konusunda tereddüt ediyor.
Avrupa için bir tahıl deposu olarak önem taşıyan Ukrayna’da savaş devam ettikçe çiftçiler depolarında geçen yıldan kalan buğday stoklarını satamazken, 20 gün sonra yeni hasada hazırlanıyor.
“Savaş başlamasaydı ambardaki tüm hasadı şubatta satmış olurduk”
Donetsk bölgesinde Kramatorsk şehri yakınında yer alan ve kısa bir süre önce Rus bombardımanlarının da hedefi olan Mykolaipillya köyünde yaşayan 34 yaşındaki çiftçi Maksim Vorobyov, AA muhabirine saldırı tehlikesine rağmen tarımla ilgilenmeye devam ettiklerini söyledi.
Yaşadıkları köy çevresinde Kramatorsk dahil 3 şehir bulunduğu için savaşın olmadığı dönemde ellerindeki ürünü satmanın çok daha kolay olduğunu aktaran Vorobyov, burada yetiştirilen buğdayın satın alınması için bölgeye büyük şirketlerin geldiğine dikkati çekti.
Savaş yüzünden bölgedeki lojistik zincirin dağıldığı ve eskisi gibi düzenli işlemediğini kaydeden Vorobyov, “Elimizdeki hasatları saklamak zorundayız. Savaş başlamasaydı depodaki tüm hasadı şubatta satmış olurduk.” dedi.
Öte yandan tarlalardaki yeni buğdayın toplanması için hazırlık yapmaya başladıklarını da dile getiren Vorobyov, “20 gün sonra yeni ürün toplanacak. Bunun için hazırlık yapıyoruz. Başaklar ilaçlanıyor.” diye konuştu.
“Yeni alıcıları araştırıyoruz”
“Yeni yollarına başvuracağız”
Köyden 15 kilometre uzaklıkta çatışmaların yaşandığını kaydeden Vorobyov, “Elbette büyük riskler var. Bazı aileler bölgeyi terk etti. Ama çoğu çiftçi tarlalarına, hasatlarına sahip çıkıyor.” dedi.
Elindeki bir miktar tahılı olası “kötü günler” için de sakladıklarını aktaran Vorobyov, “Artık yeni hasat gelecek ve ona göre pazarlamanın yeni yollarına başvuracağız.” dedi.
