Ankara’da 72 yaşında vefat eden Rıfat B.’ye genç yaşındayken şizofreni teşhisi konuldu. Bu süreç içerisinde evlenip 4 çocuk sahibi olan ve sanayicilik yapan Rıfat B., hastalığının ilerlemesi üzerine çeşitli hastanelerde tekraren tedavi gördü. Rıfat B’nin yaşının ilerlemesi ve mal varlığının muhafaza altına alınmasını istemesi üzerine 42 yaşındaki kızı Berna Baldudak, babasına vasi atanmasını istedi.
Sabah gazetesinin haberine nazaran, vasi ataması için sulh hukuk mahkemesine başvuran mesken hanımı Berna B., beklemediği bir gerçeği öğrendi. Rıfat B.’nin 34 yaşındaki oğlunun babasına imzalattığı vekâlet ile banka hesaplarındaki 100 milyon liradan fazla varlığı kendisi ve ortağı olduğu şirketlerin üzerine geçirdiği ortaya çıktı.
AKIL SIHHATİ YERİNDE RAPORU GELDİ
Vasi davası sırasında Berna B., ikinci şokunu mahkemeye gelen raporla yaşadı. Ankara’daki bir kamu hastanesi tarafından, Rıfat B’nin ‘olayları kavrayıp onlardan sağlıklı sonuçlara varabilme yeteneğini ortadan kaldıracak yahut azaltacak mahiyet ve derecede rastgele bir akıl hastalığı, akıl zayıflığı, bunama hali yahut organik defisiter araz içinde bulunduğunu gösteren tıbbi bulgu ve evraka rastlanmadığı’na ait rapor geldi. Bayan kelam konusu rapora itiraz etti.
YENİDEN RAPOR ALINMASI BEKLENİRKEN BABA HAYATINI KAYBETTİ
Ankara Sulh Hukuk Mahkemesi’nin itirazı yerinde bulmasının akabinde Ankara’daki bir öbür kamu hastanesinden rapor alınması talep edildi. Baba Rıfat B., 2 ay boyunca hastaneye götürülmeyi beklediği sırada hayatını kaybetti. Berna B., babasının vefatının akabinde bu kere de miras kalan mallar için hukuk gayreti başlattı. Üçüncü şokunu da miras davası sırasında öğrenen Berna B., babasının vefatından 4 ay evvel verdiği vasiyet ile tüm mallarını erkek kardeşi Fazilet B.’ye bıraktığını, ayrıyeten vasiyette kendisinin mirasçılıktan çıkarıldığını gördü.
KARDEŞİN OYUNUNU ESKİ ORTAĞI ORTAYA ÇIKARDI
Devam eden tüzel gayret sırasında Fazilet B.’nin eski ortağı M.M.P, Berna B’ye ulaşarak, vasiyetnamenin Fazilet B. tarafından hazırlandığını, kendisine de mail ile göndererek fikrinin alındığını söyledi. M.M.P, raporun ortacılar kullanılarak alındığını da tabir ederek, “Erdem ,Temmuz yahut Ağustos aylarında babasına vasiyet yaptırdığını ve tüm malvarlığının kendisine bırakılmasının yazdırdığını söyledi. Bu vasiyetnamenin noter masrafları bizim şirketimiz üzerine kayıtlı kredi kartından ödendi. Aslında vasiyetname taslağının bir örneğini bana WhatsApp’tan iletmişti. Bu vasiyette sizi ayrıyeten mirastan hariç tutuyordu. Bunun ismine ıskat deniyormuş o vakit öğrendim” dedi.
‘ŞİZOFRENİ İNCELEMESİ YAPILMADI’
Berna B. vasiyetnamenin iptali için açtığı hukuk davasında, vasi davasında alınan Rıfat B.’nin sağlıklı olduğuna ait raporu dikkate alındı. Berna B’nin itirazına karşın tıpkı raporu dikkate alan savcılık hata oluşmadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verdi. Berna B. avukatı Mehmet Seymenoğlu aracılığıyla bu karara da itiraz etti.
Avukat Seymenoğlu tarafından hazırlanan itiraz dilekçesinde, davalarda dikkate alınan Ankara’daki kamu hastanesi raporunda Rıfat B.’nin şizofreni hastalığına yönelik bir inceleme değil yalnızca demans (bunama) incelemesi yapıldığı, raporun bilimsel kriterlere uymadığı, 20 yaşından bu yana ileri derecede şizofreni rahatsızlığı nedeniyle tedavi gören Rıfat B.’nin akıl sıhhati yerinde raporunun yok kararında olduğu gerekçesiyle, mevcut kamu hastanesi raporu ve buna dayanılarak hazırlanan raporun dikkate alınmayarak, evrakın İsimli Tıp Üst Heyeti’ne gönderilmesini talep etti.